Urfa’nın Güzeller köyünde okul yok. Çamurun içinden, su birikintileri
arasından lastik botlarıyla yürüyerek en yakın ilkokula gidiyorlar
çocuklar.
Neredeyse tümü geçen yılki okul önlükleriyle. Önlük kalkmış, kıyafet
serbest, türban serbest konusuyla pek ilgili değiller. Madem serbest,
onlar geçen yılki soluk önlüklerini giymişler. Mutsuz değiller, güle
oynaya gidiyorlar okula, çamura bata çıka. Kimi yerde daracık yol
bitiyor, sulama kanallarının altından geçiyor canbaz çocuklar. Okul
servisi yok.
Okul servisi olabilmesi için köyün okuldan 2 kilometre uzakta olması
gerekiyormuş. Güzeller köyünün okula uzaklığı 1900 metre! Veliler Milli
Eğitim’e başvurmuşlar, yanıt olumsuz.
Yasal durum 2 kilometre. 1900 metre, 2 kilometre etmiyor!
Çocukların hepsinin evi köyün çıkışında değil ki! Kimisinin evi köy
çıkışına 200 metre uzaklıkta. O çoçuk 2 kilometre 100 metre yürüyor. Evi
köyün çıkışındaki çocuk yüzünden bütün köy cezalandırılıyor.
Köyün 100 metre geri alınması gerekiyor!
-Yıkın ilk 100 metre içindeki evleri, köyün öbür tarafına yapın!
demek istiyor yasa. Köylünün gücü buna yetmez.
Okulun köyden 100 metre uzaklaştırılması da bir çözüm! Başka çare gelmiyor kimsenin aklına.
Söz
konusu bir kıytırık minibüs! Her gün istediği yasayı çıkaran hükümet,
1900 eşittir 2000 diye bir yasa çıkaramaz mı? Ya da sınırı 2
kilometrenin altına çekemez mi? Elbette çekebilir de, padişahın bu
konuda fetva vermesi gerekiyor.
Gel dikiz ki, çocukların hiçbiri türbanlı, tesettürlü, cüppeli değil!
AKP formatına uymuyorlar.
Tamam peki eyvallah,bari çocukların hiç yüksünmeden yürüdükleri yolu, yol haline getirin.
Televizyonda izledim o çocukların okula gidişini. Kırmızı önlüklü,
sapsarı saçı bir ufaklık var, sevinç içinde zıplayarak, göletten gölete
atlayarak koşa koşa gidiyor okula.
Birilerinin sahip çıkması gerekiyor Güzeller Köyü’nün çamurdelen çocuklarına.
Yorum Gönder