Donanma Komutanı Oramiral Nusret Güner feveran ederek istifa etti.
Niçin mi?
Arkadaşlarına kurulan tezgâhlara isyan için!
Peki Deniz Kuvvetleri Komutanı Emin Murat Bilgel ne yaptı?
Donanma komutanı iken tavan arasına bırakılan sözde belge ve CD’leri
sanki kendileri koymuş gibi bulan savcılara Deniz Kuvveteri armalı
kravatlar hediye etti.
Soruyorum şimdi birileri çıksa ve Murat Bilgel’e işbirlikçi dese Amiral bunun altından nasıl kalkacak?
Bu fotoğraf TSK adını bühtan değil midir?
Böylesi görüntüye girmiş biri astları üzerinde etkili olabilir ve kuvvet komutanlığını layıkı ile yapabilir mi?
Yoksa F Tipi polis şeflerinin söylediği gibi Genelkurmay ile Kuvvet
Komutanlıklarının Karargâhlarında TSK’ya karşı yapılan çökertme
operasyonlarına gerçekten omuz verenler mi var?
Değilse bütün bu olanları nasıl açıklayacağız?
Düşünün yüzlerce general ve subay terörist ithamı ile mahkum
edilirken yüzlercesi casus ilan edildi ama Genelkurmay’dan açık ve net
bir tavır yok!
ABD-AKP-F Tipi ittifakının TSK’yı teslim alma operasyonun amacını tekrar hatırlayalım:
1) Türkiye Anayasal rejim bağlamında dönüşüme yani bölünmeye götürülürken askeri kıpırdayamaz hale getirmek.
2) Son dönem milli refleksler veren TSK’yı topyekün ehlileştirip bölgede NATO’nun vurucu gücü haline getirmek.
3) Atatürk ile Cumhuriyet’ten rövanş almak için engel görülen askeri
pasifize etmek ve güya var olan Kemalist askeri vesayeti kırmak.
4) 28 Şubat intikamını alırken TSK’nın elini-kolunu bağlamak.
Evet bu mutlak hedeflere rağmen Genelkurmay’ın kendini yani TSK’yı
korumak adına yılladır bir politika geliştirememesi yeni bir Balkan
bozgunu değil midir?
Dün Sütçü İmam bugün TGB’li gençler!
İşgal ve kurtuluş günlerimizde Sütçü İmam’ın başkaldırısı ne idi ise
TGB’li gençlerin bugün yaptıkları anlam itibari ile aynıdır.
Üstelik TGB’liler bugün başkaldırıyı silah kullanarak yapmıyor,
demokratik yolla yani emperyalizmin kafasına çuval geçirerek yapıyor.
Evet İskenderun’da, NATO ve ABD üslerini koruma amacı için getirilen
Patriotları kullanacak askerlerin başına geçirilen çuval zerre
mübalağasız bugünkü emperyalist amaçlara karşı meydan okumalıdır.
Öyle çünkü menzili sadece üsleri korumakla sınırlı olan bu
Patriotların Türkiye’nin başını er ya da geç belaya sokacağı kesindir.
Tam bu noktada bir parantez açıp kamuoyunu uyarmak istiyorum.
Silahla, bomba ile molotofla yani yasadışılıkla alakası olmayan
TGB’li gençlere tıpkı Balyoz ve Ergenekon misali tertip ve tezgahlar
kurulabileceği güçlü ihtimaldir çünkü bu gençlerden sadece CIA değil
aynı zamanda AKP ve F Tipi de zerre haz etmiyor.
Dağlara taşlara silah gömüp, CD’leri imal eden devlet içindeki malum yapı bu çocuklara benzer tezgahlar kurabilir dikkat!
***
50 MHP’li vekil siz ne iş yaparsınız?
MHP’de müdürlük yapan Bahçeli’nin misyonu belli peki ya 50 MHP’li vekil TBMM’de ne iş yapar ya da niçin var?
Siz hiç MHP’li bir milletvekilinin devlet tarafından PKK’ya hayali
ihracat yolu ile para aktarılmasının üzerine gittiğini, Deniz Feneri
dosyası için özel araştırmalar yaptığını,TOKİ’de dönen dolapları
araştırdığını, belediyeler ve Bakanlıklardaki vurgunları soruşturduğunu
ve de var olan rezaletleri basın toplantısı ile önce millete duyurup
sonra Parlamento’ya getirdiğini hiç işittiniz mi?
Evet diyemezsiniz zira böyle bir şey olmadı!
O zaman soralım o MHP’li mebuslar niçin Meclis’tedirler ve nasıl her ay 10 küsur bin (milyar) lirayı cebine indiriyorlar?
Sorsanız onlara her biri kutlu bir davanın neferleridirler ama sadece laf yani soyut hamaset!
Kusura bakmasınlar ama tamamına yakını maalesef bir daha seçilmek
adına misyonu belli olan Bahçeli’nin sadece teşrifatçılığını yapıyor!
En dramatiği ülke göz göre göre bölünmeye giderken MHP’den bir milletvekili çıkıp toplumu sarsacak bir şey yapmaması!
MHP’nin bu Meclis kadrosu ülkücü ve milliyetçi mi yoksa o kavramlardan geçinenler mi onu sizin takdirinize bırakıyorum.
***
Star öyle de Zaman farklı mı Önder?
Önder Aytaç’ı biliyorsunuz!
F Tipi yapının polis okulundaki kurmaylarından biriydi.
Başbakan, Ali Fuat Yılmazer ve Ramazan Akyürek gibileri malum Hakan
Fidan operasyonu sonrasında pasifize edince kazan kaldırmış ve Erdoğan
için twitter da ağır ithamlarda bulunmuş ve sonrasında görevden
alınmıştı.
Mesela Star Gazetesi için devlet kurumlarında zorla abone
toplandığını ve kurumların bu gazeteyi toplu olarak satın aldıklarını
söylüyor.
Bunlar doğrudur ancak bir başka doğru daha var!
Ne midir?
Bu metodun Zaman Gazetesi için de geçerli olması.
Sadece o da değil, Yeni Şafak ve Akit gibilerin gerçek tirajları yani bayii satışı on binin bile altında.
Hal bu iken diğerlerini görmeyip sadece Star demek doğru ama eksik değil mi Önder Aytaç!
Yorum Gönder