Siyaset çarkının iki güçlü kolu olduğunu basitçe anlatmak için bu deyimi bulmuşlardı.
Sürekli söylene geldi.
Tartışmalara konu oldu.
Diyorlardı ki:
Kışla-cami çatışması var.
Kışla (Ordu) batıcılığı, ilericiliği, modernleşmeyi temsil ediyor.
Cami (Din) tutuculuğu, yerli kalmayı, Araplaşmayı simgeliyor.
Siz de duymuşsunuzdur.
İki güç bilek güreşi yapar.
Cami ile Kışla.
Tüfek ile Tespih.
İlericilik ile Gericilik.
Eskiler ile Yeniler.
Partiler de bu iki güçten doğuyor, darbeler de bu iki gücün çatışması.
Ülkenin birikmiş mal varlığını, servetini, fabrikaları, tarlaları sahiplenmek, kendilerine, kadrolarına, adamlarına, yakınlarına, oğullarına, kızlarına; mevki, makam, atiye, ihsan, nişan, rütbe kapmak için bu iki güç çatışır, çekişir, kavga eder dövüşür.
Xxx
Sosyologlara sorarsan.
Onlar; cami-kışla demezler.
Merkez- Çevre diye ayırırlar.
Neyse!
Bayramın şu ikinci günü benim size sosyoloji dersi anlatmaya niyetim yok. Cami ile Kışla’nın “halkın vergilerinden toplanan parayı bölüşmede” kaynaştıkları haberini vereceğim!
Bu bir yenilik midir?
Devrim midir?
Karşı devrim midir?
Karşı devrimin bulamacı mıdır?
Analizini siz yapın.
Benim vereceğim haberin içeriği arife günü Maliye Bakanı’nın Meclis’e sunduğu 2013 Bütçe taslağında okunabiliyor. Biliyorsunuz memleket bütçesi halktan toplanan vergilerden oluşuyor.
Xxx
İşte yeni bütçede en fazla pay artışını alan iki güçten biri kışla (Milli Savunma Bakanlığı) ve diğeri de cami (Diyanet İşleri Başkanlığı) oldu.
Pay artışını şöyle anlatayım:
2012 yılı Bütçesi:
Kışlanın (Milli Savunma) Payı:
18 milyar 230 Milyon TL.
2013 yılı Bütçesi:
20 milyar 230 Milyon TL.
2012 yılı Bütçesi:
Caminin (Diyanet İşleri) payı:
3 milyar 891 milyon TL.
2013 yılı bütçesi:
4 milyar 604 milyon TL.
Xxx
Miktara takılmayın. Artışa bakın. Bütçeden pay alma artışında Kışla ile Cami kaynaşmış, birleşmiş, eşitlenmiş görünüyor. Bir kıyas daha vereyim. Kaynaşmayı izleyin: 2013 Bütçesinde Jandarma Genel Komutanlığına; 5 milyar 843 milyon TL ayrılırken, Diyanet İşleri Başkanlığı’na 4 milyar 604 milyon TL veriliyor. Din işleri neredeyse Jandarmayı yakalamak üzere.
Cami her yıl payını artırıyor.
2002’de diyanetin bütçeden aldığı pay 548 milyon TL iken, 10 yıl içinde payını 9 kat arttırarak 4 milyar 600 milyon liraya çıkardı. Bu parayla; Türkiye ölçeğinde 87 bini bulmuş camide 100 bini geçmiş din görevlisine ve onların üst yönetimi olan Diyanet İşleri Başkanlığı kadrolarına maaş, harcırah, konaklama, yollukları verilecek ve taşıt araçları; otobüs, minibüs ne eksikse onlar alınacak.
Cami ile Kışla kaynaştı.
Eskiden; “yeyin efendiler yeyin….” diye çok güçlü bir şiir vardı şimdi “yeyin imamlar siz de yeyin…” diye yeni güçlü şiirler yazılacak.
(uyan borusu)
Şeyh uçmaz! Yağcı uçurur!
Amerikan uçak yapım firması Boing’in Türkiye Başkanı Greg Pepin, 23 yıldır bu görevi kesintisiz yürütüyordu. Emekliye ayrıldı. Bakır Bahar adlı Haber Türk muhabiri hanım gazeteciye, “Başbakan Erdoğan’ın ihtiyaçlarını karşılayacak özel bir uçağı temin etmek ve bu uçakla uçmasını sağlamak
Bizi her şeyden çok mutlu eder. Bu bizim için ayrıcalıktır” diye özel demeç verdi. Filosunda 6 uçak 1 helikopter bulunan ve en son 400 milyon dolara yeni bir uçak siparişi daha verildiği haberleri gazetelerde çıkan Başbakan’a Boing’in Ankara temsilcisi giderayak bir uçak daha satmak isterken kullandığı iştahlı üslup; “şeyh uçmaz müridler (yağcılar) uçurur” özdeyişini; “şeyh uçmak ister yağcılar uçurur” şeklinde değiştirmeye beni mecbur ediyor.
Yorum Gönder