AKP, Meclis’te yaptığı düzenlemelerle ve referandumlarla çoktan kendi anayasasını yaptı ve yürürlüğe koydu bile.
Bugünlerde son rötuşları yapıyor kalan tortuları da temizliyor:
Son kararlarla özerk ve yarı özerk kurumların bu niteliklerine de son verildi.
Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulları kaldırıldı, Kültür Varlıkları Kültür ve Turizm Bakanlığı’na; yeni oluşturulacak Tabiat Varlıkları ise Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlandı.
Doğrudan bakanların denetim ve yönetimine verilen kurumlar şunlar:
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK)
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK)
Sermaye Piyasası Kurulu (SPK)
Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF)
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK)
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK)
Kamu İhale Kurumu (KİK)
Rekabet Kurumu (RK)
Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu (TAPDK)
Böylece elli yıldan beri çeşitli biçimlerde kurulmuş olan ve devam ettirilen özerk ve yarı özerk kurumlardan arta kalanlar da bitirildi.
***
Anayasalar neleri düzenler?
Yasamayı…
Yürütmeyi…
Yargıyı…
Bireylerin temel hak ve özgürlüklerini…
Devletin görevlerini…
Ve benzeri temel konuları.
Oysa hemen hemen bütün bu konular AKP tarafından değiştirildi, yeniden düzenlendi ve uygulamaya geçildi bile:
Yasama organı zaten AKP’nin tam denetiminde.
Yürütme yeni esaslara bağlandı:
Cumhurbaşkanlarını halk seçecek…
Bakanlıklar yeniden düzenlendi…
Bakan yardımcılıkları kuruldu…
Sivil ve askeri bürokrasi baştan sona yenilendi…
Özerk, yarı özerk kurumlar tümüyle ortadan kaldırıldı.
Yargı, üstelik de referandumla, bütünüyle siyasal iktidara bağımlı hale getirildi.
Yüksek yargı organları yeniden iktidarın isteğine göre düzenlendi…
İktidarın hoşuna gitmeyen kararlara imza atan yargıçlar görevden alınıyor…
Savcılar zaten polisten gelen raporları hemen hemen aynıyla mahkemeye sunuyor, hoşa gitmeyenler ise derhal tayin yiyor…
Adalet Bakanı ne derse o oluyor!
Bireyin temel hak ve özgürlükleri yeniden düzenlendi:
Artık insanlar önce hapsediliyor, sonra yargılanıyor…
Yargılanırken de aleyhteki suçlamaların bir bölümü ne sanıklara ne de avukatlarına bildiriliyor…
İmzasız ihbarlarla, gizli tanıklık kurumu ile isteyenler, istediklerini içeri attırabiliyor…
Özel yetkili mahkemeler, özel yargılamalarla adaleti sağlıyor…
Pankart açmak bile örgütlü terör suçu haline getirildi…
Medya çeşitli biçimlerde susturuldu…
Gazeteciler, yazarlar, generaller, subaylar, siviller, Türk ve Kürt politikacılar, milletvekilleri hapiste.
***
Yeni anayasaya ne gerek var ki…
Şunun şurasında gül gibi geçinip gidiyoruz işte…
İnsan hakları dorukta…
Medya özgürlüğünde Amerika’nın bile ilerisindeyiz…
Terörle mücadele son derece başarılı…
Kürt sorunu diye bir sorun zaten çözüldü, artık yok…
Durum bundan iyi olabilir mi ki?
Dilerim “Yeni anayasa yapıyoruz” diye bu güzelim huzur ve istikrar ortamını da bozmazlar!
Emre Kongar/Cumhuriyet
Yorum Gönder