Bilgisayarın başına oturup günün yazısını yazmak istediğim sırada aklıma gelen güncel konular birbirine karıştı, ne yazacağıma karar veremedim.
Sağ olsun! Yazılı ve görsel medyamız her gün onlarca yazıya konu olacak haberler veriyor. Bu nedenle hangisini seçip yazacağım konusunda kararsızım.
-Diyanet İşleri Başkanlığı gibi çalışan, Kraldan çok kralcı Valilerimiz, kendi asıl görevlerini unutarak artık alkollü içkiyi yasaklamak ve okullarda mescit açılması için genelge göndermekle meşguldürler. Bunu mu yazsam diyorum tekrar vazgeçiyorum.
-Belediye Başkanlarımız, laik bir ülkede belediye Başkanlığı yaptıklarını unutarak, kadınlara ayrı otobüs ayırmak suretiyle modern Türk kadınına harem-selamlık uygulaması yapmaktadırlar. Bu durumun, nerede ise her bölgede uygulanmaya başlandığı ve kimsenin gıkı çıkmadığı için bu konuyu da yazmıyorum.
-Sayın Başbakan ta 1994 yılında “Bütün okullar İmam Hatip yapılacak” demişti. Fırsat ele geçmişken, (Muğla AKP Milletvekili Ali Boğa bu fırsatı dile getirmişti), 4+4+4 sitemi ile eğitimin alt üst edildiği, tüm okulların İmam Hatip okuluna dönüştürülmeye çalışıldığı, geleceğimiz olan çocuklarımızın medrese eğitimine hazırlanmak istendiği ortada iken ve atı ala Üsküdar’ı geçmişken bunu da yazmaktan vazgeçtim.
- Ağırlıkla Milli Görüş’ü destekleyen bir öğretmen Derneğinin Genel Başkanı kız ve erkek öğrencilerin okullarının ayrılmasını istemektedir. İktidardan cesaret alarak bu açıklamayı yapan hakkında en azından disiplin soruşturması yapacak bir makam olmadığından bunu da yazmaktan vazgeçtim.
-Bir fakültenin Dekanı Kasım 2012 de bir haber sitesine verdiği röportajda Laik Eğitim sistemine aykırı olarak “Neden Üniversite adını veriyoruz, Medrese adını koyalım. Fakültelere de Mektep dersin” diyebiliyorsa ve hakkında bir işlem yapılamıyorsa bunun nesini yazacağım. Yazmıyorum.
-Barışın gelmesini ve terörün bitmesini candan istememe karşın, bu süreçte halkın temsilcisi olan parlamentoda ki siyasi partiler devre dışı bırakılıyor, halkın kendisine de bir bilgi verilmiyor ve kapalı kapılar arkasında iki parti baş başa verip karar alınıyor ve orada alınan karalar konusunda bir yurttaş olarak, hiçbir bilgiye sahip değilsem bunun nesini yazacağım.
- İl Müftülüğü tarafından hazırlanıp verilen hutbeyi okumayan, bunun yerine kendi hazırladığı hutbeyi okuyan ve Hilafeti savunan Cami imam, "85 yıldır yapılan zulüm bitecek, Kuran öğretilmedi, Diyanet de öğretmedi. Başka şeyler öğretildi. Kuran kanundur, başka kanun kabul etmiyoruz" diyor ve devlet memuru olarak hala verdiğim vergilerden maaş alıyorsa, sözün bittiği yerde olduğumuz için bunu da yazmıyorum.
Sevgili Dostlar,
Görüyorsunuz bu gün size yazacak bir konu bulamadım. Af ola.
Hiçbir şey yazmadan sayfa doldu.
Bindik bir alamete gidiyoruz kıyamete. Ne güzel bir özdeyiş. Nokta…..
25.03.2013
Gündüz AKGÜL
Emekli Cumhuriyet Savcısı
Yorum Gönder