Ömer Faruk Yarman… AKP iktidarının HAVELSAN Genel
Müdürü'yken Balyoz darbe davasında tutuklanan tek sivil isim oldu.
Aylarca hapis yattıktan sonra 13 yıl ağır hapis cezasına çarptırıldı.
Halen Silivri’de.
Başbakan Erdoğan ve iktidarın övündüğü birçok projede onun imzası var. Bunlardan birisi de “ileri adaletin” gurur kaynağı UYAP, yani Ulusal Yargı Sistemi Projesi.
Önce şu notu aktarayım; Silivri tutukluları arasında
TSK’nın en genç tuğamiraliyken bertaraf edilen Alaattin Sevim var. İsmi,
malum dijital "belge"lerin oluşturulduğu iddia edilen bir bilgisayarda "kullanıcı adı" gözüktüğü
için yıllardır tutuklu. Sevim, o tarihte Genelkurmay’a adım atmadığını,
kullanıcı adının bu olmadığını, o yazıyı yazmadığını belgelerle
ispatladı. Yetinmedi, bir tanık çağırdı; o da Sevim’in söylediklerini
doğruladı. İşte bu tanığın dinlenmesi sırasında Mahkeme Başkanı Hasan
Hüseyin Özese şöyle bir soru sordu:
"Sizde UYAP benzeri bir ağ yok mu?"
Sorunun amacı şuydu; Alaattin Sevim bir başka yerdeyken,
bulunduğu yerde yazıyı yazıp, UYAP benzeri bir ağla Genelkurmay’ın
sistemine girmiş olabilir miydi?
Hayır, Genelkurmay’da UYAP benzeri bir ağ yokmuş. Lâkin Alaattin Sevim için sonuç değişmedi, o yüzden de son duruşmada: "Masumiyetimi ispat için daha ne bulmam lazım?" diye sordu.
Demem o ki, bu UYAP işte böyle önemli bir şey.
UYAP’ın babası Ömer Faruk Yarman’a dönersek;
Adalet Bakanlığı, 2012 Bilişim Hizmetleri Yarışması'na
Yarman’ın UYAP Editör Programı'yla katıldı. Sonuçta UYAP, Yenilikçi
Uygulama kategorisinde birincilik, Kamu Uygulamaları kategorisinde de
ikincilik ödülünü aldı.
Ödül Adalet Bakanlığı’nda… Gerçek sahibi Adalet Bakanlığı’nın Silivri Cezaevi'nde...
Ne denir bilmem ki!..
En iyisi biz susalım, Ömer Faruk Yarman’ın kardeşi Prof. Dr. Fatoş Yarman Vural konuşsun:
"Ne yazık ki, Ömer Faruk Yarman'ın kurduğu yargı sistemini
kullanan yargıçlar, Faruk’u anlamaktan çok uzaktalar. Onun dehasını,
üstün ahlâkını, hayat felsefesini ve bu memlekete yaptığı katkıları
bilseler, darbecilikle ilgisi olmadığını görür ve ona sadece saygı ve
hayranlık duyarlardı. Oysa ki, onu yargılayanlar onun üstün
niteliklerini görmek bir yana, sahte belgelere kanarak, bu kadar üstün
değerli bir vatan evladını memleketine hizmet etmekten alıkoydular. O
ise gerçeklerin nasıl olsa ortaya çıkacağını bildiği için huzur ve
sabırla bekliyor. Ve diyor ki, ‘Silivri'nin içi de bir, dışı da...
Tutsak olan ben değilim, Türkiye!. Gazeteler yazmıyor, televizyonlar
göstermiyor ama, UYAP'ı kimin hayata geçirdiğini bilenler, bunu
konuşuyor bugün..."
Silivri, Hasdal, Hadımköy ve Maltepe’ye kucak dolusu sevgiler...
Müyesser YILDIZ
18 Aralık 2012
Yorum Gönder