Bu akşama sizin için küçük, ama özel bir program yapmak istiyorum.
Yaprak sarmasını, biber dolmasını çok severim. Zeytinyağlısını da etlisini de.
Silivri’de
en özlenen yemeklerdendir. Ancak 3-5 ayda bir çıkar. Sevinip,
istersiniz. Koca bir tencerenin dibinde 3-5 tane gelir. Kupkurudur.
Nefsinizi kandırmaya yetmez!.. Cezaevi kantininde satılan ise sadece
konservedir. Ye,yiyebilirsen!..
Gelin bu akşam sarma
ve dolma pişirin... Şöyle anamızın usulü. Yanında bir de mantı oldu mu
tamamdır. Tüm sevdiklerinizi toplayın, her lokmasını Silivri’dekiler
için sindire sindire yiyin.
Silivri deniz kıyısı bir
yer, ama orada denizi ancak televizyonda görürsünüz. Hele bahar
geldiğinde Boğaziçi’nde piknik yapanların, balık tutanların haberleri
verildiğinde dalgalardan resmen başınız döner. Denizin, yosunun kokusu
bir an burnunuzu sızlatır, geçer.
O yüzden gelin bu akşamki özel yemeğin fon müziği de Alâddin Yavaşça’nın Hicaz makamındaki “Boğaziçi Şen Gönüller Yatağı” olsun. Eşlik edin şu güzel sözlere:
Boğaziçi şen gönüller yatağı
Her bucağı âşıkların otağı
Yamaçları sanki cennetin bağı
Mehtâbı hoş, güneşi hoş, günü hoş
Boğaziçi herkesi eder sarhoş
Pırıltılar oynaşırken sularda
Ötüşürler martılar kuytularda
Tarabya'da, Bebek'te, Üsküdar'da
Mehtâbı hoş, güneşi hoş, günü hoş
Boğaziçi herkesi eder sarhoş
Sonra masaya bir pasta getirin. Üzerinde tek bir mum olsun... Şu yazsın:
“Türk, esaret kabul etmeyen bir millettir- Atatürk”
Nereden mi çıktı Silivri kokulu böylesi özel bir gece?
Tamı tamına 478 gündür Silivri’de tutsak olan Genelkurmay eski Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ’un doğum günü bugün.
Cezaevinde girdiği ikinci doğum günü. Ama bu yılki daha bir önemli, çünkü 70’inci yaşını karşılıyor.
Eşinin,
çocuklarının özel günlerini hiç atlamayan Başbuğ Paşa, kendisinin özel
günlerinde birşeyler yapılmasını pek istemezdi. Ama ailenin bir hayali
vardı; 70’inci doğum günü özel olacaktı. Başbuğ’un tüm sevdiklerini
toplayıp, kutlayacaklardı.
Olmadı, olamadı!.. Hukuk cinayeti işlendi, adalet öldürüldü!... Tüm hayaller Silivri’nin demirleriyle, duvarlarına gömüldü.
Pişirin dediğim yemekler, Başbuğ Paşa’nın en sevdiği yemekler!..
Çalın, söyleyin dediğim “Boğaziçi” de onun şarkısı!..
Bu geceyi ona ve diğerlerine ayıralım. Yiyelim, söyleyelim, ama asıl önemlisi her gün, her an şunları sorgulayalım:
“O ve diğerleri neden Silivri’de? Türkiye, Türk Milleti bu zillete daha ne kadar katlanacak?”
Hepimiz adına Başbuğ Paşa için özel çektiğim bu lale fotoğrafını gönderiyorum.
Sağlıklı ve özgür nice yıllara Paşam!..
Silivri, Hasdal, Hadımköy, Maltepe, Sincan, Mamak ve Şirinyer’e kucak dolusu sevgiler
Müyesser YILDIZ
29 Nisan2013
Yorum Gönder