Örgüt Mörgüt Diye Diye! - Oktay Akbal

Elit Kahvesi vardı. Nisuaz Kahvesi vardı. Beyoğlu’nda, Şişli’de, Beyazıt’ta, İstanbul’un her köşe bucağında kahveler vardı. Bugün de var. Ama bir de “örgüt” diye bir şey var son günlerde, yıllarda!..
Örgüt, örmekten gelir. Eşdeğerde olan nesnelerin bir araya gelmesi... İnsan toplulukları da bir çeşit örgütleşme yaşarlar. Meslek birliği, düşünce birliği, anlayış birliği birbirine bağlar kişileri. Orda burda toplanırlar. Konuşurlar, dertleşirler. En çok sözü edilen nedir? Politika, hükümetin yönetimi... Doğruları yanlışlarıyla!..
***
Derken birileri çıkar, “filanca yerde bir örgüt kurulmuş” dedi mi, hemen soruşturma başlar! Neden bir aradalar, bir terör örgütü kurmak, bir darbe planlamak için mi?
***
Şu anda tutuklu olarak hapislerde yatan nice kişiler hep bu örgüt üyeliği yüzünden acılar içindedir. Hiçbir suçu yok, ama örgüt üyesi!
Emekli olmuş generaller, amiraller, subaylar, valiler, kaymakamlar, yargıçlar, savcılar dost toplantılarına katımışlarsa er geç başları derde girer. Bir iki mektup, bir iki ihbar, istihbarat güçlerini yanıltıcı belgeler, yalancı tanıklar bir anda canavarlaşır.
Doğru dürüst bir araştırma yapılmadan savcı, yargıç önüne gönderilirler. Oradan da doğru Metris’e, Silivri’ye daha başka cezaevlerine... Bunlar örgüt kurmuşlar, toplanıp gizli hesaplar yapıyorlar, aralarında emekli paşalar da var, bugün yarın bir askeri darbe hazırlanıyor, hemen önlemini alalım! Tut hepsini... İstedikleri kadar “Ben ne yaptım!” diye bağırıp dursunlar.
***
Evet, birkaç yıldır güzel Türkiyemiz böyle bir perişanlık, şaşkınlık içinde! Ne istenir, ne aranır, niye, nereye varılmak istenir? Sizler bunu Atatürk Cumhuriyeti’nin devrimlerine bağlı olanları ortadan kaldırmak sayarsınız ki, doğrudur. Mustafa Kemal’in bir okuyun bildirisini. Cumhuriyeti, devrimleri kurtarmak için sonuna kadar direnin, sözlerini...
Direnenlerin hali ortada! Yüzlerce, binlerce, genç yaşlı, asker sivil “örgüt kurup darbe yapmak” şüphesiyle suçlanıyor! Şüphelenmek nasıl suç yaratır? Bu da bize has bir saçmalık! Ama binlerce insan çileler çekerken, mahkemelerde “Benim suçum ne!” diye bağırırken...
***
Şu “örgüt” sözcüğünü ortadan kaldıralım. Akla kötü şeyler getiriyor!
Saçmalık mı, şaşkınlık mı, yoksa kendi ülkesinin insanlarını, aydınlıklardan koparıp kara cehaletin kucağına atmak mı?

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget