Emekli Oramiral Salim Dervişoğlu başkanlığındaki 7 kişilik BİLGESAM
heyeti, Çin ziyaretiyle ilgili raporunu yayımladı. Oldukça önemli verilerin yer
aldığı bu raporu Aydınlık okurları için inceleyeceğiz.
Raporda yer aldığına göre BİLGESAM heyetinin programının ilk gününde Prof.
Dr. Pan Guang başkanlığındaki Çinli akademisyenlerle toplantı vardı.
Prof. Pan Türkiye’yi iyi bilen bir isim. Şanghay Sosyal Bilimler
Akademisi öğretim üyesi olan Prof. Pan, aynı zamanda Çin’in Medeniyetler
İttifakı nezdindeki temsilcisi. İttifakın Türkiye’deki toplantılarına katılan
Prof. Pan, önemli isimlerle temaslarda bulunmuş.
Prof. Pan Guang, hem Çin’in genel Ortadoğu politikası hakkında,
hem de tek tek Ortadoğu ülkeleriyle ilişkileri hakkında BİLGESAM heyetine
kapsamlı bilgiler vermiş. Çin’in Ortadoğu politikasını anlamamızı sağlayacak bu
verileri, sizlerle yarın paylaşacağız. Bugün Prof. Dr. Pan Guang’ın
ülkemizi ilgilendiren çok kritik 2 sorusuna mercek tutacağız.
ABD, TÜRKİYE’NİN SURİYE’YE MÜDAHALESİNİ İSTİYOR
Prof. Pan’ın dikkat çeken ilk sorusu Türkiye’nin Suriye’ye müdahale
olasılığıyla ilgili.
Prof. Pan, yakın zaman önce ABD’de bulunduğunu, temas ettiği bazı
kişilerin ABD’nin Suriye’ye askeri müdahalede bulunmayacağını, bunu Türkiye’nin
yapması gerektiğini düşündüklerini nakletmiş ve böyle bir şeyin olup
olmayacağını sormuş.
Prof. Pan’ın sorusuna yanıt veren emekli Oramiral Salim
Dervişoğlu, Türkiye’nin komşusundaki bu krizden şüphesiz çok rahatsız
olduğunu ancak gerek halkın çoğunluğunun gerekse hükümetin böyle bir hareket
tarzını uygun görmediğini belirtmiş.
ABD’nin Suriye’ye bizzat saldırmayacağı ve bunu Türkiye’den beklediği
bilgisi, Aydınlık okurları açısından yeni olmasa da, Çin-ABD temaslarında
bile gündeme gelmiş olması anlamlı.
ÇİN’İN BÖLGEDE KÜRT İTTİFAKI UYARISI
Prof. Pan’ın ikinci sorusu çok daha önemli. Pan Guang
ileride Suriye muhalefeti içindeki Kürtlerin kuzey Irak’taki Kürtlerle ittifak
halinde Türkiye’ye karşı bir harekete girişmesi durumunda Türkiye’nin nasıl
hareket edeceğini sormuş.
Emekli Oramiral Salim Dervişoğlu, böyle bir senaryonun gerçekçi ve
muhtemel olmadığını, çünkü Türkiye’nin kuzey Irak’la ilişkilerinin gayet iyi
olduğunu ve Kürt kökenli Suriyelilerin de hem nüfus bakımından az hem de ülkede
dağınık biçimde yerleşik olduğunu savunmuş. Dervişoğlu, Suriye Kürtleri
içinde PKK’ye sempati duyan ve PYD mensubu olan azınlık bir gruba karşılık
çoğunluğun Türkiye’ye yakın olduğunu ve PKK’ye soğuk baktığını belirtmiş, bu
nedenle böyle bir senaryoyu olası görmediğini vurgulamış.
Soru ve yanıta bakılırsa Çinli Prof. Dr. Pan Guang, konuya emekli
Oramiral Salim Dervişoğlu’na nazaran daha “Türkiye’nin güvenliği”
merkezli bakıyor.
Bir kere Dervişoğlu’nun PYD’nin Suriye Kürtleri içindeki ağırlığına
dair verdiği bilgi gerçeği yansıtmamaktadır.
İkincisi Ankara-Erbil ilişkilerinin bugün iyi olmasına göre genellemede
bulunmak gerçekçi değildir zira bu iyi hal sadece son iki seneye ve AKP’nin ABD
adına yürüttüğü Kürt Açılımı’na endekslidir.
Üçüncüsü Irak Kürtleri ile Suriye Kürtlerinin birlikte hareket etmeyeceğini
düşünmek, sadece temennidir! Barzani’nin Temmuz’da Suriye Kürtlerini Kürt
Yüksek Konseyi’nde birleştirmesi, KDP’ye bağlı Suriye Kürt partileri ile PYD
arasında Erbil mutabakatı kurması, Suriyeli Kürtlere Irak’ın kuzeyinde askeri
eğitim vermesi gibi somut olgular ortadayken Salim Dervişoğlu’nun Prof.
Pan’ın dikkat çektiği tehlikeyi olası görmemesi “yığınakta hata”dır.
Yarın Çin’in Ortadoğu politikalarını ele alacağız…
Yorum Gönder