Türkiye’de sistem şöyle çalışmaktadır;
Başbakan Milli Eğitim Bakanını kendi üslubuyla dürter;
“Kardeşim sen bakansın, ben Başbakan. Başbakan olarak orada şahsım yuhalanıyor, sen susuyorsun. Koyarım kapının önüne bak.”
Demokrat Başbakandan fırçayı yiyen Milliliği kalmamış Bakan, o hızla YÖK Başkanını dürter;
“Kardeşim o koltuk sana babandan mı kaldı, yoksa tombaladan mı kazandın? Başbakanımızın şahsı protesto ediliyor, duvardan ses var senden yok. Sen o koltukta korkuluk musun? Korkuluk olsan kargalar korkardı, seni takan yok. Davran hadi.”
YÖK Başkanı alı-al, moru-mor derhal telefonlara sarılır ve tüm rektörlere aşağı-yukarı şunları söyler;
“Arkadaşlar, size susun sesiniz çıkarmayın dedik, sizde abarttınız ama. Cumhurbaşkanı’na fazla güvenmeyin. Başbakan yarın Cumhurbaşkanı olunca sorarım size. Haydi, protestoculara karşı çıkın.”
YÖK Başkanının, “Akademik Özgürlük İhlali” dediği öğrenci hareketlerini ve ODTÜ Öğretim görevlilerini sadece 13 Üniversite Rektörü kınadı.
Onlar da kınadıklarına bin pişman oldular.
Önce bu üniversitelerin öğretim üyeleri, yağcı rektörlerini protesto ettiler ve ODTÜ’lülere destek vereceklerini söylediler. Öğrenciler de doğal olarak ODTÜ’lülere sahip çıktılar. Yağcı Rektörler, dibi çıkmış sepet gibi, altsız-desteksiz kaldılar. Tarih bu yağcıları unutmayacak ve mutlaka kaydedecektir.
*Türkiye’de Kuvvetler Ayrılığı İlkesi iktidarca yok sayılır, Ak Rektörler “susarlar.”
*Türkiye’de Hukuk Devleti İlkesi çiğnenir, Ak Rektörler “tısss.”
*Türkiye’de Lâiklik İlkesi paspas yapılır, Ak Rektörler “pıssst.”
*Cumhuriyete, Cumhuriyete kuranlara hakaret edilir, Ak Rektörler “şşşşt”
*“Eğitim-Öğretim Birliği” parçalanır, Ak Rektörler “Aman koltuk gitmesin.”
*Türkiye’de “Dil Birliğimiz” kaldırılır, Ak Rektörler “Aman bana dokunmayın”
*Basılmamış kitaplar mahkemeye verilir, Ak Rektörler “Ödenekler kesilmesin”
*Türkiye’de Yunus Emre eserleri “makaslanır”, Ak Rektörler “susssss.”
*Türkiye’de dünyaca ünlü sanatçıların heykelleri yıkılır, Ak Rektörler “Yaaaaa.”
*Türkiye’de bunları yetiştiren gerçek Rektörler suçsuz yere tutuklanır ve yıllarca hasta-hasta ·hapiste tutulurlar, Ak Rektörler “Yaa öyle mi, haberim yoktu!”
Cumhuriyetin en önemli projesi “Üniversite Projesidir.”
Cumhuriyetin, demokrasinin, çağdaşlığın, lâikliğin, hukuk devletinin, bilimin ve aklın egemen kılınmasında ve korunmasında, birinci derecede görev üniversitelerindir. Dünya ile rekabet edecek nitelikte öğrenci yetiştirmenin yanında, üniversiteler fırtınalı denizlerde gemileri koruyan “fenerler” gibi, kaynaklarını cömertçe emirlerine veren Türk Milletinin yolunu aydınlatmalıdırlar.
Ey Aklaşmış-Korkmuş-Sinmiş konuşmayı ve asli görevlerini unutmuş Rektörler, sizler niçin varsınız? Ne işe yararsınız? Ne oldu sizin doğrularınıza?
O sığındığınız ve bir işe yaramayan “Akademik Özgürlüğünüz” var ya, inanın artık millet için bir şey ifade etmiyor. Türk Milletine doğruları anlatmayan,
insanlarına aklın ve bilimin yollarını göstermeyen üniversitenin,
rektörü olsa ne olur, olmasa ne olur?
İsminiz “Ak Rektör” olsa ne olur, olmasa ne olur, yüreğiniz ve aklınız karardıktan sonra!
Sağlık ve başarı dileklerimle
26 Aralık 2012
RİFAT SERDAROĞLU
rifatserdaroglu@gmail.com
twitter.com/rifatserdaroglu
Yorum Gönder