İşkenceye karşı imiş gibi görünüp, kendi iktidarınızın sizin gibi düşünmeyenlere işkence uygulamasını görmezden gelmek, engellememek, suçsuz insanları zindanlarda çürütmek, üstüne üstlük işkencecileri terfi ettirip
“terörle mücadele” biriminin başına getirmek ise tam bir ikiyüzlülük örneğidir.
Ülkelerin gelişmişlik düzeyleri sadece, zenginlikleri ve bilim-teknoloji-sanayi-konularındaki ilerlemeleri ile ölçülmez.
İnsan haklarına saygılı olmak, kadın-erkek eşitliğini toplum hayatının her alanında uygulamak, inançlara eşit mesafede durmak, gelişmiş ve çağdaş devlet olmanın önemli şartlarındandır.
Bir ülkenin Başbakanı; “Sizler, bizim iktidarımıza kadar ikinci sınıf vatandaşlar sayılıyordunuz. Suçunuz, sabahları dükkânınızı besmele ile açmanızdı” derse ve ayrımcılığın dik alasını yaparsa o ülkede huzur, bereket olmaz, özgürlük olmaz. Başbakan’ın bu konuşmasını duyan memur, eline geçen her fırsatta işkence yapar.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç; “O BDP’li gibi işkence görseydim, ben de dağa çıkardım” dedi!
Dağa çıkınca neler olurdu Bülent Bey;
*Öldürme eğitimi alıp, PKK terör örgütünün militanı olurdunuz.
*Türkiye’ye yapacağınız baskınlarda asker-polis- sivil vatandaşlarımızı öldürürdünüz.
*Zamanla ustalaşınca, örgütün uyuşturucu kaçakçılığını yönetirdiniz.
*Yaşlanınca örgütün KCK- Sivil Toplum Örgütlerinde görev yapardınız.
*Daha sonra “acıdığınız” Gülten Kışanak gibi BDP’den TBMM’ye girerdiniz.
*Teröristlerle karşılaşınca, onlara sarılıp şapur-şupur öperdiniz.
*PKK’nın, Kandil’in, İmralı’nın emirleri gereği Türkiye’nin bölünmesini sağlayacak yasaları kabul ettirmek için çalışırdınız.
İyi de Bülent Bey, siz zaten bunların çoğunu yapıyorsunuz.
*Osman Baydemir’le öpüşüp, ondan sarı-kırmızı-yeşil renklerden oluşan çiçek demetini ve Kürtçe Kuran-ı Kerim’i alan sizsiniz.
*Anayasaya aykırı olarak Kürtçe TV’yi siz kurdunuz.
*Kürtçe eğitim ve öğretimin temellerini attınız.
*Kürtçe Savunma saçmalığını başımıza siz bela ettiniz.
*Güneydoğu ve Doğu’daki bölünmeyi hızlandıracak Bütünşehir Yasasını siz çıkardınız.
Siz zaten dağda imiş siniz, Aklınız ve gönlünüz zaten dağda Bülent Bey. Olduğunuz yere ikinci defa nasıl çıkacaksınız?
İşkenceye karşı olmanız ve işkenceciden nefret etmeniz takdir edilecek bir durum.
Bildiğiniz gibi, Derviş Memed isimli yobaz, Asteğmen Kubilay’ın kafasını canlı iken kör bıçakla kesmişti. Size yakışan, bu işkenceci katili lanetlemeniz ve bu seneki “Kubilay’ı Anma Törenlerine” katılmanızdır.
Haydi, Bülent Bey;
Hem ağlayın, hem de tüm işkencecileri başta Derviş Memed’i lanetleyin de,sizi alkışlayalım.
Kurban olduğum Mevlâm, verdikçe veriyor. Baktı ki muhalefette iş yok, bademlere kendi kendilerini rezil ettiriyor!
Sağlık ve başarı dileklerimle
18 Aralık 2012
RİFAT SERDAROĞLU
rifatserdaroglu@gmail.com
twitter.com/rifatserdaroglu
Yorum Gönder