Amerikan İslamcıları - Mehmet Ali Güller

ABD’nin İran’ı “günümüzün Marks’ı” diye, İran’ın da Tayyip Erdoğan ve AKP’yi “Amerikan İslamcısı” diye nitelemesi çok önemli iki saptamadır.
Birinci saptama, kendisini “İslam Cumhuriyeti” olarak tanımlayan bir ülkenin ne denli anti-emperyalist olabileceğini, ikinci saptama ise İslamcıların, bölgede emperyalizmin en önemli aracı da olabileceğini ortaya koymaktadır.
İslamcı akımların emperyalizmle ilişkisinin bu kadar birbirine zıt olabilmesi ve emperyalist ABD’nin Müslüman Irak’ı, Afganistan’ı, Libya’yı işgal etmesine, Suriye’ye savaş açmasına İslamcıların neden sessiz kaldığı hatta bir bölümünün açık destek verdiği ayrıca incelenmelidir.
Biz bugün Başbakan Erdoğan’ın neden Amerikan İslamcısı ilan edildiği üzerinde duracağız.
ERDOĞAN – MÜSLÜMAN KARDEŞLER İLİŞKİSİ
Gerçi sorumuzun yanıtı ortadadır. Erdoğan’ın neredeyse tüm politikaları ABD yararınadır ve Washington adınadır. Ama Tahran’dan AKP’ye yöneltilen geçmişteki itirazlarla birleştirilince, meselenin bir de Erdoğan – Müslüman Kardeşler MK ilişkisi olduğu görülmektedir.
Ufuk Ötesi okurları anımsayacaklardır. Biz de 1 Ekim 2011 tarihli “Erdoğan’ın savaş çıkartacak teklifi” başlıklı yazımızda bu ilişkiye değinmiştik. Okumayanlar için kısaca anımsatalım. Erdoğan Beşar Esad’a, kabinenin dörtte birine MK üyelerini almasını istemişti, karşılığında da ayaklanmanın bastırılmasında Şam’a yardımcı olma sözü vermişti.
Çünkü MK örgütünün Türkiye’deki lideri Gazi Mısırlı, Erdoğan’ın arkadaşıydı ve MÜSİAD Yüksek İstişare Heyeti üyesiydi. MK’nin ikinci önemli adamı Cemalettin Kerim de hem MÜSİAD üyesiydi hem de Mazlum-Der ile İHH’nin faaliyet sponsoruydu.
Suriye’nin Ankara Büyükelçisi Nidal Kabalan’ın verdiği bilgiye göre, Suriye Cumhurbaşkanı 2009’da İstanbul’a geldiğinde Erdoğan Gazi Mısırlı’yı Esad’la tanıştırmış ve ondan arkadaşının faaliyetlerine yardımcı olmasını istemişti!
Erdoğan-MK ilişkisi geçmişe dayanıyor. Örneğin İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişleri raporunda ve DGM hazırlık soruşturması raporunda, MK’nin Ürdün sorumlusu Mohammed Ashmawey ile Mısır sorumlusu Hasan Huvaydi’nin bir otelde gizlice Tayyip Erdoğan’la görüştüğü bilgisi var.
Daha da geriye gidersek tabi, Erdoğan’ın 70’li yıllarda MK’nin kolu olan Dünya Müslüman Gençlik Birliği WAMY üyesi olduğu bilgisiyle karşılaşıyoruz. Örneğin 90’larda MK’nin sözcüsü olan Kemal Helbavi, Erdoğan, Rabbani ve Enver İbrahim gibi isimlerle burada tanıştığını söylüyor ve “Hepimiz işe WAMY’de başladık” diyor!
Jöntürk isimli internet sitesinde yayımlanan şu tablo, yazdıklarımızdan daha fazlasını içermesi bakımından önemlidir:

SAİD RAMAZAN CIA’YE ELEMAN KAYDEDİLDİ!
MK’nin Mısır’da “Özgürlük ve Adalet Partisi” ismiyle iktidar olması, ABD’nin bir halk hareketi karşısında “Mübarek’i verip, rejimi kurtarma” stratejisinin sonucudur. ABD, çok eskiye dayanan MK çalışmasıyla bu örgütün bir kanadını “Amerikan İslamcısı” yapmayı başarmıştır.
Jöntürk internet sitesi bu konuda da dikkat çekici bir bilgi sunuyor. 1928 yılında Hasan El Benna tarafından kurulan örgütün 1950’lerde Benna’nın damadı Said Ramazan aracılığıyla en azından bir kanadının CIA güdümüne sokulduğu anlaşılıyor.
Said Ramazan MK’yi etkinleştirmek ve Kahire’ye karşı kalkan bulmak için 1953 yılında Washington’a gidiyor ve ABD Başkanı Dwight Eisenhower ile görüşüyor.

Sağ başta elinde kâğıt olan Said Ramazan, emperyalizmin desteğini aradığı 4 yılın sonunda, 1957 yılında CIA ajanı Robert Dreher tarafından “şirket”e eleman olarak kaydediliyor!
Nitekim Washington o yıllarda Sol ve Arap Milliyetçiliğine karşı İslamcı akımları kullanmayı planlıyor.
ABD Türkiye’de de Fethullah Gülen gibi isimlere Komünizmle Mücadele Dernekleri kurdurarak ve kimi İslamcı kesimleri Kanlı Pazarlarda kullanarak Sol’la ve Kemalizm’le mücadele etmiştir!

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget