Ankara haftanın ilk gününe, İran Cemahiriyesi
Reisi’nin yapacağı resmi ziyaret için hazırlanmış
iken, Ahmedinejad’ın yoğun işleri
nedeniyle gelemeyeceğini öğrendi.
Kendi kamuoyumuza önemli hiçbir şey olmamış gibi davranmak, belki
başarılı bir diplomatik yöntem olarak algılanabilir. Ancak
Türkiye ve komşusu
İran’ın; Ortadoğu ülkeleri içinde,
yaşadıkları coğrafyanın en iddialı iki büyük devleti olduklarını bilenler, bu
ani “iptal”
kararının ardında sıradan bir olay olmadığının farkındadırlar.
İran’ın o “kirli
sakallı, ütüsüz kostümlü” siyasi lideri
Ankara’da beklenirken uçağının rotasının birden
Bağdat’a çevrilmiş olmasını ve Maliki
ile buluşmasını acaba Sayın Gül ve
Erdoğan nasıl değerlendirmektedirler?
Gerçekten tuhaf değil mi? Bu sorunun iktidar yetkililerince
yanıtlanması beklenirken, Erdoğan kabinesinin Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanı Faruk Çelik de kamuoyunun merakını
aydınlatma yükümlüsü olarak İran liderini görmüş olmalı ki sosyal medya
aracılığı ile “Niçin gelmedi? Niye gezisini iptal
etti? Açıklamalı” türünden
sorular yöneltmiştir.
Ahmedinejad’ın geziyi o anda çıkan büyük bir
mazereti gerekçe göstererek iptal etmediğini de kayıtlara geçirerek, buluşmanın
ertelenmediğini de söyleyelim.
Mesela, Rusya Federasyonu Başkanı Vladimir
Putin, 14 Ekim’de
Türkiye’ye yapacağı ziyaretin tarihini, rahatsızlığını
gerekçe göstererek aralık ayının ilk haftasında
gerçekleştirmiştir. İran ise rotayı Bağdat’a çevirmiş
ve Ankara ile arasında soğuk rüzgârlar esen Şii Başbakan Nuri el Maliki ile
buluşmayı öne almıştır.
Aynı tarihlerde Irak’ın görevinden düşürülmüş
olmasının dışında ayrıca üst üste idam kararları da verdiği eski
başbakanı Haşimi’nin
Türkiye’ye sığındığı ve
MİT’in konuğu olarak bilinmeyen bir yerde olduğu da
gerçek bir olgudur.
Ahmedinejad, acaba sadece
ABD’den talep ederek güney sınırlarımızın
yakınlarında konuşlandıracağımız Patriotlar nedeni ile mi bu iptal kararını
almış oldu?
Yoksa bir başka gerekçe daha mı vardır iptal kararının
ardında?
Patriotların üçüncü dünya savaşı çıkarabileceğini söyleyen İran
Genelkurmay Başkanı Firuzabadi, kendi
ülkesinin atom bombası yaptığını unutmuş olamaz.
Dışişleri Bakanlığımız, ne yazık ki bu doğrultuda küçük bir bilgi
aktarma gereğini bile duymamıştır. Oysa Ahmedinejad’ın
Türkiye’ye yapacağı ziyaret, İran için de çok değeri
olan Mevlana Celaleddin Rumi’nin
Şebi Arus gecesine de denk geleceği için
Konya’daki ünlü törenlerde de
Erdoğan’ın konuğu olarak iç ve dış ülkelerin medyasına
bol resim ve haber de aktarılmış olacaktı.
On yıl önce komşuları ile sıfır sorunlu bir
Türkiye’nin Başbakanı’nın o
çok kullandığı bir deyim ile “neredeen
nereeyee” gelmiş olduğunu göstermek açısından
17 Aralık buluşmasının
iptali bir hayli önemlidir.
Bakarsınız bugünkü grup konuşmasında bu iptal kararı için ne
düşündüğünü Başbakan’ın ağzından öğrenmek mümkün
olur.
Okurlarıma Not: Cuma günkü yazımda
yanlışlıkla “merhum halefiniz Adnan Menderes” demişim.
Dikkatli bir okurum haklı olarak halef değil selef olduğunu söyleyerek beni
uyardı.
Yorum Gönder