Kızdırmayın Ustayı - Hikmet Çetinkaya

Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okulların öğrencileri artık “tek tip” elbise giymeyecekler...
Bakanlar Kurulu’nun kararı Resmi Gazete’de yayımlandı...
Bu kurala okulöncesi, ilkokul, ortaokul ve lise öğrencileri uyacak...
Güzel!
Kız öğrenciler, seçmeli Kuran dersine başlarını örterek girecekler.
Peki, kız öğrencilerin “kılık ve kıyafetleri” nasıl olacak?
Tayt, mini etek giyemeyecekler...
Zaten toplum olarak yavaş yavaş kadınlarımız örtünmeye, kara çarşaf giymeye başlamışlardı.
Tüm bu gelişmeler “ileri demokrasinin ve özgürlüklerin simgesi” olarak nitelendirilmişti.
Ne mutlu bize bu günleri de gördük, Tanrı’ya şükürler olsun!
Bir süre sonra ilk, orta, lise öğrenimi gören kız çocuklarımızın derslere, sıkmabaş, kara çarşafla girdiklerine tanıklık ederiz.
***
Günlerimiz bizim “Usta”nın gündemi nasıl değerlendirdiğiyle geçiyor...
Evren ve Şahinkaya Paşaların Aziz Nesin’lik yargılama yöntemi darbeleri, işkenceleri, gözaltında kayıpları, zindanlardaki ölümleri anımsattı anımsatmasına da, yapılan bir şeyin olmadığını görünce içimiz buz kesti.
Aslında göstermelik bir yargılama vardı...
Başından söylemiştik ama kimseyi inandıramamıştık!
Askeri vesayet ve sivil vesayet arasında gidip gelen bir toplum, kıyımları, acıları unutuyordu.
Öylesine bir dalgaydı ki bu, sınır boylarında, yollarda, Afyon’da Mehmet’ler parçalanırken, “gündem değiştirme ustasının” peşine takılıp gidiyorduk.
Zaten onun istediği de buydu...
Patlattı bir “Muhteşem Yüzyıl” bombası, gazetecisi, televizyoncusu üzerine atladı.
Şimdi savcıları bekliyorum, bakalım ne yapacaklar?
Bu arada Avrupa Yargıçlar Birliği’nin Washington bildirisi güme gitti.
İlhan Taşcı’nın Cumhuriyet’in manşetinde yer alan haberi hiçbir televizyon programında gündeme getirilip tartışılmadı.
Ustayı kızdırmamak gerekir böyle durumlarda.
Ne olur ne olmaz!
***
Usta bildiğini okuyor, bir o yana bir bu yana çatıyor, kimi zaman gazetecilere, kimi zaman sanatçılara, muhalefete, komşu ülkelerin liderlerine...
Kars’ta Mehmet Aksoy’un ‘İnsanlık Anıtı’na “ucube” deyip yıktırıyor, işine geleni görüyor, işine gelmeyeni görmüyor.
Biz ise durmadan “Usta”yı yazıyoruz...
Bize kızıyor!
Kızma be usta, kurbanın olayım...
Yeni yeni öğreniyoruz ileri demokrasiyi, özgürlükleri, kızma!..
Bizimki kıytırık işler...
Bak ustamız, Çamlıca’ya cami yaptırıyor...
Yetmedi!
Göztepe Özgürlük Parkı’na da...
Yetmedi!
Bu kez Taksim’e...
Halkımız savaş korkusu yaşayadursun, Patriot füzeleri Diyarbakır’dan Şanlıurfa’ya dek yerleştiriliyor.
NATO arkamızda, yarın bizi satarlarsa, kalırız tek başımıza...
Boşverin canım!
Umurumuzda mı dünya!..
Sahi biz hayatın neresindeyiz? Barışın, kardeşliğin, sevginin ne olduğunu biliyor muyuz?
Kısıtlı demokrasimiz, dibi delinmiş özgürlüklerimiz... Teröre kurban verdiğimiz insanlarımız... Yakılan okullarımız, kaçırılan öğretmenlerimiz... Acılarılarımız, hüzünlerimiz, çığlıklarımız...
***
Avrupa Yargıçlar Birliği’nin Washington’da oybirliğiyle yayımladığı bildiride, yargının baskı altında, HSYK’nin AKP iktidarının temsilcisi olduğu vurgulanıyor.
İşte 2012’de Türkiye’nin fotoğrafı...
TV dizileriyle, gazetecilerin yazılarıyla, sanatla, komşu ülkelerle uğraşan bir ustamız var bizim...
Yatıp kalkıp Tanrı’ya şükredelim!

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget