Başbakan Erdoğan’ın “PKK’nin silah bırakması” üzerinde durduklarını ve
“liderlerinin üçüncü ülkeye gidebileceğini” açıklaması, yaz ortasına başlatılan
yeni müzakere sürecinde masada nelerin olduğuna işaret ediyor.
Ancak tüm kazanımlarını silahla sağlayan, AKP’yle masada silahla pazarlık
eden PKK’nin bu kartından vazgeçmesi gerçekçi değildir. Öyle ki, BDP
milletvekilleri bile “silah sigortamızdır” demektedir. Hepsinden önemlisi de
ABD’nin “Basra’dan Akdeniz’e açılacak Kürt koridorunda” silahlı bir PKK’ye
ihtiyacı olmasıdır.
Tüm bu gerçekler ortadayken silah bırakılacağı sanılıyorsa, ya Ankara
kandırılıyordur ya da ortada ciddi bir “operasyon” vardır.
AKP, PKK’NİN İKİ ŞARTINI KABUL ETTİ
Celal Talabani’nin Hasan Cemal’e söyledikleri işte bu
“operasyona” işaret ediyor, anımsayalım.
Talabani, BM Genel Kurulu sırasında buluştuğu Tayyip Erdoğan’a
“PKK bana geldi. Silah bırakmaya hazır olduğunu söyledi” diyor. Ancak PKK’nin
iki koşulu vardır. Biri genel af, öteki de anayasadaki vatandaşlık tarifinin
yeniden yapılması ve Türk sözcüğünün çıkarılması… (Milliyet, 16 Kasım
2012)
Erdoğan’ın Talabani’ye verdiği “genel af kolay değil, kamuoyu
buna hazır değil” yanıtı iki gerçeğe işaret ediyor:
Birincisi, demek ki Erdoğan “Anayasa’dan Türk sözcüğünün
çıkarılmasını” kabul etti. Nitekim Anayasa Uzlaşma Komisyonu’ndaki çalışmalar,
öneriler, taslaklar bu yönde…
İkincisi de, Öcalan’ın “açlık grevlerini bitiren adam” olarak
sunulması ile “genel af” için bir kamuoyu hazırlandığı gerçeği… Zaten yurt
dışına çıkacak PKK yöneticisi sayısının 130 olduğu, geri kalanlar için eve
dönüşü mümkün kılacak bir genel affın planlandığı, üçüncü ülkenin de Polonya ve
Beyaz Rusya olduğu belirtiliyor!
Öte yandan Erdoğan’ın açıklaması ile KCK davası da düşmüş oluyor.
TÜRKİYE’Yİ SURİYE’DE BÖLME PLANI
Peki, “operasyon” ne? Operasyonu en somut olarak ABD’nin eski Dışişleri
Bakanı Condoleezza Rice açıklıyor Washington Post’a, hem de
göstere göstere!
Rice’a göre “Suriye meselesi, Ortadoğu’nun bölünme hikâyesindeki
son perdedir. Mısır ve İran güçlü bir ulusal kimliğe sahiptir. Bağımsız bir
millet olma umudu besleyen Kürtlerin merkezinde yer aldığı Türkiye de güçlüdür.
Türkiye bu yüzden Suriye’deki savaşa çekiliyor.”
Yani ABD, Türkiye’nin Suriye’de bölüneceğini açıkça ilan etmiş oluyor.
Nitekim ABD, Irak’ta da aslında Türkiye’yi bölmüştü!
Aydınlık’ta Suriye meselesinin “Irak’ın kuzeyindeki yapının Suriye’nin
kuzeyinden Akdeniz’e açılması” olduğunu ilk günden beri ısrarla savunmamız
bundandır.
ABD’NİN KÜRT KARTI
ABD’nin Kürt Koridoru ile Türkiye’yi Suriye’de bölme planında şimdi şu
hamleler sergilenmektedir.
1. Patriot’ların Türkiye’ye yerleştiriliyor. Tayyip Erdoğan’ın,
bu konu iki hafta önce gündeme geldiğinde Ahmet Davutoğlu’nu yalanlaması
ama bugün bizzat Patriot’ların geleceğini kendisinin açıklaması ve hatta Türk
topraklarını NATO toprağı ilan etmesi, Türkiye’nin içine düşürüldüğü çaresizliği
resmetmektedir.
2. Suriyeli Kürtler birleştiriliyor. AFP’nin haberine göre PYD
ve diğer Kürt muhaliflerin bileşerek askeri bir güç oluşturulmasına karar
verildi. Amerika’nın Sesi radyosundan Henry Ridgwell’e göre de
Barzani yönetimi, Suriye’den sınırı geçip Irak’a gelen Kürtleri, yeniden
askeri kamplarda eğitiyor.
3. PKK, Bağdat’a karşı Erbil’e destek vereceğini ilan etti.
4. Genel af hazırlığı ile PKK’ye “bölgede” alan açılıyor!
Yorum Gönder