Akli melekelerini kaybetmiş! - Tünay Süer

Sıradan bir vatandaştı, gençliğinde bayat simitleri ısıtıp sattı. Bir ara futbola merak sardı daha sonra politikacı oldu.
Önlenemez bir hızla yükselişe geçti. Bunda ABD Başkanı Buhs ‘un rolü büyüktü elbet.
Üç dönem üst üste SEC. SİS ile seçim kazanarak başbakan oldu. Oysa her dört kişiden üçü ben AKP ye oy vermiyorum diyordu.
Muhalefet partileri bu seçim sistemine itiraz etmediler dolayısı ile kuzu, kuzu Erdoğan’ı seçtirdiler.
Ben neymişim be diyerek gittikçe otoriter oldu.
Başbakanlık yetmedi bir de BOP eş başkanı oldu.
"Laikliğe aykırı fiillerin odağı haline geldiği" gerekçesiyle, partinin kapatılmasından kurtuldu..
Bir türlü cumhurbaşkanı olamadı, ona taktı kafayı. Abdullah Gül ile açtı arayı.
Sonra cumhurbaşkanlığını beğenmedi sultanlığa göz dikti ama mevcut Anayasa buna izin vermedi.
                                                                      ****
1Mart tezkeresi meclisten geçmeyince ABD tarafından zaten çizilmişti, Obama ile işler iyi gitmedi.
Önüne gelene kafa tuttu ben yaparım, en iyi ben bilirim deyip durdu.
Bir türlü benim halkım diyemedi ama benim valim, benim polisim, benim bakanım demeye başladı. Tek adamlığa oynadı ve bunda başarılı oldu.
Suriye’yi iki ayda halledeceğini söyledi ama işler ters gitti.
Sonunda Obama ona beysbol sopası gösterdi.
 Avrupa Parlamentosu’nun raporu Gezi Parkı direnişçilerinin talep listesiyle aynı olunca çıldırdı.
"Parlamenterlerin oldukça cesur ve akli melekelerini kaybetmiş gibi sorumsuz açıklamalar yaptıklarını görüyoruz" diyen AB ye posta atmaya başladı.
Son günlerin revaç sözcüğü ile Türk AB Bakanlığı'ndan yapılan karşı açıklamada , "Türkiye muz cumhuriyeti değildir. Erdoğan'ı yedirmeyiz" ifadelerini kullandığı basına ve ajanslara düştü.
Dünyanın gözleri önünde ağaçları korumak isteyen bir avuç gence sabaha karşı polis ordusunu acımasızca saldırttı. İstanbul’da başlayan eylemler Türkiye’nin 4 bir tarafını sardı, sonunda halk bu diktatöre karşı ayaklandı.
Yüzlerce insan yaralandı, ölenler, gözlerini kaybedenler oldu bu uğurda. Gel gör ki onun hiç umurunda olmadı
Bu nasıl vicdandır ya?.
Şimdi açıklamalar yapıyor Gezi parkından çekilin teröristleri, aşırı uçları temizleyeceğim diyor.
Devlet malına zarar veriyorlarmış, polise saldırıyorlarmış, yakıp yıkıyorlarmış. Mış ta, mış.
Ellerinde sadece pet su şişeleri, sırt çantalarından başka bir koruma araçları olmayan gençleri terörist ilan ediyor. Yani sizin aranıza sızmış olanları diyerek yaşın yanında kuru da yanar diye tehditler savuruyor. Tabi kimse bunu yemiyor o da ayrı bir şey.
Yıllardan beri PKK yanlısı teröristlerin yaptıklarına böylesine polis ordusunu saldırtmayan, gözlerini çıkartmayan, öldürmeyen başbakan, birden bire terörist avına çıktı. Hayret!
                                                                            ***
Yalanlarla, iftiralarla bir başbakana yakışmayacak sözlerle halka hakaretler yağdıran ve baskı altında tutmaya çalışan, kendi çıkarı için can düşmanlarımızla anlaşmaya varan, koskoca bir orduyu darmaduman eden bir başbakan olmakla ne kadar öğünse azdır.
Türk Milletinin zulme boyun eğmeyeceğini, asla diz çökmeyeceğini anlayamamış olan RTE hata üstüne hata yapmaya devam etmektedir..
Cumhurbaşkanı o, başbakan o, astığım astık, kestiğim kestik gidiyor.
(Cumhurbaşkanı o dememin nedeni varlığı tartışılan, yetkilerini kullanamayan başbakanın gölgesinde bir cumhurbaşkanı olamaz.)
İnadım inat deyip halkın sesine kulak vermeyen, burnunun doğrusuna giden, ben ne dersem o olacak diye dayatan bir başbakanı bu halk istemiyor. Her türlü tehlikeye karşın yılmadan alanlarda bunu haykırmaktadırlar. Bunun geriye dönüşü olmayacaktır artık.
Atatürk’ün çağdaş devrimlerini birer birer yok etmeye Atatürk’ü silmeye kalktın. Halk ile değil de adeta Atatürk’le savaşıyorsun ey başbakan!, Atatürk sana ne yaptı?
Türkiye’yi Ortaçağ karanlığına kimse taşıyamaz bunu öğrenememişsin. Çapulcu dediğin çocuklarımız her biri üniversite mezunu ve neyin ne olduğunu anlayacak kadar donanımlılar.
Kadınların kaç çocuk doğuracaklarına kadar karar veren, insanlık haklarını hiçe sayan, kânun benim, istediğimi yaparım diyen bir başbakanı kimse istemiyor artık.
Başbakan bunu anlamalıdır ve boşuna çırpınmamalıdır.
Gittikçe batağa batmakta ağzından çıkanları kulakları duymamaktadır. Yolun sonuna gelmiştir artık.
Gerilimi daha çok artırmadan istifa etmelidir.
Hukuktan elini, dilini çekmelidir.
Suçsuz yere yıllardır zindanlara tıktığı aydınlarımızın, askerlerimizin hesabı bir gün mutlaka kendisinden sorulacaktır, bunu da bilmelidir.
ABD iki kez, Gazi Parkı çapulcuları ile karizması üçüncü kez çizilen Tayip Erdoğan dünya liderliğine soyunmuştu kendince.
Bırakın dünya liderliğini kendi bulunduğu ülkeyi bile ne hale getirdiği ortadadır.
Türk AB Bakanlığı her ne kadar , "Türkiye muz cumhuriyeti değildir. Erdoğan'ı yedirmeyiz" dese de tahminim o dur ki bu gidişle Erdoğan kendi kendinin başını yiyecektir.
Sevgiyle kalın.
 TC.Tünay Süer

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget