Ağrı Dağı, “Büyük Ermenistan” projesinin simgesi. Mevcut Ermeni devlet armasının tam orta yerinde "Ararat" olarak duruyor.
Erzurum’da devam eden KCK davasında Ağrı Dağı ile ilgili
ilginç iddia ve itiraflar gündeme geldi. PKK, turistlerin Dağa çıkışını
haraca bağlamış. PKK’nın Ağrı Dağı sorumluları varmış!..
"Açılımlar" sayesinde Kandil’den şehirlere inen PKK nasıl oldu da Ağrı Dağı’nda hüküm sürmeye başladı?
Bu gelişmelerin sebebi de sanki başka "açılımlar".
Yabancı Uyruklu Kişilerin Turizm ve Spor Amacıyla Askerî
Yasak Bölgeler ve Güvenlik Bölgeleri Kapsamında Bulunan Dağlara
Çıkışlarına İlişkin bir protokolümüz vardı. Ağrı
Dağı da siyasi ve tarihi önemi sebebiyle bu protokol kapsamına alınmış,
buradaki faaliyetler sıkı kurallara bağlanmıştı. Genelkurmay, MİT,
Dışişleri ve ilgili diğer birimlerden mutlaka görüş alınıyor, ciddi
soruşturmalar yapılıyordu.
Ekim 2006’da, üstelik de Fransa Parlamentosu’nda sözde "soykırım" iddialarına ilişkin yasanın kabul edildiği günlerde, "jest"
yaparcasına Ağrı Dağı ile ilgili kurallar gevşetildi. Yeni protokolle
Genelkurmay Başkanlığı devreden çıkartılıp yetki tamamen MİT, İçişleri,
Çevre ve Orman Bakanlığı’na verildi.
Ağrı Dağı Protokolü, Ağustos 2011’de bir kez daha
değiştirildi. Bu defa MİT dahil, tüm kurumlar devre dışı bırakıldı.
Dışişleri Bakanlığı’na gelen turistik tırmanma taleplerinin doğrudan
Ağrı ve Iğdır Valiliklerine gönderilmesi kararlaştırıldı. Kısacası Ağrı
Dağı’ndaki faaliyetlere ilişkin talepleri soruşturma, yasaklama veya
bunlara izin verme yetkisi sadece bu iki valiliğe bırakıldı.
Dahası eski protokolde, sadece Türkiye Dağcılık
Federasyonu’na verilen uluslararası organizasyonları yapma görevi, özel
ve tüzel kişilere de tanındı.
Sonuçta; Temmuz 2012’de Ermeni asıllı Fransızların Ağrı Dağı’na tırmanarak Ermeni bayrağı açtığını gördük.
Şimdi de PKK’lıların dağda haraç topladığını..
"Bürokrasiyi azaltma"ydı öyle mi? Buna ne buyurulur?!
Silivri, Hasdal, Hadımköy ve Maltepe’ye kucak dolusu sevgiler...
Müyesser YILDIZ
22 Aralık 2012
Yorum Gönder