Terörle mücadele konusunda farklı konsept uygulamayı planlayan her hükümetten duymuştum bu sözleri!..
Çelik, terörle mücadeledeki yeni dönemi anlatırken, “Devlet sokaktaki vatandaşına güvercin, dağdaki teröriste şahin olacak” demiş!..
Evet, aslında şu çok önemli soruyu bir kez daha sormak gerekiyor; Kürt hareketinin kitleleri siyasallaştırdığı, hatta radikalleştirildiği şu dönemde “şahin” olan kim “güvercin” kim acaba?..
Terörün kazandığı ivmeyi ve terör kamplarına yönelik ani hava baskınlarını dikkatle analiz edenler, Çelik’in bu çıkışının fiziki ve siyasi karşılıkları olduğunu farketmiştir!..
Çelik‘in bu demeci verdiği dönemde, BDP’nin yönlendirdiği çoğu çocuk ve kadın yüzlerce insan, “canlı kalkan” iddiasıyla sızmış hatta Irak sınırına kadar dayanmıştı.
Yani terör örgütüyle organik bağı olmayan “sivil” insanlar, operasyonların durması için canlarını ortaya koymaktan çekinmemişti!..
Şahin Kim?..
Yani bunlar eğer Çelik’in sözünü ettiği “sokaktaki vatandaşlar” ise onlar işte tam da devletin müdahale ettiği arazilerde dolaşıyorlardı!.. Yani “şahin“lerin cirit attığı arazide!..
İkinci bir sıkıntı daha var; PKK-BDP çizgisi her hava müdahalesi ya da İran-Irak sınırındaki her operasyon sırasında, devletin karşısına her zaman “sivil” yurttaşları çıkarma stratejisine yöneldi!..
Bu planın iki gerekçesi vardı; hem operasyonları engellemek hem de PKK hareketinin halka mal olduğu iddiasını öne çıkarmak!..
Kürt hareketinin çatı birimi KCK’dan dün yapılan açıklama da, Çelik‘in iddiasını zora sokacak nitelikteydi!..
KCK’lılar her zaman ki gibi “Öz savunma” adı altında kitleleri devletin karşısına dikecekleri mesajı vermişlerdi!..
Doğrusu çok merak ediyorum; PKK’nın olabildiğince siyasallaştığı ve aktif bir kitle yarattığı Güneydoğu’da, devlet bu saatten sonra sokaktaki vatandaş ile dağdaki teröristi nasıl ayırt edecek acaba?..
Hele şahinlerle güvercinlerin aynı dağlarda dolaştığı şu sıralarda!..
Mehmet Faraç/AYDINLIK
Yorum Gönder