CUMHURİYET’İN dünkü manşeti şimdiye kadarkilerin
en iyilerinden biriydi hiç kuşkusuz: “Oramiral
aranıyor.”
Ama hemen eklemeliyim ki, karşı sütunda
Bekir’in başlığı da birinci
sınıftı: “Aferin Ey Halkım…”
Yok, yine olmadı. İçine
“virüs” atılmış öyle bir ülkedeyiz ki artık,
ne tutsanız elinizde kalıyor, ne söyleseniz gırtlağınızda düğümlenip nefesinizi
kesiyor.
Sonucu bu olan bir işlem için bulunabilir tek sözcük;
“günah!”
Evet, günah işleyenlerin diliyle söylemek gerekirse, sırası geldiğinde
onlar çarpılacak günahkârlığın cezalarına. Bu
“marifet”in
“aferin”ini ya da “lanet
olsun”unu, onlara değil de ne kadar çaresiz, varlıksız ve
eğitimsiz olursa olsun, halka mı yükleyeceğiz?
O halk ki, kimilerince kınalı koyun gibi gözükse ve Nâzım
Hikmet’in unutulmaz satırlarına benzer sıfatlarla
sokulmuş olsa da özde o büyük başarıları ya da kötülükleri yapabilme gücünü ve
fırsatını bir türlü bulamıyor, hatta en etkili silahı olan
“oyu”nu bile demokrasi uğruna kendi bağrına
saplayabilecek kadar bilinçsiz ve suçsuz. Kibritle oynarken ev ya da saray yakan
çocuğu suçlayabilir, hatta azarlayıp dövebilir misiniz?
Dolayısıyla kabahat, bu binbir kusurlu sistemi düzeltmeden
savunup uygulayan, öven, sonuçlarından yararlanan, onu eleştirenleri her türlü
çarpıtılmış bahaneyle israfsızca dışlayanlarda, işten çıkarıp ekmeğini
çalanlarda, suçlayarak hapsedip özgürlüğünden edenlerde, hatta asarak canını
alanlarda değil midir?
Sistemi değiştirip daha hakça olabilmesi için ne yapabiliyorsanız
“sevap” olan odur. Gerisi, ister istemez,
şöyle ya da böyle, günah ya da sadakaya ve zaman kaybına girebiliyor. Öyle bir
virüs atılmış ki siyasal ve sosyal düzenin içine, onurlu davranışlar bile ters
sonuç verip haksızlıklara yol açabiliyor. Deniz
Kuvvetleri’nin oramiralsiz kalışında da bir süre önce
Balyoz davası dolayısıyla başka denizcilere yapılanların meslek onuruna zarar
verdiğini ileri sürerek istifa etmiş bir başka oramiralin gururlu davranışından
söz edilmekte.
Yoksa, “denizin bitişi”ni yaratan
uğursuzluğa bembeyaz üniformalı ve hep güzel eşli bahriye subaylarının
fiyakasını kıskanma gibi çok gayri ciddi ama gerçeğe hayli yakın bir başka neden
aramaya mı mecbur olacağız?
Yorum Gönder