Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin aylardır "yol yapma" gerekçesiyle
sürdürdüğü "ODTÜ işgali"nde önceki gece yeni bir aşamaya geçildi:
Yüzlerce belediye işçisi ve elliye yakın iş makinesi, kamyon;
gecenin kör karanlığında ODTÜ Mezunları Derneği'nin bulunduğu alana girdi ve
yüzlerce ağacı söküp, araziyi dümdüz etti!
Bunu yaparken ne ODTÜ Rektörü'ne haber verdiler, ne de ODTÜ
Mezunlar Derneği yöneticilerine...
Çok sayıda polisle ve eli sopalı sivil yandaşla araziye girip,
kendilerince "güvenlik" aldılar.
"Durun, ne yapıyorsunuz, izin aldınız mı?" diyenleri, analarından
doğduklarına pişman ettiler.
Sabah olup hava aydınlığında korkunç manzara ortaya çıktı:
Yeşillikler içindeki ODTÜ'nün çehresi tamamen değişmişti.
***
ODTÜ'deki bu "doğa katliamı", gerçekten de birçok kişinin söylediği
gibi bir "intikam operasyonu..."
Ancak bu intikam sanıldığı gibi, Başbakan'ı yuhalayan ODTÜ'lülerden
alınan intikam değil...
Cumhuriyet'i kuran ve Ankara'yı başkent ilan eden Atatürk'ten
alınan bir intikam...
Neden mi?
***
İktidar, Ankara Büyükşehir Belediyesi aracılığıyla başkenti tamamen
değiştirecek bir planın hazırlığına başladı.
Adı, "Ankara Ulaşım Ana Planı..."
Bu planın yapımı geçen yıl imzalanan bir protokolle, Atatürk'ün
unvanını taşıyan Gazi Üniversitesi'ne verildi. Çalışma önümüzdeki yılın şubat
ayında sonuçlanacak... Planın "tamamıyla hayata geçirilme tarihi" ise 2038!
Buraya kadar her şey normal değil mi?
Değil...
Öyle olsaydı; bu planın çalışmaları "çok gizli" yürütülmezdi.
Meslek odalarının, sivil toplum örgütlerinin ve diğer
üniversitelerin görüşü alınırdı.
Kamuoyuna bilgi verilirdi.
***
Gazi Üniversitesi Mimarlık Fakültesi'nde son şekli verilmeye
çalışılan projenin yöneticileri de hayli ilginç isimlerden oluşuyor...
Örneğin aralarında bir tane bile "şehir plancısı" bulunmuyor.
Ama... Taksim Topçu Kışlası projesine onay veren Koruma Kurulu
üyelerinden Doç. Dr. Metin Şenbil ner nedense bu projenin önde gelen isimleri
arasında!
Neyse... Hazırlanacak bu plan, Ankara'nın "imar anayasası"
niteliğinde olacak!
Gökçek'in, diğer "cin" projeleri de bu ana plana tek tek
işlenecek...
Planın onanması ile ODTÜ'nün hazırladığı mevcut "Ankara 2015 Üst
Planı" da geçerliliğini yitirecek.
***
Anlayacağınız, Ankara'da bugün yaşananlar, ne yazık ki daha
başlangıç!
Atatürk Orman Çiftliği'nin yağmalanmasını...
Ormanlık alanlardan geçirilen anlamasız bulvarları...
ODTÜ yerleşkesinin tam ortasından geçecek otobanı...
Ve Disneyland'a yer açma çabalarını, bugün hiçbirimizin bilmediği
yüzlerce çılgın proje izleyecek...
Tarih ve doğa mahvedilecek...
Hepsi de bu "ana plan"la yasal bir zemine oturtulacak!
***
Peki; projenin tamamlanma tarihi neden 2035, 2036, 2037 veya 2039
değil de ille de 2038?
Çünkü 2038, Atatürk'ün ölümünün 100'üncü yıldönümü de ondan!
İşte o yıl, Ankara'da Atatürk'ten "tek iz" bile
bırakılmayacak...
Kısacası... Son aylarda sosyal medyada ve AKP tabanında sıkça
dillendirilen "Anıtkabir'i de yıkarız" sözü "öylesine" söylenmiyor.
Olay da sadece AOÇ ya da ODTÜ olayı değil!
Çok daha büyük, çok daha yıkıcı ve çok daha kindar!
BEYAZ TV!
Yüzlerce gazeteci önceki gece Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin
ODTÜ'de yaptığı "ağaç katliamı"nı görüntüleyebilmek için olay yerine gitti.
Ancak tamamına yakını, belediyenin özel görevli elemanlarınca
engellendi. Araçları durduruldu, olay yerine yaklaşmalarına bile izin verilmedi.
Bu yüzden de görüntüler çok uzaktan çekildi.
"Talan" meydanına sadece bir medya kuruluşunun girmesine izin
verildi:
Beyaz TV!
Bu iznin nedenini tahmin edebilirsiniz...
Beyaz TV'nin patronu, Belediye Başkanı Melih Gökçek'in oğlu!
Aman canım; önemli olan "aile saadeti..."
Hem "basın özgürlüğü" dediğin de nedir ki?
GÜNÜN SORUSU
Melih Gökçek, Zaman Gazetesi'ne verdiği demeçte, önümüzdeki dönemde
yine belediye başkanı olmak istediğini, bakanlık tekliflerine ise kapalı
olduğunu söylemiş... Sorum kendisine:
Bu kararınızın nedeni "tamamen duygusal" mı?
Kolay gelsin Hollanda!
Uzun yıllardır Türkiye'den giden imam hatipli gençlere şeriat
üniversitesi hizmeti veren Rotterdam İslam Üniversitesi'nin Rektörü Prof. Dr.
Ahmet Akgündüz, Gezi Direnişi'ni dinsizlerin, PKK'lıların, sarhoşların,
faizcilerin ve CHP zihniyetinin tertiplediğini öne sürmüş...
Bu sözler de bu üniversiteye geçen yıl denklik veren Hollanda'da
parlamentoyu karıştırmış! Bazı parlamenterler bu üniversitenin derhal
kapatılmasını istemişler...
Yok; öyle yağma Hollandalı beyler:
Din kışkırtıcılığı Türkiye'de yapılınca buna karşı çıkanları
"özgürlükleri engellemekle" suçlayacaksınız; kendi ülkenizde olunca "Kapatın şu
üniversiteyi" diye ayağa kalkacaksınız...
Hadi bakalım, şimdi ayıklayın pirincin taşını da görelim!
GÜNÜN İSYANI!
İsyanım; verilen bir emirle yüzlerce ağacı katleden emir
kullarına:
Sizin hiç mi kalbiniz yok be arkadaş? Eğer dindarsanız,
peygamberimizin ağaçlar konusunda ne dediğini de mi bilmiyorsunuz? Nasıl
kıydınız o ağaçlara?
Yorum Gönder