Bedelli Bilal, gönüllü askerlik için Gazze’de!

Üniversiteyi, Başbakan olan babasının arkadaşı Remzi Gür’den aldığı burs ile ABD’de okudu ama askerliği de bedelli yaptı yani on binlerce dolar ödedi ki o paranın kaynağı hiç açıklanmadı.
Evet, Başbakanımızın küçük oğlu Bilal Erdoğan’dan bahsediyorum.
Diyeceksiniz ki onun gibi bedelli yapan binlerce örnek var.
Kuşkusuz öyle yani hadise kağıt üzerinde yasal lakin “ABD’de  işe girmesi, bedelliden yararlanmak içindi” diyen var çünkü dövizle askerlik hakkı elde edilmesi ve askerliğin aradan çıkarılması sonrasında Bilal, ABD’de hiç durmadı.
İşte bu Bilal Erdoğan, önceki gün ilginç bir görüntü verdi ve gönüllü olarak askerliğe koşar  misali Gazze’ye uçtu!
Niye  mi?
Filistinlilerle dayanışmak ve İsrail’i protesto etmek için!
Bu fotoğrafı görünce şunu düşündüm:
Filistinlilere moral için İsrail füzelerine aldırmadan Gazze’ye koşan Bilal, Güneydoğu’da vatan müdafaasında vuruşan Mehmetçiklerle neden dayanışmayı aklına getirmeyip tam dönem askere gitmek yerine bedelliye tevessül etti?
İhsan Arslan ve büyük tezgah
İddianın merkezinde eski AKP Diyarbakır Mebusu İhsan Arslan  var.
Aslan için Can Ataklı dehşet bir iddia aktarıyor ki yazılanlar, tecavüzcü ya da PKK’lı olan gizli bir tanığa değil somut bir isme dayanıyor.
Orhan Aykut’un ifadesine göre İhsan Aslan, Balyoz’la ilgili sözde belgeleri, ABD’li bir senatör ile ordudan ayrılan bir binbaşıdan kendi gözleri önünde İstanbul’daki bir otelde teslim almış ve bunları Ankara’ya götürdükten sonra orada bazı ilavelerle medyaya servis etmiş.
Somut bir ismin tanıklığına dayanan bu korkunç iddia talep edilmesine ve basına yansımasına rağmen ilginçtir bütün gizli tanıkları baştacı eden Balyoz yargısı tarafından zerre umursanmadı.
Bir başka boyut; “iddia sahibi Orhan Aykut’u tanımıyorum” diyen İhsan Arslan’ın, bu isimle yüzlerce kere telefonla konuştuğunun ortaya çıkmasıdır.
Türk Başbakan’ı Gazze için niye ölür?
- Öleceksek adam gibi ölelim.
Tayyip Erdoğan, ikidir bu sözü ediyor.
Kastı malum, Gazze bağlamında suskun olanları isyana davettir.
İyi de bir Türk Başbakan, Araplar için niye ölmeyi isteyebilir?
Bizim ölmek için başka önceliklerimiz yok mu?
Böyle bir ifade, Akıncılar Derneği’nin 24 yaşındaki Başkanı Recep Tayyip’e  yakışır da Başbakan Erdoğan’a, yakışıyor mu?
Aynı şekilde yine Ahmet Davutoğlu’nun, Gazze’de kameralar önünde gözyaşı dökmesi olacak şey mi?
Peki, o fotoğrafların gerçekliği var mı?
O sözler ve gözyaşları ne kadar yanlış ise samimiyeti de o kadar tartışılır çünkü dün de yazdık; samimi olsalar Kürecik’teki Radar üssünü kapatırlardı... Bunlar slogan ve hamaset simsarlığı yapıyor.
Dua ile yandaş yapılan Birand
Duydunuz mu, Tayyip Erdoğan, Eyüp Sultan türbesinde Mehmet Ali Birand’a dua etmiş!
Bunu ben uydurmadım, Birand’ın kendisi kitabında açıkladı.
İyi de Tayyip’in duası, Mehmet Ali’nin, TRT pardon onun sahibi olan 75 milyonu dolandırmasını karşılar mı?
Öyle ya Birand’ın dolandırıcılık suçu yargı kararı ile sabit değil mi?
Espriyi bırakalım ve gelelim Birand’ın bundan etkilenmesine:
Dürüst olalım, böyle bir jestten etkilenmemek mümkün değil ki Mehmet Ali de haber bültenlerini artık Tayyip Bey’i üzmemek adına hazırlıyor ve bu görülüyor.
Görüyorsunuz, Tayyip’in yandaş kazanma metotlarından biri de dua!
Eli kanlı katille (!) fotoğraf ve tatil
Eli kanlı katille nasıl fotoğraf çektirirlermiş!
Kim diyor bunu?
Tayyip Erdoğan!
Kimi kastediyor?
Esir gazeteciyi teslim alırken Beşar Esad ile fotoğraf çektiren CHP milletvekillerini!
Tayyip Bey, Esad ile değil resim çektirmek, baş başa tatiller yapan sen değil miydin?
Haftasonu Şam kaçamakları yapıp Esad ile buluşan ve Fenerbahçe’yi bile Esad sevinsin diye Halep’e götüren sen değil miydin?
En önemlisi, dünyada bir örneği yok iken Esad’ın bakanları ile Türkiye’nin bakanlarını beraber toplayan sen değil miydin?
O gün Esad katil değildi ama şimdi vatanını koruyor diye katil öyle mi?

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget