Yemin etsem başım ağrımaz.
RTE de yakın çevresi de 12 Eylül 1980 darbesinin lideri
Kenan
Evren’in ağzıyla
konuşuyor.
Başkanlık sistemini kabul etmeyen partileri ikna edebilmek
için koro halinde aynı gerekçeyi söylüyorlar..
2014’te fiilen yarı başkanlık sistemini
uygulayacağının altını çiziyorlar ve fakat; Cumhurbaşkanı adaylarının propaganda
sürecinde seçilirse halka neler yapacaklarını vaat edeceklerini…
... ve bu vaatlerin uygulamaya geçmesi aşamasında ya da
geçmemesi durumunda, iktidara halk oylarıyla gelen partinin başbakanı ile
çatışacağını...
... böylece istenilmeyen rejimsel bunalımlar yaşanacağını öne
sürüyorlar.
***
33 yıl öncesine dönelim.
Kurucu Meclis’in hazırladığı 1982
Anayasası yasama görevini de üstlenen Kenan Evren başkanlığındaki Milli Güvenlik
Konseyi’nin onayına sunuldu.
Anayasada cumhurbaşkanlarını halkın seçmesi
öngörülüyordu.
Bu madde üzerinde Konsey’de yapılan
görüşmeleri ve varılan sonucu darbe lideri Kenan Evren, şöyle
özetledi:
“ MGK’de
cumhurbaşkanlarını halkın seçmesi uzun görüşmelere yol açtı.
Hukukçulara sorduk. (Evren isim vermiyor ama 12
Eylül dönemde MGK’ye hukuksal konularda etkin
danışmanlık yapan Emin Paksüt) Halkın seçeceği
cumhurbaşkanı ile halk oylarıyla seçilmiş parlamentodan gelen başbakanla
uygulamalar konusunda tartışmalar, çatışmalar çıkacağını ve devlete iki
başlılığın egemen olacağını söylediler.
Bu gerekçeyi haklı gördük ve cumhurbaşkanını halkın seçmesini
öngören maddeyi 1982 Anayasası’ndan çıkardık.”
***
Lütfen söyler misiniz; Kenan
Evren’in gerekçeleriyle halkın seçeceği cumhurbaşkanı
ile yürütme arasında çatışmalar çıkacağını, devlette iki başlılıktan kaynaklanan
bunalımlar yaşanacağını sürekli savunan Başbakan Yardımcısı
Bekir Bozdağ’ın gerekçeleri arasında fark var
mı?
Ha Evren ha Bozdağ!
***
AKP iktidarının 12 Eylül darbesini lanetleyen açıklamalarına
fazla kulak asmayın.
Kimi konular var; ha 12 Eylül ha AKP iktidarı!..
Başkanlık sistemini yutturmak için halkın seçeceği
cumhurbaşkanının başbakanla çatışacağını içeren 12 Eylül gerçekçesine sarılan
AKP iktidarı...
.... 12 Eylül anayasasına
Evren’in,“Ölürken başucumuzda
çocuklarımız bir dua etmesini bile bilmiyorlar diye babalar analar bana
başvurdu” içeriğindeki gerekçeyle 82
Anayasası’na koydurduğu
“ortaöğretimde din derslerini zorunlu”
kılan maddeyi de benimsemedi mi?
RTE iktidarı, dindar gençlik yetiştirmek amacıyla bu maddeye
dayanarak 4+4+4’ü uygulamaya koydu.
Laikliğe vurulan darbelerin hazin öyküsü, 12 Eylül ile
başlıyor.
Dinci AKP hükümetleriyle de sürüp gidiyor.
***
Başlarında RTE, bu kadro; işlerine geldi mi amansız biçimde
karşı çıktıkları görüşleri baş köşeye koyarlar ya da işlerine gelmedi mi dün
söylediklerini bugün yadsıyan resmi açıklamalar yaparlar.
Başkanlık rejimini ve halkın seçeceği Cumhurbaşkanı ile yarı
başkanlık ile devletin iki başlı olacağını savunurken 12 Eylül
gerekçelerini yineleyen Bekir Bozdağ’ların
açıklamalarına bu gözle bakmak gerekiyor...
Aylarca teröristlerle masaya oturmayacağını bütün
konuşmalarında yemin edercesine söyleyen, ne ki terörü önlemekten aciz
RTE...
... PKK’nin silah bırakmasını
sağlamak için, 35 bin masum insanı katleden yüzyıllık tarihimizin en büyük
katili İmralı’daki terörist başı ile ve dolayısıyla
terör örgütüyle masaya oturduğunu açıklamadı mı?
Başkanlıktan teröre kadar bu davranışlar; bir tarihte amaca
varmak için gerekirse papaz kıyafeti giyerim diyen...
... Bay Başbakan’ın kimlik
belgesi!
Yorum Gönder