PKK geri çekilme şartlarını açıkladı… Apo’nun Diyarbakır mesajlarının ardından sevinç çığlıkları atanlara kapak olsun…
Terör örgütü lideri Öcalan’ın Diyarbakır’daki mesajlarının ardından sevinç çığlıkları atanlar, bu süreci eleştiren, kuşkuyla bakan “Türkiye düşmanı sayılır” diyordu…Bakalım şimdi ne diyecekler, çünkü PKK geri çekilmenin şartlarını açıkladı. İmralı’da bir mutabakat metni imzalanmış ve AKP iktidarından beklenen adımlar şöyleymiş;
1- Kandil, Hakurk, Zap ve Haftanin gibi Irak’taki PKK kamplarına yönelik hava saldırıları kesilmelidir. Yani silahların çift taraflı susması için hiçbir komplekse kapılmadan üzerine düşeni yapmalıdır. Çünkü barış sürecinin olmazsa olmaz koşullarından biri çift taraflı ateşkestir.
2 – Abdullah Öcalan’ın sağlık, güvenlik ve “Özgürlük” koşulları hızla düzeltilmelidir. İmralı sürecinde öngörüldüğü gibi Öcalan’ın daha aktif ve direkt olarak sürece katılması için olanaklar oluşturulmalıdır. Hükümet atacağı adımlarla İmralı sistemine artık son verdiğini göstermelidir.
3-Silahlı unsurların sınır dışına çekilmesi kararının hayat bulması için hükümet tarafından gerekli politik ve yasal güvenceler hızla sağlanmalıdır. Öcalan’ın “Artık silahlı unsurlarımızın sınır ötesine çekilmesi aşamasına gelinmiştir” sözü bir sürecin başlangıcı olarak algılanmalıdır. Hükümet üzerine anlaşılan “mutabakat metnini” bir oyun olarak algılarsa, çekilme başlamadan biter.
4 - Hükümet, süreci ilerletmek için yeni reformları hızlandıracağının sinyallerini vermelidir. Örneğin KCK adı altında yürütülen ve binlerce Kürt siyasetçinin esir alındığı siyasi soykırım davalarını düşürmelidir. Rehin tuttuğu DTK eski eşbaşkanı Hatip Dicle başta olmak üzere, BDP’li tutuklu vekiller dahil tüm seçilmişler serbest bırakmalıdır.
Bu maddeler arasında en çok dikkat etmeniz gereken dördüncü maddedir. Neden mi? Çünkü BDP’li vekilleri serbest bırakmak AKP İktidarının hesabında vardı. Fırsat arıyorlardı. Bu bahaneyle onları bırakıp Yeni Anayasa için referanduma gitme yolunda ihtiyaç duydukları sayıya BDP grubuyla ulaşacaklar. Ayrıca, “Tüm seçilmişler dâhil” ifadesiyle akılları sıra isim vermeden diğer partilerden seçilmiş tutuklu milletvekilleri için de özgürlük istiyormuş havasında demokrasi havari kesiliyorlar. Kurulan tezgâhı anladınız mı?
PKK silah bıraktı, barış geldi, 21 Mart’ta tarih yazıldı, Türkiye’nin kaderi değişti diye yırtınanlar, kuşkuyla baktığım için beni 3 televizyon kanalına bağlayıp görüşümü almaktan son anda vazgeçenler, şimdi bu şartlara nasıl kılıflar bulacak, nasıl allayıp pullayıp satacaklar merak ediyorum.
Son sözüm de şu anda Bursa’da konuşan ve tehlikeye karşı dikkat çeken Sayın Devlet Bahçeli’ye… “2002 yılında yine Bursa’da aldığınız erken seçim kararı olmasaydı, koalisyon sürse ve zamanında seçim yapılsaydı, AKP öyle kolay kolay iktidara gelemez, merkez sağ yok olmazdı. Bunu unutmadığınız içindir ki şimdi yine aynı yerden Bursa’da başlayıp hatayı gecikmeli de olsa telafiye gidiyorsunuz. Umarım başarılı olursunuz.”
Not: Facebook sayfamı kapatmayı düşündüğüm bu günlerde, yaşanan gelişmelere bakarak, bir süre bunu erteledim. Madem beni “Gerçek Aydın” görenler çoğunlukta, öyleyse görevimi yazarak, değerlendirerek, yorumlayarak ve aydınlatarak bir süre daha yapayım.
Gürbüz Evren / Siyaset Bilimci
Yorum Gönder