Yiyen Olursa - Cüneyt Arcayürek

İkiyüzlülük geçerli akçe.
AKP’lilerin bir yüzünde izlenenleri öteki yüz yalanlıyor.
İlk örnek Başbakan RTE...
Konya’da meydana
topladığı binlerce insanın tanık olduğu konuşmasında, bir zamanlar “kardeşi” olan Cumhurbaşkanı’nın da, demokrasinin temel öğeleri olduğunu söylediği yasama, yürütme ve yargıya bindirme yaparak, “Karşımıza hep kuvvetler ayrılığı çıkıyor” dedi...
Bu, Başbakan’ın bir yüzü. Gerçek yüzü!
Birkaç gün geçti. Sözleri üzerine yapılan yorumların -her devrin adamı dışında- hiçbiri  Başbakan doğru söylüyor demedi.
Başbakan ise sanki kuvvetler ayrılığını karalayan söylemlerde bulunmamış gibi; NTV’deki 75 milyonu şaşırtan açıklamasında, “Kuvvetler ayrılığının en güçlü savunucusu benim” dedi.
Bu, Başbakan’ın diğer yüzü. Gerçeği saklayan yüzü!
***
Başbakanları böyle de çevresindekilerin tek bir yüzü mü var sanki?
Balık baştan kokar demişler, doğru söylemişler.
İşte somut bir örnek: Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın işkence gören kadın milletvekilinin yerinde olsa dağa çıkacağını söyleyen  yüzü…
…RTE’den “Bizim yolumuz bu değil” diye paparayı yiyince söyledikleri kuş oldu uçtu gidiverdi ve… Başbakan’ına hak veren öteki yüzü ekranlara yansıdı!
Dağa çıkan teröristlerle kel alaka örnekler verdi Bay Arınç:
Örneğin partisi kapatılmış ama dağa çıkmamış!
***
Bu olaylar çok gelişmişliğin örnekleri mi?
Yok hayır. Zira iktidardakilerin bir yüzü doğruyu söylüyor. Sıkıyı görünce öteki yüzü aksini!
Karakolda doğru söyler, mahkemede şaşar özdeyişinin…
…AKP siyaset kültürünün postmodern yüzü!
***
Bekir Bozdağ; Başbakan’ın özellikle başkanlık sistemindeki düşüncelerini dışarıya yansıtan Başbakan Yardımcısı.
Partileri Türk usulü başkanlık sistemine yatırmak için bu kez 2014’te halkın seçeceği Cumhurbaşkanı ile “sorunlar çıkacağını” öne sürüyor.
Geçmişten bugüne uzanan gelişmelere bakalım: 2007’de AKP; Meclis’te A. Gül’ün seçiminde sorunlar çıkması üzerine Cumhurbaşkanı’nı halkın seçmesini sağlayan yasal değişiklikleri gerçekleştirdi.
O sıralarda, o günden bugüne Başbakan RTE ve yandaşları halkın seçeceği Cumhurbaşkanı ile yürütme ve yasama erkleri arasında sorunlar çıkacağını içeren açıklamalar yapmıyordu.
Ne vakit ki RTE başkanlık sistemini savunmaya başladı: Başbakan’ın önderliğinde, yandaşlar, yalakalar, halkın seçeceği Cumhurbaşkanı ile yasama ve yürütme erkleri arasında önlenemeyecek sorunlar çıkacağını söylemeye başladılar.
Çankaya ile Meclis ve hükümetler arasında çıkacak siyasal bunalımlardan ülkeyi korumak için ne yapmalı?
“Yapıyı” değiştirmeli! Zaten halkın doğrudan seçeceği Cumhurbaşkanı ile yarı başkanlığa  fiilen geçilmiş olacağına göre tez elden Cumhurbaşkanı ile erkler arasındaki çatışmayı önleyecek önlemler almalı.
Zira bugünkü “yapı” sürecek olursa Cumhurbaşkanı adayı vaatlerde bulunacak, sözler verecek, neler yapacağını anlatacak, bunların gerçekleşmesi aşamalarında yürütme ve yasama ile çatışacak… Her perşembe Başbakan’la Genelkurmay Başkanı’nı kabul etmeyecek… Başbakanların atadığı bakanları onaylamayabilecek(miş)...
Öyleyse? Bekir Bozdağ’ın anlatımlarına göre; olası sorunları ortadan kaldırmanın işte çareleri: Cumhurbaşkanına öyle yetkiler verilmeli ki çıkaracağı kararnamelerle ülkeyi yönetmeli… Veto edeceği yasaları Meclis’in tekrar görüşmesini beşte üç gibi sağlanması olanaksız çoğunluğa bağlamalı... Yüksek yargı üyelerinin yarısını seçmeli… Ve…
...böylece bugün kuvvetler ayrılığının en güçlü savunucusu olduğunu söyleyen RTE; yarın üç kuvveti elinde ve emrinde toplayan bir konuma gelmeli, getirilmeli!
***
Özetleyelim efendim: Ülkenin selameti, insanların refahı için… RTE’ye diktatör tanımının üstü kapalı söylemi tek adamlığın bütün olanakları sağlanmalı…
…Tabii Bozdağ’ın raftaki yalancı dolma örneği açıklamalarını yiyen olursa!..

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget