Çok değil 3 ay önce, "Tamamen Suriye’ye baktırılıyoruz; ama Kerkük ve İran sürprizlerine hazırlıklı olalım" diye yazmıştım.
Suriyeli muhalifler için dünyayı ayağa kaldıran Türkiye yöneticilerinden Türkmenler için ses yok. Dahası, ‘Barzani-Maliki arasında bitaraf olacağımızı’ açıklıyorlar.
Türkmenler ‘bertaraf’ ve de ‘telef’ edilecekmiş, umurlarında değil.
Hiç ama hiç sürpriz değil!..
Cumhurbaşkanı Gül’ün Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı olduğu dönemden bu yana izlenen Kerkük-Türkmen politikalarını hatırlayalım:
TSK’ın Irak’ın kuzeyi ile ilgili politikalarında rahatsızlık duyuldu, yeni stratejiyi tamamen Gül-Davutoğlu yönetimindeki Dışişleri Bakanlığı belirlemeye başladı.
Kerkük ve Türkmenler ‘canımız’ iken, Irak’taki tüm gruplara eşi mesafede olduğumuz açıklandı.
Barzani peşmergeleri Kerkük’ü yağmalayıp, Tuzhurmatu’da katliama girişirken ve ABD askerleri Telafar’da kıyım yaparken Gül, ‘Beni Telafar’a, Kerkük’e sorun’ demekten öte gitmedi.
Bugün "terör örgütü kurmak ve yönetmek" iddiasıyla Silivri’de tutulan İlker Başbuğ’un 2005’te Genelkurmay 2. Başkanı iken söylediklerini hatırlıyor musunuz?
"Kerkük, Kürt devletinin çıkış basamağı, Irak'ta iç savaşı ateşleyecek ilk tetik olabilir" demişti.
Sene 2012; Fazla söze hacet yok, işte gelinen nokta. Bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete!..
Silivri, Hasdal, Hadımköy ve Maltepe’ye kucak dolusu sevgiler...
Müyesser YIDIZ
27 Kasım 2012
Yorum Gönder