Bu genç adam, “adalet dağıtmakla görevli kişi ve kurumların nasıl adaletsizliğin pençesine düştüğünü” anlatıyor ve özellikle büyük kentlerde bir icra dosyasıyla ilgili işlem yapmak için, görevli memura para vermek gerektiğini belirterek isyan ediyordu.
Adalet Bakanlığı bu iddiayı yalanlayamadı!
Fakat avukatlardan gelen ve genç stajyeri destekler nitelikte olan mektup sayısı 300’ü buldu...
İşte o mektuplardan birkaçı daha:
Stj. Av. Gökhan Yavuz
“Altı aylık stajyer avukatım. Hayalleri yıkılan meslektaşımın duygularına aynen katılıyorum. Bir avukat olarak avukatlık mesleğiyle savaşmam gerekiyor. Mesleğin en önemli kuralı, sırf müvekkilin çıkarları ve müvekkilin gözünü boyamak adına her türlü hukuksuzluk yapmak zorunda olmamızdır. Bir diğer mesele Türkiye’de bilirkişilik kurumu ve bilirkişilerin ‘çeşitli ilişkiler neticesinde hazırladıkları raporlar’dır. Olup biteni gördüğünüz zaman hemen her gün bu sisteme sövüp sayıyorsunuz. Maalesef mesleğin savunulacak bir yanı yok. Bu mesleğin tek amacı para kazanmak olmuştur.”
Av. M. A. K.
“Yirmi yıldan fazla süredir avukatım, büromda yedi yardımcı avukat ve bir o kadar yardımcı personel ile çalışıyorum; ama adalete olan güvenimi yıllar önce kaybettimÖ Pek çok meslektaşımızın da aynı duygu ve düşünceler içinde olduğunu çok iyi biliyorum. İcra dairelerinde yaşananların milyonda birini yazdınız.”
Av. Gökhan Karakaş
“Birkaç istisna dışında icra daireleri rüşvetin, görevi kötüye kullanmanın ve görevi ihmalin merkezi olmuş durumdadır. Bunun başlıca sebebi ise çok az sayıdaki memurun çok ağır bir iş yükü ile karşı karşıya ve gerekli denetimden yoksun bırakılmış olmasıdır. İcra dairesi görevlilerinin ve yakınlarının mal varlıkları dikkatlice incelense bu durum daha net ortaya çıkacak.
İcra dairesindeki iş yoğunluğu o kadar fazladır ki icra memurları çocuklarını, yeğenlerini ya da akrabalarını icra dairelerinde çalıştırmaktadır. Tabii bu kişilerin ücretleri de toplanan rüşvet çarkından ödenmektedir.
Ayrıca biz rüşvetten bahsediyoruz ama AKP döneminde çıkarılan Ceza Kanunu’nun, bu olayların çoğunu rüşvet olarak düzenlenmediği de acı bir gerçek.”
Av. Galip Dağtekin
“Biz avukatlar Ankara Adliyesi’nde olsun, her gün aynı sıkıntılarla boğuşmak durumunda kalıyoruz.”
Av. Mehmet Haluk Sezgin
“Genç meslektaşımın geleceğe dair hüzün ve yıkılışını bizzat ben de hissettim. Ancak bu konuyu adliyedeki hâkim ve savcılardan, bakanlığa ve barolara kadar herkes çok iyi bilir.”
Av. M. S. A.
“Mustafa Bey, size yalvarıyorum. Bu konuyu her gün yazın! Bir dokunup milyonlarca ah işiteceğiniz sessiz bir topluluk var. Mağduriyetimizi bile dile getiremiyoruz çünkü maalesef faaliyetlerimizin engellenmesinden çekiniyoruz. Trajikomik değil mi? Bizzat uğradığımız haksızlıklara çare bulamayan bizler, vatandaşın hukukunu müdafaa için çabalıyoruz!”
Av. Murat Mert
“İcra dairelerine yönelik iddiaların hiçbirinde fazlalık yok; ama eksik çok. Stajyer meslektaşımın hissettiği duyguları birçok kez ben de hissettim. Mesleği bırakmayı bile istedim. Fakat ekonomik olarak imkânım olmadı. Bir başka meslektaşımızın ofisinde çalışmam gerektiğinden, icralardaki bu ‘ayıp’a direnemedim. Çünkü memurların istediğini yapmazsam, dosyamda işlem yapamayacağım, dosyamda işlem yapmazsam bu sefer ben işimi yapamamış olacağım. Ve yanında çalıştığım avukata bunun hesabını veremeyeceğim. Mecburen bu ayıba yüzüm hâlâ kızarsa da ortak oluyorum.”
Stj. Av. Nihat İrican
“Bize şu anda öğretilen tek şey kurulu düzene ayak uydurmak... Avrupa’nın en büyük adalet sarayına sahip olmakla övünenlerin, bu adalet saraylarında yaşanan adaletsizliklere dikkatlerini çekmeyi umarım başarırsınız.”
Av. V. H.
“Adalet aranan bir yerde kanunlar değil; keyfilik hüküm sürüyor: Yıllarca uğraşmışsınız, mahkemenin karar vermesini sağlamışsınız. Sıra o kararı alıp icraya koymakta... Ama kalem kâtibinin çekmecesine uğramadan alamıyorsunuz kararı... Çünkü yazmıyor kâtip beyimiz! Aldınız; davayı icraya koymak için rüşvetinizi de verdiniz, bir de haciz mahallinde memura haciz yaptırmak için rüşvet vereceksiniz... Bu da yetmez; haciz mahalline gelen polis memurlarına da vereceksiniz ‘çorba parası’nı... Vermezseniz bir daha işlem yaptıramazsınız o icra dairesine. Zaten bir hâkim veya icra memuru-müdürü hakkında şikâyette bulunamazsınız; çünkü o dairede veya mahkemede artık işiniz yürümez.”
Av. M. F.
“Lütfen icra dairelerindeki bilirkişilik olayına da bir el atın... İşin ehli olmayanlar, verdikleri komisyon karşılığı bilirkişi olarak yazılmaktadır.”
Stj. Av. Efe Kumaş
“Stajını yeni bitirmiş bir avukat olarak yazdıklarınızın yüzde 100’üne katılıyorum. Beyin göçlerinin en büyük sebeplerinden biri de budur. İmkânım olsa ben de yurt dışında mesleğime devam etmek isterim.”
GÜNÜN SORUSU
Avukatlar, “Adalet dağıtmakla görevli adliyelerde yaşanan adaletsizliklere” isyan ediyor; adaletin diğer sac ayakları olan hâkim ve savcılardan ses soluk çıkmıyor!
Neden? Yoksa onlar parçası oldukları bu sistemden çok mu memnun?
Mustafa Mutlu/VATAN
Yorum Gönder