Leonardo Da Vinci, bundan 500 yıl önce Sultan II Beyazıt’a “Ben
kulunuz, İstanbul’dan Galata’ya uzanan bir köprü yapmak istediğinizi
fakat yapacak birini bulamadığınızı duydum. Ben kulunuz bu köprüyü
yapabilirim…” diye mektup yollamış, yapacağı köprünün maketini de göndermişti.
500 yıl geçti.
İşte o proje gerçekleşecekti.
Başbakan müjdeyi verdi.
Belediye Başkanı doğruladı.
Marmara kirden arınıyordu.
Haliç temizleniyordu.
Hepsi bu iktidar sayesinde oluyordu. Yani propaganda makinesi bunu halka “Marmara ve Haliç durmadan güzelleşiyor, temizleniyor, Marmara’da yaşayan balık çeşidi yeniden artıyor” diye duyuruyorlardı.
Bu güzelliğe ne yakışır!
Da Vinci köprüsü…
Xxx
Tarihçiler şu notu düşüyorlar: Da Vinci, bütün insanlık tarihinin yetiştirdiği en büyük dahilerinden biriydi.
7 prensibi vardı.
1-Curiosita:
Hep merak et.
Ölünceye kadar öğren.
2- Dimostrazione:
Hatadan ders çıkart.
Bilgini test et.
3- Sensazione:
Duygularını hep canlı tut.
Görüşünü devamlı geliştir.
4-Sfumato:
Belirsizliği yen.
Çelişkiyi bitir.
5- Arte-Scienza:
Hayallerini ateşle.
Bütün beyninle düşün.
6-Corporalita:
Zarafetten sakın vazgeçme.
Zindelikten asla şaşma.
7-Connessione:
Olayların bağlantısını bul.
Sistemli düşünmeyi ibadet yap.
Dünya dahisi Da Vinci’nin 7 prensibi işte bunlardı ve bu
prensipleriyle bugün de yaşayan büyük adamın 500 yıl önce tasarladığı
köprü Haliç’e bir inci gibi takılacaktı.
Xxx
Ve bu inci temizlenen Halic’e, kirliği bitmekte olan Marmara’ya çok yakışacaktı.
Fakat kötü talih!
Marmara Denizi’nin Değişen Oşinografik Şartlarının İzlenmesi (MAREM)
Projesi 2012 raporu yayınlandı: Maramara’da oksijen bitti, deniz ölüyor,
yaşayan balık çeşidi azaldı. Projenin lideri Hidrobiyolog Levent Artüz, “Marmara denizi, adına deniz diyemeyeceğim bir yapıya doğru eviriliyor” dedi.
Su kalitesi bozuluyor.
Suda erimiş oksijen bitiyor.
Oksijensiz bölge çoğalıyor.
Marmara balıkların ölüm döşeğine döndü. Göçer balıkların
konaklayacağı ve besleneceği tabakalar kalmamış. Kınalıada açıklarında
bu yıl tarama yaptık; 1980 yılında(32 yıl önce) 500 deniz canlısının
yaşadığı bu sularda 2012 yılında ancak 8 canlı türünün yaşadığını tespit
ettik.
Karidesler bitmiş.
Yerini deniz kestaneleri almış.
Marmara deniz olmaktan çıkıyor.
Xxx
Niçin çıkıyor? Çünkü Belediyeler derin dejarj yönetimiyle aşırı
miktarda atık(kirli su-pislik-denizi öldüren çöplük) basıyorlar.
Yani!
Üstünde
Da Vinci köprüsü!
Altında yatar
balık ölüsü!
Da Vinci prensiplerini okuyup anlamadan ve Da Vinci gibi düşünüp önce
Marmara ile Haliç’in denizini-balığını kurtarmadan onun 500 yıl önceki
projesiyle oy kapma kurnazlığına soyundular.
(uyan borusu)
Top atan tüccarın malı bunlar!
Size bir ay önce bu köşede yazmıştım. Süreç devam ediyor. Birinci
ihalesinde 2 milyar 990 milyon dolara satılan Boğaziçi Elektrik dağıtım
imtiyazı önceki gün 1 milyar dolar eksiğine gitti. Aynı şekilde devletin
elindeki “Antalya-Burdur-İsparta Bölgesi” elektrik
dağıtım imtiyazı daha önce 1 milyar 160 milyon dolara
özelleştirilmişken, ihaleyi alan şirket parayı ödemediği için ikinci kez
yapılan satışta fiyat 546 milyon dolara inmişti. Devlet elektrik
dağıtım imtiyazını yine aynı şirketlere veriyor. Hem de yarı fiyatına
razı oluyor. Toptan tüccar durumuna gelindi. Niçin? Hiçbir açıklama yok.
Yorum Gönder