Gezi'de zekâ var - Rıza Zelyut

Pazar günü gazeteye giderken gördüm ki E-5'te trafik kilitlenmiş.  Metroya binmek istedim; binemedim; vagonlar ağzına kadar doluydu. Yüz binler kendiliğinden Taksim'e doğru akıyordu.
Ertesi gün; bu kadar çok insanın gittiği yeri merak edip inceledim.
Birilerinin dediği gibi etraf pislik içinde değildi. Sadece Haber Türk'e giden yollar inşaat malzemeleriyle kesilmişti, orası koruma altına alınmıştı, o kadar.
Parktaki çadırlar arasında dolaştım. Gördüm ki bütün pankartlar zekâ işi... Ve pankartların büyük bölümünde hedefte bir isim var: Recep Tayyip Erdoğan...
Büyük bir pankartta, "Bize bu gazı sen verdin!"  yazılıydı. Başbakan Erdoğan'ın göstericileri aşağılayan üslubuna karşı duyulan tepki dile getiriliyordu.  Dışarıdan gelenler; burada sanki canlı bir müzeyi gezer gibi meraklı bakışlarla dolaşıyorlardı. Ortada bir hoyratlık, bir kırıcılık, bir saldırganlık işareti hiç gözükmüyordu.  Bunu zaten pankartlardeki esprili, hoşgörülü, yaratıcı dil de ortaya koyuyordu.
Şimdi buradakileri; "polis katili, molotoflarla yakıp yıkan teröristler" gibi göstermek ne demek oluyor?
Açık söylüyorum: Dün, Başbakan Erdoğan'ın TBMM'deki Grup konuşmasında tarif ettiği Gazi Parkı göstericileriyle gerçek Gezi Parkı göstericilerinin hiçbir ilgisi yoktur. Sanıyorum ki Sayın Başbakan PKK'lı göstericilerle bu gençleri karıştırmaktadır.
Bir önerim de AKP'li göstericilere: Başbakan'ın katıldığı gösterilerde kullandığınız pankartlarınıza  biraz espri yansıtın... Sloganlarınızda aynı hava yer alsın. Yol ver gidelim, Taksim'i ezelim; türü sloganlar "Taksim'i de yıkarız, Anıtkabir'i de yıkarız!" türü mesajlar; Gezi sloganları karşısında çok kaba kaçıyor.

ÖNERİM VAR

Sayın Başbakan'a Taksim sorununu çözecek ciddi bir önerim var: Eğer oralarda bir yere illa da Topçu Kışlası yaptıracaksa... (Hem bu kışla merakı da nereden çıktı Allah aşkına? Hani biz askeri vesayete karşı mücadele etmiyor muyduk?) Bu kışlanın da çözümü var. Sayın Başbakan; Taksim parkının arkasındaki, sağındaki-solundaki binaları kamulaştırsın; yıktırsın. Böylece elde edilecek yeni alana da müze olarak kullanabilecek bir kışla yaptırsın; biz de tebrik edelim.
Parka kışla planına karşı çıkanlara; "Teröristler, faiz lobisinin adamları, çapulcular, hükümete karşı komplo düzenleyenler!" diye vurmak kamu vicdanında kabul görmüyor. Bu yüzden Sayın Başbakan'ın Ankara'daki mitinglerine AKP'li seçmen fazla rağbet etmedi. Makul isteklerin bile iktidar tarafından böyle terörize edilmesi; AKP'nin oylarını eritiyor; eritecek...

BAHÇELİ'Yİ DİKKATE AL

Başbakan Erdoğan'a bir önerim de şudur: MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin konuşmalarını mutlaka okumalı, oradan dersler çıkartmalıdır. Çünkü; Sayın Bahçeli; partisine avantaj yaratmak adına değil; Türkiye'nin geleceğini de düşünerek konuşuyor. Ayrıca; olayları dikkatle gözleyip ona göre tavrını yenileyebiliyor.
MHP Lideri; taraftarlarını sokaktan uzak tutma adına başlangıçta Taksim Gezi Parkı eylemlerine mesafeli durdu. Ama gördü ki orada Türk gençliğinin doğal bir tepkisi var; o zaman destek verdi. Dünkü konuşması bunun en açık kanıtıdır.

***

Ve bu gösteriler ortaya bir başka büyük gerçeği daha çıkardı: Onca saldırılara karşın, bugün de "TÜRK BAYRAĞI" en güçlü semboldür.
Türk milletinin ve bayrağının demokratikleşme kılıfı altında tartışılmaya açıldığı bir denömde bile AKP'liler de onlara karşı olanlar da meydanlarda şanlı bayrağımızı dalgalandırıyorlar.
Siyasetin geleceğini de Türk Bayrağı belirleyecektir.

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget