Atatürk’ü Kitaplardan Silerek, Yüreklerden De Sileceklerini Sandılar…


Bir 10 Kasım günü.
Ankara.
Soğuk.
Rüzgâr.
Yağmur.
Sokaklar, caddeler insan dolu.
Soğuğa, rüzgâra, yağmura aldırmadan…
İnsanlarımız Ata’sına koşuyor.
Anıtkabir’e koşuyor.
Ellerinde bayraklar…
Sokaklarda insan seli…
Anıtkabir tıklım tıklım.
İğne atsan yere düşmez.
7’sinden yetmişine herkesin yüzünde mutluluk… Yüce önderin huzurunda olmanın onurunu, gururunu, sevincini yaşıyor.
85 yaşındaki bir nine, “Bugünleri gördüm ya, artık ölsem de gam yemem” diyor.
Hiç abartmasız söylüyorum. 2 milyon insan yüce önderin huzurunda, tek hedefte birleşmiş, bütünleşmiş, birbirine kenetlenmiş bir durumdaydı dün.
Akşam saatlerine değin devam eden ziyaretlerle bu sayı 3 milyona çıkacak…
İstanbul’da da aynı görüntü. Uğur Dündar, “Şimdiye dek böyle bir kalabalık görmedim. Bu kez, Ata’nın huzurunda her zamankinden 10 kat daha fazla insan var…” diyor.
Tüm yurt yüzeyinde herkes tek ses, tek yürek olmuş.
Bir ilk bu.
Bir başlangıç bu.
Bir milat.
GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ÜN DOĞUM YILDÖNÜMÜ.
İkinci Kurtuluş Savaşımız 29 Ekim’le başladı, 10 Kasım’la devam ediyor.
Dev uyandı.
“Yeter artık” dedi. “Yeter…”
“Bıçak kemiğe dayandı.”
Şimdiye dek böyle bir 10 Kasım yaşanmadı.
Halkımız, 29 Ekim’de olduğu gibi bu kez de barikatları yıktı. Atatürk’ün mozolesi halka yasaklanmıştı. Kimse önünden geçip, saygısını gösteremiyordu. Sloganlarla, direnişlerle onu da açtırdı.
Cumhuriyetine, Ata’sına sahip çıktı.
Milyonlar Anıtkabir’e koştu.
Başbakan ise, Burunei Sultanlığına…
İki sultan birleşti Büyük İnsanın ölüm yıldönümünde.
İlk kez bir 10 Kasım Başbakansız anıldı.
1938’den bu yana ilk kez…
Çünkü Başbakan bir ikinci 29 Ekim kâbusunu yeniden yaşamak istemiyordu.
Bu korku onun bilinçaltına yerleşmişti.
Rüyalarına giriyordu.
Baktı. Gördü ki…
Atatürk, kitaplardan da çıkarılsa, zindanlar Kemalist yurtseverlerle de doldurulsa…
Nafile…
O, yüreklerde yaşıyor.
Belleklerde yaşıyor.
Direnişlerde, mücadelede yaşıyor.
“Şeriata, padişahlığa, sultanlığa geçit yok…” diyor
Çareyi Sultanlığa kaçmakta buldu.
Ama halk görev başında.
SİLAHSIZ KUVVETLER GÖREV BAŞINDA.
SİLAHSIZ KUVVETLER, SİLAHLI KUVVETLERİ DE KURTARACAK…

Kaçmanın, göçmenin, korkunun ecele faydası yok artık…Burunei sultanlığına da gitse, sömürgeci Amerika’ya da koşsa…
Boşuna…
Hesap günü yaklaşıyor…
Ali Eralp

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget