Gelen bir mesaj, kurdun hukukla dansını konu alan yazıyı değiştirtti!
Eskiden iktidar gece yarısı baskınlarıyla yasa çıkartır ve ertesi gün yeni bir Türkiye’ye uyanırdık. Şimdi ise Meclis yasa çıkartmakta devredışı bırakıldığı, Meclis’in yetkileri iktidara devredildiği için, bu kez her an her yerden gelebilecek iktidar baskınlarıyla, yeni bir Türkiye’ye uyanıyoruz.
Son yıllarda, iktidar, kanun hükmünde kararname (KHK) ile büyük ölçüde ekonomi ve piyasalarla ilgili “özerk kurumlar”ı kendisine bağlanmıştı! 9 yıl boyunca oraya yaptığı / yaptırdığı atamalarla bu kurumları, yasa bakımından olmasa bile, fiiliyatta özerk kurumlar olmaktan büyük ölçüde çıkartmıştı!
KHK ile bu kurumların kanunlarında düzeltmeler yaptılar, aslında fiiliyat ile yasa arasındaki “çarpıklığı” düzelttiler ve yasal olarak da bunları siyasi egemenlikleri altına aldılar!
Herhalde dediler ki: “Yahu bu adamları biz atıyoruz, peki bu yasa niye böyle yamuk duruyor?!”
“Özerk” kurum üyeleri sabah uyandıklarında, herhalde bir ohhh demişler ve içinde bulundukları ikilemden kurtulmanın sevincini yaşamışlardır!
Ne bileyim!
***
Dün sabah iki kurum daha, KHK ile doğrudan iktidar kurumlarına dönüştürülmüş oldu!
TÜBİTAK ve Türkiye Bilimler Akademisi’nin kuruluş yasalarında değişiklik yapıldı…
TÜBİTAK Başkanı vb. istifa edilmiş sayıldı!
Bilim Kurulu yeniden tanımlandı…
TÜBİTAK zaten hükümetin elindeydi…
Nüket Yetiş Hanım’a bile tahammül edemediler mi diyeyim, yoksa 8-9 yıllık hizmetlerine teşekkür zamanı geldi de boşalan koltukları bekleyen adamlarına yolu mu açtılar bilemem…
Ama Bilim Kurulu’nun yapısı değiştirildi. Üye sayısı 17’ye çıkartıldı. (Başkan ve iki yardımcısı da girdi.) Bilim Kurulu’nun elinden, yenilenecek üyelerini seçme hakkı alındı, bu hakkı 9 üyeden 3’e düşürüldü. Ellerindeki YÖK’ün, Bilim Kurulu’da üye seçme hakkı ise 1’den 3’e çıkartıldı! 4 üyeyi Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı atayacak. 2 üye TÜBA’dan yine, 2 üye de TOBB tarafından belirlenecek..
***
Bütün bunlar arasında en özerk kurum Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) idi. Yıllardır bekliyorduk, TÜBA’ya ne zaman el atacaklar diye.
KHK ile bu kurumu bilimsel özerklik açısından darmadağın ettiler. Havan topuyla lime lime edilmiş bir TÜBA var şimdi!
TÜBA’nın asli ve asosye yasal üye sayısı, birden füze gibi arttırıldı, 150+150 = 300 yapıldı! TÜBA insan bakımından zenginliğe boğuldu!
Kötü mü, demeyin!
Bu üyeleri hükümet ve YÖK belirleyecek!
Bakanlar Kurulu TÜBA’ya üye seçemiyordu, üyelerin üçte birini atayacak artık!
Üçte bir üye seçimi de YÖK’e tanındı!
Nasıl ama!
Böylece bu kurumun bilimsel özerkliğine son verdiler ve TÜBA’ya siyasal atamalar dönemini başlattılar!
***
TÜBA, ülkemizin seçkin bilim insanlarını bağrında toplamaya özen gösteriyordu…
Şimdi oraya kimlerin nasıl doldurulacaklarını kestirebilirsiniz!
Artık TÜBA Başkanı’nı da, aslında doğrudan iktidar atamış olacak…
TÜBA, bilim dünyasından ilim dünyasına kaydırıldı!
İslami bir iktidar döneminde, Müslüman bir toplumda, uhrevi konularla ilgilenmesi gerekir en üst düzeydeki bir bilim kurumunun!
Mesela, TÜBA da Güney Kutbu’na bir heyet göndererek, yedi kat gökyüzünün tüm katmanlarını, aralarındaki mesafeleri, katmanlarda bulunabilecek muhtemel mahlûkatı tam ve bilimsel olarak saptama çalışmalarına girişir ve Müslüman kamuoyunu aydınlatır!
Eh yani, iktidarın intihalden sicilli bakanı da, TÜBA’ya üye olarak atanır!
Orhan Bursalı/Cumhuriyet
Yorum Gönder