Lütfen Datçalıyı gözetlemeyelim - Gürbüz Evren

Yirmi yılı aşkın bir süredir Datça'yı bilirim, Datçalıyı tanırım. İlk karşılaştığımızda yeni evli olanların çocukları bugün üniversitede okuyor, askere gidiyor ya da evleniyor. Herhangi bir çıkar beklemeden yardımımı, desteğimi sunarak kurduğum samimi ilişkiler nedeniyle, artık aile dostum olan Datçalıların evinde, işyerinde hep başköşede misafir ediliyorum. Köylere gittiğimde, bana gösterdikleri saygıyı, sevgiyi gördükçe mutlu oluyorum.
Yıllardır girip çıktığım evlerde, en çok dikkatimi çeken, kapıların kilitli olmamasıydı (Gerçi Anadolu'nun birçok yerinde durum böyledir). Ne Datça'da ne de köylerinde, Datçalıların kapılarını kilitlediklerini görmedim. Herkes birbirine güvendiği için kapısını kilitlemeye gerek duymadan tarlasına, bahçesine ya da alışverişe gider. Hatta arabanın anahtarı bile kontakta bırakılır.
Durum bugün de pek farklı değildir. İşte bu noktada büyük kentlerden, özellikle de İstanbul'dan gelerek Datça ve köylerine yerleşenlere nazikçe, efendice sorular yöneltmek istiyorum.
Mesudiye'ye ya da Datça'nın sırtlarına yerleşme ayrıcılığına sahip olanların keyfine diyecek yoktur. Bir eli Datça'nın yağında bir eli de Datça'nın balındadır.
'Otantik' dediği taş ev yaptırmıştır. Diğer yandan da, evi çepeçevre saran yüksek taş duvarları, üstüne demir parmaklıkları da unutmamıştır. Ayrıca dört bir yana, çevreyi gözetleyen kameralar yerleştirmiş, kapıya da alarmı takmıştır.
Sana ne kardeşim, sen hırsız mısın? Adamın evi değil mi? İsterse kapıya güvenlikçileri de diker diyebilirsiniz. Zaten ben de bir şey demiyorum ki. Sadece birkaç sorum olacak. O kadar.
Evinizi kimden koruyorsunuz? İlk sorum bu.
Çevrenizde yaşayan Datçalılara lütfen bir bakın.
Niye bu insanların evlerinde kamera yok? Neden alarm takmamışlar? Paraları yok da ondan mı? Yoksa güvenlik kamerası, alarm gibi yeniliklerden haberi mi yok bu Yarımadalıların? Ya da onların evinde hırsızların dikkatini çekecek, para edecek bir şey yok mu?
Lütfen gücenmeyin ama sormadan edemeyeceğim, “Siz eski köye yeni adet mi getiriyorsunuz?”
Ara sıra köylülerin, Datçaların arasına katılarak, “Ne kadar otantik bir köyünüz var. Yöresel motiflerle bezenmiş. Kendine özgü folklorik unsurlar içeriyor” türünden sözler durumu kurtarmaya yetmiyor ki.
Bilmemek ayıp değil, öğrenmemek ayıp. Ben size söyleyeyim, Datçalı, Betçeli, Reşadiyeli hırsız görmemiştir, hırsızlık bilmez. Onun için evleri hep açıktır. Sizin geldiğiniz yerlerde çoktan bitmiş güven duygusu hala vardır Yarımada'nın güzel insanlarında.
Datçalı, birbirinin tarlasından, bahçesinden, kapısının önünden geçer, duvarından atlar. Kimse bir başkasının kestirme yolunu kapatmaz. Ama ne hikmetse artık Datçalının yolu uzadı ya da kapandı. Çünkü “Çok otantik ve gizemli bir atmosferi var” dediğiniz Datça'ya yerleşince kimi, evinin etrafına çekti duvarı, dikti demir parmaklıkları ya da doladı tel örgüyü, ne yol kaldı ne de yordam.
Bu topraklarda atadan dededen gelenektir. Kimse kimseye yol, iz, patika kapatmaz. Kimse kimseden şüphelenmez. Herkesin kapısı, tarlası, bahçesi birbirine açıktır. Çünkü Yarımada'nın insanları atadan dededen böyle görmüştür.
Güvenlik kameralarınızla, alarm sistemlerinizle, demir parmaklık ve tel örgülerinizle, kusuruma bakmayın ama yanlış ve kırıcı mesajlar veriyorsunuz.
Tüm bunların, “Dikkat edin burada hırsız var” anlamına geldiğini söylersem ne olur kızmayın bana.
Rica ediyorum, gidin Datça Emniyet Müdürlüğü'nün kibar çalışanlarına sorun bakalım, Yarımada'da son 5-10 yılda kaç hırsızlık olayı kaydedilmiş? Gerçek Datçalıların arasında kaç sabıkalı hırsız var?
Güvenlik kameralarıyla gözetleyenlere, alarm sistemleriyle dikkat çekenlere, duvar çekip üstüne demir parmaklıklar dikenlere küçük bir önerim olacak.
Jeep, Mercedes, BMW Allah size ne verdiyse binin, klimayı da açın, Datça'dan Knidos'a uzanan yoldan giderek çevrenize bir bakın. Eskiden yol kenarındaki tarlalarda tel örgü yoktu, ama şimdi var. Bazılarında da şöyle bir tabela: “Sormadan almak hırsızlıktır”
Bu tel örgüler ve tabelalar kimin için yapıldı diye bir düşünüyorum, ama bu cahil başımla bir türlü bulamıyorum.

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget