Arınç Ağlamasın, Biz Ağlayalım - Müyesser Yıldız

Asıl adı İsmail Aygün, Adını değiştirdi, “Kürt sanatçı” olarak tanınıyor. Alman vatandaşlığına geçti. Barzani’yle buluştu. Peşmergelere konserler verdi. 2010’da Viyana’da düzenlenen, AKP’nin o zamanki 2 numarası Dengir Mir Mehmet Fırat’ın yanısıra Ahmet Türk, Aysel Tuğluk ve Sırrı Sakık’ın da izlediği konserde, “Türkiye şu anda ateş altındadır. Baskı ve zulüm devam ediyor. Özgürlüğümüz yok. Türk-Kürt birlikte hareket edersek kurtulabilir ve bir Anadolu Cumhuriyeti çatısı altında kardeşçe yaşayabiliriz. Türkiye'de birçok şeyin değişmesi gerekir. Bunlar gerçekleşmedikçe benim gelmem fayda etmez" dedi. Hakkındaki davalar düştüğü halde Türkiye’ye gelmekte nazlanınca, AKP’den ricacı üstüne ricacı gönderildi. Sonra Kültür Bakanı Ertuğrul Günay şansını deneyip, Avrupa’ya ayağına kadar gitti. 2011’de de Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç Almanya’da bir otel odasında onunla buluştu. Arınç, “açılıma” destek için TRT-6’ya çıkmasını istedi. O da Arınç’a, bir takımı Başbakan Erdoğan’a hediye edilmek üzere imzalı CD’lerini sundu.

Arınç yurda dönüşünde “sürpriz” buluşma hakkında şu açıklamayı yaptı:

“Çok güzel bir sohbet oldu. Ben kendisine Türkiye'ye gelmesinin, konserler vermesinin mümkün olup olmayacağını sordum, onur duyacağını ifade etti. Türkiye'ye dönmeyi düşündüğünü, ancak bazı şartların olgunlaşmasını ve halkın bu konuyu daha iyi özümsemesini beklediğini söyledi. Kucaklaştık. Avrupa'da iyi bir orkestra ile vermeyi planladığı prestijli bir konserin maddi imkânlarını TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin ile görüşeceğim”

O günlerde bu buluşmayı Oda Tv’de “Kim değişti?” sorusuyla analiz eden Sinan Sungur, AKP’nin gelmesi için seferber olduğu bu sanatçının bazı şarkılarının Türkçe’sini nakletti. Mesela “Kimiz Biz?” şarkısında, “Kürdistan perişan/Tutsak olmuş Kürtler/Zulmün, zorbalığın ve tutsaklığın uykusuna dalmışlar/İnsanlık nedir bilmiyor düşman/Saldırın ve ele geçirin!/Boyunlarını kırın bu pis mundarların!/İçimizden kovun bunları!/Yaşasın Kürdistan!/Kahrolsun köleciler!" diyormuş. Sungur haklı olarak, “Acaba Erdoğan ve Arınç’a hediye ettiği CD’lerde bu şarkılar var mı?” diye de sordu.

PKK ve BDP’lilerden Almanya’daki bu buluşmaya eleştiriler gelince, sanatçıya sahip çıkan yine Arınç oldu. Bu zatın, “Yurtsever, vatan hasretiyle yanan değerli bir sanatçı” olduğunu söyledi.

Hızını alamadı, Mehmet Akif’i anma toplantısında, “Mehmet Akif de, o da bizim değerimiz” dedi.

“Yurtsever, değer” denilen bu sanatçı geçenlerde PKK’nın emriyle cezaevlerinde başlatılan açlık eylemine katıldı.

Son olarak birkaç gün önce Irak’ın kuzeyine gitti; Kerkük’ü kuşatan, çoğu eski PKK’lılardan oluşan Barzani’nin peşmergelerine “moral vermek” için.

AKP’nin, özellikle de Arınç’ın böylesine üzerine titrediği bu kişi mi; Tabii Şivan Perver. Nerenin “yurtseveri” imiş, hangi “vatanın hasretiyle yanıyor”muş bir kez daha gördük işte.

Şu hale biz ağlamayalım da kim ağlasın?!..

Silivri, Hasdal, Hadımköy ve Maltepe’ye kucak dolusu sevgiler...


Müyesser YILDIZ
2 Aralık 2012