Sen dinlen Usta - Rifat Serdaroğlu

*Başbakan olarak şahsımı dinlemişler. Çalışma ofisimden böcek çıktı.

-Vah vah, Başbakanı dinlemeye cesaret edenler, vatandaşı da dinlerler mi?
Ohooo hem dinlerler, hem de kasete çekerler!
-Başbakan isterse, kendisini dinleyenleri yakalatabilir mi? Anında yakalatır. Çünkü yapanları bilir. Zaman Gazetesinin Çarşamba günkü sayısında Hüseyin Gülerce söylüyor; “Yalnız kalırsanız, pusuda bekleyenler sizi yerler” diye.
Cemaatin elemanlarını Emniyetin en önemli birimlerine kim soktu?
-Başbakan’ın, Remzi abisiyle yaptığı konuşmayı kaydedenler kayıp, ama internete düşüren çocuklar anında yakalanıp, hapse atılmadı mı? Hala içerdeler.
-Deniz Baykal’ın- MHP Genel Başkan Yardımcılarının kasetlerini çekip, yayın yapanlar bulundu mu? Tabii ki bulunmadı. Zaten hiç aranmadılar ki!
-Emniyetin içinde yuvalanan bu ekip, Amerikalı uzmanların desteğiyle çok sayıda insanın özel hayatına girerek görüntülü ve sesli kayıt yaptı mı?
Özellikle, AKP içinde Erdoğan’a başkaldırabilecek olanların ve toplum önderliği yapabilecek olanların kasetleri depolanmadı mı, servise hazır beklemiyor mu?
-Cemaat-ABD işbirliğinde, sahte dijital deliller tanzim edilerek Türk Ordusunun önemli bir komuta kısmı devre dışı bırakılmadı mı? Başbakan’ın bu organizasyondan haberi yok mu?
-Cemaat kendi konumunu korumak ve mesafe almak için, Başbakan’ın özel ilişkilerini kaydetmiş olabilir mi?  Olabilir. Başbakan’ın feryat etmesinin sebeplerinden biri belki de budur.
-Cemaat-ABD işbirliği, bazı siyasetçilerin yurtdışı banka hesaplarını tespit etmiş olabilir mi?
Eğer bu da olduysa, kırk küpü üst-üste koyun sonra da en alttakini çekiverin. Seyreyleyin gümbürtüyü.

*Derin Devleti tamamen temizleyemedik.
-Başbakan Erdoğan “Derin Devlet”ten şikâyet ettiğine göre, kendisi hangi devleti yönetiyor? Yüksek Devleti mi?
Tarikatlar arasında pay edilmiş Bakanlıkların bulunduğu “Din Devlet”ini mi?
Çıkardığı yasalarla federasyona doğru hızla yol alan, “Bölünmüş Devlet”i mi?
Yoksa Erdoğan’ın yönettiğini zannettiği devleti, başkaları mı yönetiyor?
-Başbakan, Derin Devleti temizlemek için ne bekliyor? Kendisi 11 yıldır tek başına iktidarda bulunuyor. Astığı-astık, kestiği-kestik değil mi?
-Televizyon dizilerine bile ayar veren Başbakan, görevini anayasa ve yasalara uygun olarak yapan, iktidarın kanunsuz emirlerine uymayan devlet görevlilerini “Derin Devlet” olarak görüyor olabilir mi?

Sözü fazla uzatmaya gerek yok;
Kendini dahi koruyamayan bir Başbakan, milleti nasıl koruyabilir?
Devlet yönetimi ciddiyet ister, keyfilik kaldırmaz.
11 senede, “vesayeti kaldıracağız” teranesiyle, bozulmadık kurum,
çiğnenmemiş devlet geleneği kalmadı. Daha dün babalarından harçlık alan veletler, Kamu İhalelerine milyonlarca dolarlık teklifler vermeye başladılar.
İmar rantçıları- sadaka hırsızları- bölücülerle işbirliği yapanlar- tefeciler el üstünde tutuldu. Toplumda adalet duygusu, adalete olan güven sarsıldı.
Ülke, tüm tarihinde yapılanın iki katı daha fazla borçlandı. Demokrasiyi solumak her geçen gün daha da zorlaşmaya başladı.
İşte bu yüzden, bu kadar pisliğin olduğu yerde “böcek” olması çok normaldir.
Hem de b.k böceği!
Madem dinlendin ve dinleyenleri bulamıyorsun, o zaman sen de emekli ol, dinlen be usta!

Sağlık ve başarı dileklerimle

27 Aralık 2012
RİFAT SERDAROĞLU
rifatserdaroglu@gmail.com
twitter.com/rifatserdaroglu

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget