Soner Yalçın ve Geride Kalanlar - Emre Kongar

2012’nin son günlerini yaşıyoruz…
Birkaç gün sonra yeni bir yıl:
Yeni bir dönem, yeni umutlar…
***
Sonunda Soner Yalçın da tahliye edildi…
Başta oğlu olmak üzere sevdiklerine kavuştu…
Darısı öteki tutukluların başına!
Mustafa Balbay dışarıda büyüyen çocuklarına ne zaman kavuşacak?
Tuncay Özkan kızıyla ne zaman hasret giderecek?
Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ içeride daha kaç kitap yazacak?
Orgeneral Ergin Saygun doğru dürüst tedavi edilebilecek mi?
Ya öteki sivil ve asker tutuklular?..
***
Odatv davasında Odatv’nin sahibi tahliye ediliyor…
Aynı davada Hanefi Avcı ve Yalçın Küçük tutuklu kalıyor.
Hanefi Avcı eski istihbaratçı ve emniyet müdürü…
Duruşmada bilgisayar virüsleri hakkında uzun bir sunum yapmış…
Yalçın Küçük, araştırmacı, bilim insanı, yazar…
O da birbiriyle ilişkisiz ve hatta çelişkili örgütlerin liderliğiyle suçlandığını anlatmış.
Her bir sanık, bir öykü, bir roman…
Arkalarında ilginç yaşamlar, trajik Silivri öyküleri var.
Kimdir bu insanlar?
İçeride ne yaparlar?
İç dünyalarında ne yaşarlar?
Dünyada ve Türkiye’de organ naklinin öncülerinden olan Prof. Mehmet Haberal’ın şifa dağıtan cerrah elleri acaba içeride geçen yılların etkisiyle paslanmış mıdır?
Eski Malatya Üniversitesi Rektörü Prof. Fatih Hilmioğlu’nun ölümcül sonuçlar verebilecek hastalığı ne durumdadır?
İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek makam odası olarak hücresini mi kullanmaktadır?
Eski YÖK Başkanı Prof. Kemal Gürüz’ü anımsayan var mı?
Yurtdışındayken arandığını duyup gelip teslim olan ve tutuklanan Prof. Kemal Gürüz, davanın tek sivil sanığı olarak 28 Şubat davasından tutuklu yargılanıyor.
Aynı davada tutuklu olan eski Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hikmet Köksal’ın oğlundan bir mektup aldım.
Tutuklu yakınlarının psikolojisini yansıtması bakımından bazı bölümlerini aşağıda alıntılıyorum:
Bu gün itibarı ile tutukluluğun 7 ayını doldurduk. Her pazartesi orada bulunan 90 civarındaki tutukluların aileleri, çoğunluğu İstanbuldan olmak üzere, 1 saat görebilmek için Ankaraya geliyoruz. Onlar için, değil Ankara, Vanda da olsalar gideriz. Üst düzey komutanların çocukları olarak bizler belli seviyelere gelmiş, maddi olanakları olan insanlarız. Ancak geri kalanların ailelerinin imkânlarını çok zorladıklarını ve bu durumun o insanları iyice umutsuzluğa ve çaresizliğe ittiğini görmekteyim.

Bizleri rahatsız eden açılmış olan dava değildir, tutuklu olarak yargılamanın bizlere verdiği o tarif edilemez acıdır.
Medyada devam eden yargısız infazlara cevap hakkımızın olmaması, yaramızı daha da kanatmakta.
Namık Kemal KÖKSAL
***
Yeni yıla girerken içerideki insanların durumu zor…
Tutuklu yargılananların durumu daha da zor…
İnsan, herkesin neşelendiği, eğlendiği günlerde bu zor durumu daha da derinden hissediyor!

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget