CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, gezinin yükünü çeken Genel Başkan Yardımcıları Faruk Loğoğlu ve Erdoğan Toprak’ın işi bitmedi. Şimdi, kapsamlı bir rapor hazırlayıp, Dışişleri Bakanlığı’na sunacaklar. Bu da pek alışık olunmayan bir tutum. Bu yönüyle de bir “ilk” olma özelliği taşıyor.
Faruk Loğoğlu. yılların deneyimine dayanarak, Türkiye’nin izlediği dış politikayı da değerlendiriyor. Tek kelimeyle “felaket” diyor ve şöyle devam ediyor:
“Hükümetin dış politikada inanılmaz büyük yanlışları var. Bunlar ya ne yaptıklarının farkın değiller ya da yanlışta ısrar ediyorlar. Özellikle Suriye konusunda yanlışta ısrar etmeyi sürdürüyorlar. Beşar Esad gidecekse buna Suriye halkının karar vermesi lazım.”
4 milyar dolarlık öneri
Çin. Türkiye’ye 24 milyar dolarlık ihracat yaparken, Türkiye’nin Çin’e ihracatı ise 4 milyar doları bile bulmuyor. İşte, bu konuda CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, görüştüğü Çinli yetkililere yaptığı öneriyi, Loğoğlu’ndan dinliyorum:
“İkili ticaretteki Türkiye aleyhine olan dengesizliği gidermek için Çin tarafının Türkiye’ye yaptığı ihracat farkının yüzde 20’si oranında Türkiye’de yatırım yapması yaratıcı ve her iki tarafa da yarar sağlayacak bir yöntem olacaktır. Uygulandığı takdirde bunun mevcut rakamlarla 4 milyar dolar civarında bir yatırımı oluşturacak. Bu, Türkiye’ye yatırım için giren yabancı sermayenin iki katını oluşturacaktır. 50-60 bin kişiye istihdam yaratacağını düşünürsek, önerimizin ne kadar önemli olduğu görülecektir. Çin’le kurulacak ilişki Türkiye’yi zıplatır.”
Kuşkusuz, Çin’li yetkililerle görüşürken Suriye’deki gelişmeler de ele alındı. Emekli Büyükelçi Faruk Loğoğlu, “ Partimizin Suriye krizine ilişkin görüş ve yaklaşımımızı, ÇKP yetkilileriyle paylaştık. CHP ile ÇKP’nin tutumları büyük ölçüde örtüşüyor” dedi.
“İktidara hazırlık provası”
Çin tarafı, Türkiye ile ilişkilere büyük önem ve öncelik veriyor. Bakanla, iş adamlarının değişik ülkelere gittiğini biliriz ama, ana muhalefet partisi ilk kez iş adamlarıyla Çin’e çıkartma yapmış oldu. CHP’lilere göre Çin’de “iktidara hazırlık provası” yapıldı. Orada, ülkemize nasıl katkı sağlanırın çalışması yürütüldü. Bu durumu Loğoğlu şöyle anlatıyor:
“Ziyaretimiz, hükümet tarafından izlenen politikaları tamamlayıcı ve ülkemizin refahı için Çin makamları karşısında birlik ve bütünlük içinde hareket eden bir Türkiye görmeleri sağlandı.”
2020’de olimpiyatları için İstanbul, 2020 Expo Fuarı için de İzmir’e destek vermeleri de CHP heyeti tarafından islendi. Yani, bu seyahat siyasetten çok, ülkemizin çıkarları dönük adımlara nasıl destek olunabilirin çabasıydı. Hükümetin, alması gereken önlemleri de CHP heyeti belirledi. Bunları Loğoğlu şöyle anlattı:
“Çin’deki diplomatik misyonlarımız takviye edilmeli. Mevcut iki başkonsolosluğumuza ilaveten yeni başkonsolosluklar açılmalı. Hükümet. Bu ziyaretimizin amaç ve sonuçlarını doğru okuyabilirse. Çin Halk Cumhuriyeti’nin Türkiye’ye yönelik ilgisini ve yatırım isteklerini güçlendirecektir.
CHP, Uygurlar ve Sincan bölgesine ilişkin olarak, Uygurların ülkelerimiz arasında kaynaştırıcı ve birleştirici bir unsur olarak görüyor. Uygurların iyi, çalışkan Çin vatandaşları olarak Çin’in kalkınmasına önemli katkılarını sürdürecekleri de CHP yetkilileri tarafından vurgulandığında, Çin tarafı da, Sincan-Uygur Özerk Bölgesinin kalkınması için büyük hamleler yapılmakta olduğunu anlattı.
Yakında, ÇKP’nin Kadın ve Gençlik Kolları Genel Başkanları, CHP’nin davetlisi olarak Ankara’ya gelecekler. Çin demek, ÇKP demek. İki parti de, ilişkileri artırmayı hedefliyor.
Uçak Trabzon’a da inmedi, yükü de fazla değildi
Gezi, sonuçlarından çok alış-verişle gündeme getirildi. Hemen şunu belirtelim ki, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, yardımcıları Faruk Loğoğlu, Erdoğan Toprak ve Emrehan Halıcı’yı alış-veriş yaparken kimse görmedi. Dahası, bunun için ayıracak zamanları bile yoktu. Eğer bir lüksse, sadece Huangpu nehri üzerinde kısa bir tekne turu, dondurucu soğukta Çin Seddi ile yasak şehri görmenin dışında Kılıçdaroğlu hep ziyaretlerdeydi.
Uçakta 105 yolcu var. Oysa uçağın kapasitesi 180 yolcu. Uçağın yakıt almak için Trabzon’a ineceği hemen “CHP’liler fazla alış-veriş yaptı”ya çevrildi. Bu onlara ve birlikte olanlarına haksızlıktı. Uçak ne Trabzon’a indi, ne de yükü fazlaydı. Bunu, kaptan pilota sorduğunuz da öğrenebilirsiniz.
Kimseyi karalamak için değil, bir gerçeği teslim etmek adına bunları belirtmeyi de görev saydım.
Yorum Gönder