Trabzon’dan gelen küfürler - Rıza Zelyut

Önce şunu söyleyeyim:
Trabzon'da okuyan, o bölgede birçok anısı olan birisiyim.
Trabzon'un başarısından gocunmayan, tam aksine sevinen bir insanım.
1970'te tanıdığım Trabzon; ilerici bir Trabzon'du. Bende kalan bu güzel izlenimin devam etmesini çok istedim.
Lakin; bu şehrin psikolojik yapısının çok değiştiğini görüyorum.
Dünkü yazımdan sonra Trabzonspor taraftarlarından gelen küfürler ve tehditleri görünce, şaşırdım.
Yazımı yeniden okudum.
Aslında Trabzon'a yönelttiğim bir eleştiri de yoktu. Biraz mizah vardı.
Amma o yazı yüzünden ölmüş anama, avradıma edilmedik küfür kalmadı. Beni Türkiye'den kovmaya kalkışanlar hatta Silivri'ye tıkmak isteyenler bile vardı.
Öldüreceğini söyleyenler de...
Beni tanıyanlar bilir; öldürülmekten falan korkmam.
Bu açık suç bilgilerini polise ve savcıya havale etmek yerine, kızgın Trabzonlulara bazı bilgiler vermeyi doğru buldum.
***
Ben; şike ile ilgili daha önce 4 yazı daha yazdım. Bu yazılarımın hiçbirinde Trabzon'u hedef almadım.
Çünkü; iyi biliyorum ki Trabzon geçmişte şike yüzünden ciddi şoklar yaşadı.
Şike için her yazımda; "Büyükler büyük şike, küçükler küçük şike yaptı." diye yazdım.
Ve şundan eminim ki Üç Büyükler bu konuda rakipsizdir.
Söylediğim şudur:
Türkiye'de hiçbir takım; hele büyükler ortaya çıkıp da "Ben temizim!" havasına girmesinler.
Kimse temiz değil...
Elbette Fenerbahçe de...
***
Olay sportif değil siyasidir:
Aziz Yıldırım'ın ismini 1. Ergenekon iddianamesine koydular. Orada olmadı; şimdi şike ile devredışı bırakıyorlar. Artık askeri ihaleler de AKP'li müteahhitlere gidecektir. Bu arada olan da Fenerbahçe'ye olacaktır.
İşte bu temel gerçeği göstermeye çalışıyorum.
Ayrıca şunu belirteyim:
Bu şike işi çıkana kadar Aziz Yıldırım için çok sert eleştirilerim oldu. Ona, "Stadını da al git!" diye çağrıda bulunan birisiyim.
Yani Aziz Yıldırım'ı korumaya kalkışmak gibi bir tavrım olamaz.
Beni okuyanlar iyi bilir: Ben düşmüşe vurmam; tam aksine yanında yer alırım.
Emin olun ki aynı şey Trabzon'un başına gelseydi sonuna kadar Trabzonlu olurdum.
Tekrar ediyorum; hiç kimse masum değil.
Özellikle de Galatasaray-Fenerbahçe- Beşiktaş.
***
Bu şike işini bilmeyen de yoktur.
Otomobil konvoyunun rüşvet olarak gönderilmesini, 20.45 işaretlerini, "Şampiyonu biz belirleriz." sözlerini; "Ben şampiyonun sahada belirlendiğini zannediyordum!" sözlerini, "Kupa bizim lig sizin olsun" laflarını...
Açık açık şike olan işlerı görmezden gelip şimdi sanki her şey yeni olmuş gibi sadece 1 takımı şikeci göstermeyi yanlış buluyorum.
Yoksa ben ne Aziz Yıldırım'ın adamıyım ne de Fenerbahçe'nin avukatı...
Trabzonspor'a gelince...
Başkan Sadri Şener ne dedi taraftarına: "Abartmayın!"
Ben de aynısını söylüyorum: Abartmayın.
Bu futbol geyiğini içsavaş havasına sokmak kimseye yarar getirmez.
Bana yazdığınız o mailleri TFF'ye versem bile Trabzon'un ceza alabileceğini düşünmenizi isterim.
Abartmayın; şampiyonlar liginin tadını çıkartın.
Başarın, başırınızı birlikte alkışlayalım.
Fenerbahçe’ye gelince: Ortada bunca iddialar dolaşırken babalanmaya gerek yok. Takımın Süper Lig’de devam etmesini sağlamak yönetimin temel hedefi olmalı.


Rıza Zelyut/GÜNEŞ

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget