Bir Deliğe Süpürülme Hikâyesi - Mehmet Ali Güller
“Deliğe süpürme” kavramı, ancak Başbakan Erdoğan’ın danışmanı Cüneyd Zapsu tarafından kullanıldıktan sonra siyasi tarihimizde popülerlik kazandı. Anımsayacağınız gibi Zapsu, 2006’da ABD’lilere Erdoğan için “onu delikten aşağı süpürmek yerine kullanın” demişti.
Ancak konumuz Erdoğan değil…
Bir başka “deliğe süpürme” hikâyesini anlatacağız.
ABD, PİYONLARINI GEREKTİĞİNDE FEDA EDER
ABD, Türkiye’nin ardından 2003’te Gürcistan’da ve 2004’te Ukrayna’da darbe yapmış, 2005 yılında da Kırgızistan’da darbe yaparak Çin’in dibine kadar yerleşmişti.
Tanrının yeryüzündeki gölgesi olduğunu sanan ABD Başkanı Bush, dünyaya meydan okuyordu: “Son 18 ay içerisinde Gül, Turuncu, Mor, Lale ve Sedir devrimlerine tanıklık ettik ve bunlar sadece birer başlangıçtır. Bu devrimlerde STK’ların ve ABD hükûmetinin önemli rolleri bulunmaktadır. Yeni dönem savaşları milletleri değil rejimleri hedef alacaktır.”
Ancak daha önce bu köşede dile getirdiğimiz gibi bu “ABD rüyası” hızlı çöktü. ABD’nin 24 Mart 2005’te bir darbeyle Kırgizistan’da başa geçirdiği Kurmanbek Bakiyev, 2010’da yenildi.
ABD’nin bu son renkli darbesinin yıkılmasına ve piyonlarına sahip çıkamamasına, sırasıyla Ukrayna ve Gürcistan’da da şahit olduk.
Peki, ABD’nin kullandığı Kurmanbey Bakiyev ne durumda, ne yapıyor?
ABD, BAKİYEV’İN OĞLUNU TUTUKLATTI
Önceki gün ajanslara ilginç bir haber düştü. İngiltere, Maksim Bakiyev’i Londra’da gözaltına almıştı.
Oğul Bakiyev, babası Kurmanbek Bakiyev’in devlet başkanlığı sırasında, ülkenin “Kalkınma, Yatırım ve Yenilik Ajansı Müdürü” olmuş ve yolsuzluk yaparak ABD darbesinden ziyadesiyle nemalanmıştı…
Ancak “piyon fedası” ilkesi yürürlükte ve Bakiyev artık gözaltındaydı…
Daha da dikkat çeken ise İngiltere’nin Bakiyev’i, ABD’nin talebi nedeniyle tutuklamış olduğunu açıklamasıydı. Washington Bakiyev’i, “ABD’de menkul kıymetler alanında işlediği ekonomik suç” gerekçesiyle istiyordu.
Baba Bakiyev ise şimdilik sığındığı Beyaz Rusya’da, Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko’nun korumasında, muhtemelen bir “paket” olarak tutuluyor…
BARKEY’İN SÖZLERİ NE ANLAMA GELİYOR?
Bu “deliğe süpürme hikâyesini” burada bitiriyor ve ABD’nin AKP’yi Suriye’de ortada bırakmasına geçiyoruz…
ABD, sahte istihbaratla Türkiye ile Rusya’yı karşı karşıya getirdikten sonra, yeni “anlık istihbaratlarla” gerilimi tırmandırmaya çalışıyor. Türkiye son olarak Ermenistan’ın Suriye’ye giden uçağını indirdi. Aramalardan bir şey çıkmayınca uçak yoluna devam etti…
Peki, ABD neyin peşinde?
ABD’nin Türkiye uzmanlarından Henri Barkey, “tampon bölge” konusuna karşı olduklarını kesin bir ifadeyle belirtiyor: “ABD olarak istemiyoruz, kesinlikle yapmayacağız.”
Barkey, “Romney seçildiğinde bile maksimum ilişki, Suriyeli muhaliflere silah yardımı yapmak olacaktır” diyor…
E, o zaman?
AKP, akıl hocası Henri Barkey’in şu sözlerinden bakalım ders çıkarabilecek mi?
Barkey, “Türkiye istese de tek başına Suriye’ye giremez” diyor, “Türkiye ordusu NATO’nun ikinci büyük ordusu olabilir ama tecrübesiz” diyor, “Türkiye hesap hatası yaptı” diyor…
Hatta Barkey, “Evet böyle bir sözü Generalisimo Egemen Bağış’tan duydum ben de. Herhalde kendisi AB’yi bıraktı, Savunma Bakanlığı’na geçti” diyerek düpedüz “öğrencileriyle” dalga da geçiyor!
Yorum Gönder