Evet tuhaflar...
Yalan söyle, anlıyorlar...
Bir kaşlarını havaya kaldırıp ağızlarını yan tarafa doğru büzerek,
alttan alttan bakıyorlar adama...
“Çakıyorlar...”
*
Üfürdükten sonra istersen “Öyle değil mi?”
diye sor...
Senin çevren; kafalarının keli gözükene kadar öne doğru eğilip anında
“Öyle efendim” demez mi?..
Bunlar “Öyle değil”
diyorlar...
O an “Öyle ulan” diye patlatmak
gelir insanın içinden...
*
Ama sakın ha...
Elini kaldırma...
Bir anda çoğalırlar...
Asla önlenemeyen bir haberleşme sistemine sahipler...
Diyelim; dünyanın en iyi dinleme sistemlerini getirttin... Telefonları
dinleniyor mutlaka, aralarına ajan soktun eminim, bilgisayarları, sosyal ağları
kontrol altında kesin...
Ama haberleşmelerini çözemiyorsun...
Niçin?..
Çünkü göçmen kuşlar gibi haberleşiyorlar da
ondan...
Duygularıyla...
Aynı şeyi, aynı anda, aynı biçimde hissetme
ve aynı yere yönelme duygusudur o...
*
Aralarındaki bağı koparamazsın da...
Borsa ortaklıkları yok, banka hisseleri yok, ihale paylaşımları yok,
ödenek beklentileri yok, tahsisat talepleri yok, şirket yok, holding yok,
konsorsiyum yok...
Bildiğin hiçbir çıkar bağı yok...
Tek bağ var:
İdealleri...
Atatürk’ün “Gençliğe
Hitabe”sini okuyorlar...
Haberin olsun...
*
Yakalayamazsın...
O arada bir yerde sürükleyerek, kafasına basarak, paçasından tutup
polis otosuna atarak yakaladığını sandığın, büyük bir çınarın yaprağı
diyelim...
Milyon tane var daha...
*
Kovalamaya kalksan...
Keklik gibiler...
“İki kanat, bir kuyruk
O da başına buyruk...”
*
En iyisi dinle onları...
Çağdaş, laik cumhuriyet devrimlerine saygılı olacaksın...
Dincilikten, Araplaşmaktan, Türkiye’yi
ortaçağa sürüklemekten uzak duracaksın...
Hukuksuzluktan, faşizmden, baskıdan, korkutmaktan, sindirmekten
vazgeçeceksin...
*
Ya da çekip gidersin...
Söylene söylene:
“Bu nasıl bi öğrenci?..”
Yorum Gönder