Camide siyaset serbest mi? - Mustafa Mutlu

Sayın Diyanet İşleri Başkanı... Sizinle önce, bana gelen bir okur mektubunu paylaşmak istiyorum:
“Adım Ersen Haliloğlu. Ümraniye Keyap Sitesi’nde bulunan özel bir şirketin finans bölümünde çalışıyorum. Size bu cuma günü Modoko Camii imamının yapmış olduğu vaazdan duyduğum rahatsızlığı aktarmak istiyorum.
Son üç haftadır cuma namazlarını kılmak için bu camiye gidiyorum. Hoca efendi bariz bir şekilde siyaset yapıyor, cami cemaatinin farklı olabilecek siyasi görüşlerine önem ve değer vermeden kendi görüşünü yaymaya çalışıyor.
Bu hafta hoca efendi siyaset tarihinden çok önemli hizmetler verdiğini iddia ettiği Necmettin Erbakan’dan bahsetti. Necmettin Erbakan, Türk siyasetinde çalışana yüzde 50 zam yapmak suretiyle en büyük hizmeti vermiş... 28 Şubat döneminde dinsiz siyonist güçlere direnmiş... Bu yüzden en büyük siyaset adamlarından biriymiş.
Hoca efendi 28 Şubat dönemiyle alakalı olarak haklı ya da haksız bir şekilde şu anda tutuklu bulunan kişilerin yakınlarının da camide olabileceklerini ve bu durumdan incinebileceklerini düşünmeden vaaz sırasında siyasi görüşlerini rahat bir şekilde aktarıp durdu.
Ona göre, Yüksek Askeri Şûra’nın geçmiş dönemlerde irticayı tehlike olarak görmesi ise münafıklıkmış... Lakin rabbimize şükürler olsunmuş ki, şu anda irticanın tehlike olmadığı anlaşılmış ve bu iddiaları ortaya atanlar layığını bulmuş...
Genç kızlarımız başörtülerini çıkarmamak için üniversiteyi Avusturya’da okumak zorunda kalmış ve bu duruma sevinen kâfirler artık susmuş.
Hoca efendinin, kendi siyasi doğrularını camide bu şekilde avaz avaz ilan etmesine, birilerinin “Dur” demesi ya da en azından uyarması gerekmiyor mu?
Saygılarımla.”
Büyük tehlike...
Sayın Diyanet İşleri Başkanı:
Mektubu okudunuz. Okurum bir camiden örnek veriyor... İmamın ibadet sırasında aktif siyaset yaptığını söylüyor.
Aslında ne sözü edilen cami, ne de imam; bu konudaki tek örnek!
Özellikle her cuma namazından sonra, yurdun dört bir yanından bu tür yakınma mektupları yağıyor.
Lütfen yanıt verin Sayın Başkan:
Bu “laik” ülkenin camilerinde siyaset yapmak ne zamandan beri serbest?
İmamların günlük siyaset hakkında ileri geri konuşması, bazı siyasetçileri övüp, bazılarını günahkâr ilan etmesi, süren davalar hakkında ahkâm kesmesi, ne zamandır mümkün?
Aynı camide namaz kılan ama ayrı siyasi düşüncedeki insanlar, imamın tahrikine ve kışkırtmasına gelip, birbirlerini öldürürse bunun hesabını nasıl vereceksiniz?
Camileri unutun; benzer siyasi faaliyetler kiliselerde başlarsa papazlar da siyasi vaazlar verirse bunu da görmezden gelebilecek misiniz?
Sayın Diyanet İşleri Başkanı:
İbadethanelerde “din üzerinden siyasi propaganda” yapılmasını önlemek, yasaların size yüklediği görevlerin başında geliyor.
Lütfen bu çok tehlikeli gidişata artık “Dur” deyin...
Aksi halde hesabını asla veremeyeceğiniz olayların yaşanması, an meselesi!

Bu da oldu!

Geçen hafta Abdullah Öcalan ile görüşen üç isim arasında yer alan BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, devrim kanunlarına karşı bir kanun teklifi verdi:
Tekke, türbe ve zaviyelerin yeniden açılmasını istedi!
AKP zaten böyle bir teklifin gelmesi için tetikte bekliyordu.
Bu tür girişimleri “demokratikleşme çabaları” olarak yorumlayan tatlı su aydınları, sorum size:
Türkiye Cumhuriyeti’nin tüm kurum ve kurallarıyla ortadan kaldırılmaya çalışıldığını görmeniz için; daha ne yapmaları gerekiyor?

GÜNÜN SORUSU

PKK, tüm dünyanın kabul ettiği bir “terör örgütü...” Kimilerine göre, “iddia edilen” Ergenekon da bir terör örgütü... Sorum, PKK’yla devlet adına İmralı’da masaya oturup pazarlık yapanlara:
Ergenekon’la da Silivri’de masaya oturacak mısınız?

Uyan Türkiye... (5)

Yaklaşık dört yıldır tutuklu olan İnönü Üniversitesi Rektörü Fatih Hilmioğlu ağır hasta ve tedavisini cezaevinde sürdürmesi mümkün değil... Ancak yasal hakkıyken, yargılandığı mahkeme onu bir türlü tahliye etmiyor ve tedavi edilmesine olanak vermiyor.
Ölümcül uyku apnesi hastalığına yakalanan Emekli Üsteğmen Avukat Serdar Öztürk de tedaviyi reddediyor.
Biz VATAN okurları olarak bu uygulamayı haksızlık olarak görüyoruz ve tam beş gündür devlet protokolünde yer alan makamları arayarak duygularımızı iletiyoruz. Bugün sıra CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nda... Duygularınızı satırlara dökün ve ana muhalefet partisini, cezaevinde ölümler konusunda daha aktif mücadele etmeye davet edin:

Adres: Anadolu Bulvarı No: 12 Söğütözü / Ankara
Tel: (0312) 420 52 73 - 420 52 74
E-posta: kemal.kilicdaroglu@tbmm.gov.tr

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget