Yok kanıt! Yap kanıt! - Necati Doğru

Fizikçiler hep şunu söylerler: Buhar, buz ve su birbirine yakındır. Buharı anlamak istiyorsan buzu incele… Buzu anlamak istiyorsan suyu incele. Düşünürler de hep şunu söylerler: Ülkenin yönetici kadrosu, demokrasi ve hukuk birbirine yakındır
Ülkeyi yönetenleri incele.
Hukuk anlayışlarını anla.
Demokrasi ölçülerini öğren.
Ve ülkeyi yönetenlerin gerçekten demokrasi ve ileri bir hukuk sistemi isteyip istemediklerini bilmek istiyorsan olayları dikkatli incele.
Olayları dikkatli inceleyelim.
Gördüğümüz şudur:
Yok kanıt.
Yap kanıt.
Yok belge.
Yap belge.
Yok delil.
Yap delil.


Xxx

10 yıldan beri ülkemizi yönetenlerin yaptığı; “kanıt yoksa kanıt yapmak (yani uydurmak) belge yoksa, belge uydurmak, delil yoksa delil uydurmak” üzerine kuruldu.
Yeni bir olayla tanıştık.
Dün bu köşede yazmıştım.
“Yok kanıt yap kanıt modeli” tekrarlanmıştı. Devletin Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) çok önemli bir kurum. Yüzlerce uzmandan oluşan kadrosu var. Parayı biliyor. Bankacılık biliyor. Finansman biliyor. Karşılıksız çek nedir, mali suç nedir, rüşvetle kazanılmış servet nedir, iktidar gücü, devlet gücü, ordu gücü, basın gücü, mafya gücü kullanılarak elde edilen varlık nedir, kara para nasıl aklanır, devletten hortumlanan para nasıl buharlaştırılır her şeyi uzmanlık düzeyinde biliyor. MASAK’ın kadroları “iğnenin deliğinden bile baktıklarında 12 Eylül darbesini yapan generallerin mal varlıkları ile servetlerinin ne olduğunu araştıracak, bulabilecek, yorumlayabilecek ve mahkeme yargıcı ile Meclis milletvekilinin önüne anlayabileceği açıklıkta koyabilecek” uzmanlar.

Xxx

Haberleri okudunuz.
Gördünüz ne yaptılar.
12. Ağır Ceza Mahkemesi Hakimi ile Meclis Darbeleri Araştırma Komisyonu Başkanı,  MASAK’tan “12 Eylül darbesini yapan generallerin ve yakınlarının mal varlıkları ile servetlerini araştırıp göndermelerini” istemiş olmalı ki, MASAK’ın gönderdiği bilgiler, bir el tarafından, yandaş tetikçi basına sızdırıldı.
Manşetler yapıldı.
Darbeci generallerin kızları, oğulları, damatlarının; 41 dairesi, 224 apartman katı, 169 villası var diye uzayıp giden listeler yayınlandı. Bu haberi okuyan halka;”generaller mal, mülk, servet yapmak için darbe yapmışlar” mesajı verildi. Ve çamur atıldı.
Devlet karalaması yapıldı.
Yandaş vurma ve kollama gazeteciliği; MASAK’ın  hazırladığı listeyi generallerin kendisine ve yakınlarına; “sizin 41 daireniz, 224 apartman katınız, 169 villanız varmış... Doğru mu?” diye sormadan yayınladılar.

Xxx

Yani yok kanıt, yap kanıt.
Yok belge, uydur belge.
Yok delil, uydur delil.
Ben darbeciliği savunun bir yazar değilim. Darbecilere hiçbir sempatim de yoktur. Üç yıldır yazı yazdığım SÖZCÜ Gazetesinde de “darbeciliği savunan” bir tavır görmedim, hissetmedim.
Bu ülkede hukuk çalışıyor mu?
Demokrasi işliyor mu?
İktidar gerçekten demokrasiden ve hukuktan yana mı yoksa “basını tetikçi hale getirip vurma ve kollama gazeteciliğini mi kullanıyor” onu anlamak için olayları inceleyip takipçisi oluyoruz.
Ve görüyoruz.
Karar veriliyor.
Kanıt uyduruluyor.
İnsanların şerefi, haysiyeti, namusu ile oynanıyor.

Xxx

Türkiye’ye “ileri demokrasi ve bağımsız yargı (adalet) getireceklerini” söyleyerek iktidara geldiler. Fakat ülkeyi 100-110 yıl önceki İttihat Terakki dönemine götürdüler. Falih Rıfkı Atay, “Zeytindağı” adlı kitabında İttihat Terakki önde gelenlerinin “yok kanun yap kanun modelini” uyguladıklarını somut örnekler vererek anlatır.

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget