Karşılıklı Tehditler Dönemi Notları - Cüneyt Arcayürek

İşine geldi mi iki şapkasından birini ya da diğerini kullanıyor...
Barış ve Demokrasi (Kürt) Partisi’nden kimi milletvekillerinin
yol ortasında dağdan inen PKK’li teröristlerle kucaklaşmaları olayından sonra dokunulmazlıklarının kaldırılacağını ilan eden RTE....
... AKP grubu içinde Güneydoğu illeri vekillerinden aykırı sesler başlayınca, pek sık kullanmadığı genel başkanlık şapkasını dolaptan indirdi. AKP grubunu genel merkez binasından topladı ve…
... grubundaki aykırı sesleri ikna etti. Nasıl mı?
Milletvekillerini iknaya sinek uçsa duyulacak toplantı salonunda el kol hareketleriyle desteklediği bir iki cümle yetti:
“Milletvekilliği bunun için bir zırh olamaz. Eğer biz buna sessiz kalacak olursak bilesiniz bu halk bizi affetmez, Allah da bizi affetmez” diye başladı...
Ardından vekilleri tehdit eden cümle geldi:
“Buna ‘eyvallah’ eden bir anlayış bizimle beraber yürüyemez!” dedi ve...
***
... Bakın ne oldu:
Dokunulmazlık zırhının kaldırılmasına karşı açıklamalarıyla günlerdir gazetelerin, TV’lerin gözbebeği Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu, “Ya bu deveyi güdersin ya da bu diyardan gidersin” demeye getiren RTE’yi dinledikten ve açıkladığı sosyal ve siyasal sakıncaların arkasında durduğunu yineledikten sonra...
.... bir de baktık ki, “Ancak parti tavrını belirlerse bizde bu karara uyarız” diyor.
***
RTE’nin vekilleri “hizaya getiren” konuşmasını kimileri tehdit değil diye yorumlayabilir elbet.
Fark etmez. Zira demokrasimiz her gün bukalemun gibi renk ve içerik değiştiriyor.
Bugünlerde karşılıklı tehditler içeren bir dönem yaşıyor.
Teröristleri -herhalde ana şefkatiyle olacak, başka ne olabilir ki- kucaklayan BDP Eşbaşkanı bayan Gültan Kışanak’tan RTE’ye karşı bir tehdit geldi.
“Bir daha Kürtleri bu parlamentodan kovarsanız Kürtler bir daha bu parlamentoya gelip gelmemeyi düşünürler” dedi.
Kışanak, başka partilerde sayıları hayli olan Kürt kökenli milletvekillerini kendilerinden saymıyor. Başka partilerdeki Kürt vekilleri dışlıyor. Ayrımcılığın daniskası iddialı bir tehditte bulunuyor.
Üstelik yanaklarında hâlâ terörist dudaklarının izini taşıyan bayan Kışanak’ın bu tehdidi tutarsız. Üstüne üstlük kendini ve partisini dev aynasında, devleti tehdit edecek seviyede, güçte görüyor.
Kürt seçmenin BDP’den vazgeçemeyeceğini sanıyor.
Oysa demokrasi bu... Vazgeçilemeyenlerden vazgeçebilen bir rejim.
Hiç kuşkusu olmasın Kışanak’ın.
BDP’den boşalan yeri Kürt kökenli ünlü siyaset adamlarının kurduğu partilerden biri doldurur. Seçime girer. Yüzde 5-6 arası oylarla Kürtleri temsil eden parti olarak parlamentoda yerini alır.
***
Pek çok sorunun çözümü Allahlık!..
RTE’nin milletin affetmeyeceğini söylemesini anladık ama şayet BDP’li vekillerin dokunulmazlığını kaldırmazlarsa Allah’ın affetmeyeceğini nereden biliyor.
Bahçeli de RTE’nin sultanlığını Allah’ın izniyle engelleyeceklerini söylüyor.
***
Bu örnekler ister istemez Allah’ın izniyle sultanlığa hazırlanan RTE ile yaşadığımız dönemle doğrudan ilgili bir soruyu akla getiriyor.
Üç beş ay önce demokrasiye kavuşan Mısır’da, Cumhurbaşkanı Mursi’ye “diktatörlüğe hayır” diye seslenen iki gazetenin manşetini…
.... medyamızda görebilmek için acaba Allah’tan izin almak mı gerekiyor?

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget