İnsanlar; Cumhuriyet Bayramı'nı kutlamak istiyor. Hükümet; polisi bayram yapanların üstüne salıyor. Polis, panzer, tank, cop, gaz, tazyikli su...
Sanki Türkiye yabancı bir devletin işgali altında. Millet ayaklanmış; işgal polisi ile çatışıyor.
Bir de Güneydoğu'ya bakın: Orada BDP; meydanlarda Türkiye'ye atıp tutuyor; devlet içinde devlet kurmaktan, Kürdistan'dan söz ediyor. Ama Ankara'daki masumlara ırmak gibi gaz fışkırtan polis; onlara 'Öhö!' bile edemiyor.
CHP'li Muharrem İnce'nin dediği üzere; Suriyeli muhaliflere silah veren bu iktidar Türkiye'deki muhalefete polis zulmü uguluyor.
Ama hürriyet şairi Namık Kemal'in dediği gibi 'Zulmün topu var güllesi var kalesi varsa/Hakkın da bükülmez kolu dönmez yüzü vardır.'
AFERİN TGB
Bunca baskıya, korkutmaya karşın dün Ankara'da millet, cumhuriyete; cumhuriyet ile özdeşleşen Kemal Atatürk'e sahip çıktı. Halk; militarist engelleri demokratik gücünü birleştirerek aştı.Türk bayrakları, AKP polisini yendi.
Bu işte Türkiye Gençlik Birliği'nin büyük emeği olduğunu biliyorum. Bu üniversiteli gençlik; Kemal Atatürk'ün cumhuriyeti emanet ettiği karakterli, bilgili, yiğit Türk gençliğidir. Bu gençlerin gözlerinden öpüyorum.
FARKLILIKTAN DÜŞMANLIK İMAL EDİLDİ
Türkiye; farklı dinden, etnik kimlikten ve farklı siyasal görüşlerden oluşan insanların ortak yurdu. Farklılık; insan olmanın bir özelliği. Lakin bu iktidar zamanında farklı kesimler; birbirlerine düşman haline getirildi. Halbuki devlet adamlarına yaraşan; bu farklılıkları bir arada dostça yaşatmaktır. Ama üç buçuk oy daha fazla almak uğruna; farklı kesimleri kötülemek; dışlamak; hatta onları polis gücüyle kuşatıp ezmek şimdi 'başarılı siyaset' kabul edilir oldu.
Düşünün ki bizi; 'Hasta Adam' ilan edip yok etmeye kalkışan Batılı Haçlı sömürgecilere direnen Mustafa Kemal ve arkadaşlarına; şimdi kendilerini dindar zanneden bir kesim, ölümüne düşmanlık ediyor. AKP de siyasi çalışmalarını bu tiplerin üstünden yürütüyor.
Birbirine böyle düşman edilmiş bir toplumun yaşaması mümkün değildir. Başbakan Erdoğan ne yaptığının farkında değil mi Allah aşkına?
***
Bir de MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin içine düştüğü çelişki var. Cumhuriyeti kutlamak isteyenlerle yasaklamak isteyenleri aynı gibi göstererek oy kazanacağını sanan Sayın Bahçeli çok prestij kaybetti. AKP peşinden gitmek; MHP'ye ne zamana kadar oksijen verebilir ki?
FENERBAHÇE CUMHURİYETİ HA!
Dün, televizyonların yayınlarına baktım. Haber kanalları dışındaki geniş yelpazede ya dizi film vardı ya da yemek programları. Sanki yemek içmek dışında bir hayat yok. Hay zıkkımın pekini yiyin.
Yılda bir kez bile; evdeki kadınlarımıza cumhuriyeti anlatacak programlar yapılamaz mıydı?
Hele hele kendisini 'Fenerbahçe Cumhuriyeti' diye tanımlayan Fenerbahçe'nin televizyonu... FB TV, sokaklarda cumhuriyet bayrakları dalgalanırken, sanki başka bir dünyada imişçesine basketbol maçı yayımlıyordu. Hani Fenerbahçe, cumhuriyet demekti? Fenerbahçeliler; bu vurdumduymazlığa ne diyorsunuz?
Bir sözüm de Galatasaraylılara... Galatasaray TV de FB TV gibiydi. Kültürleri ile övünen Galatasaraylılar neden cumhuriyeti anmadılar? Bu durum; Liseliliğe yakıştı mı? Galatasaray taraftarı bunu kabul edebilir mi?
Aynı biçimde Beşiktaşlı cumhuriyet insanları da Beşiktaş televizyonundaki cumhuriyet ilgisizliğinin hesabını yönetimden sormalıdır.
***
Dünkü başarılı cumhuriyet haberciliği ile SKY Türk kanalını kutluyorum. Gerçekten de hem değişik yerlerden yaptığı naklen yayınlarla hem de tanıtıcı programıyla SKY Türk diğer kanallara fark attı.
Yorum Gönder