1 Mayıs sanığı AKP, aya kalk! - Orhan Birgit

Doğu'dan Batı'ya her ülkenin emekçilerinin kutladığı 1 Mayıs, İstanbul dışında Türkiye'de de olaysız geçti.
Avrupa ile Asya gibi iki büyük kıtayı birleştirme üstünlüğünü taşıyan İstanbul'da basiretsiz yöneticilerin telaşı yüzünden olanları sadece bu ülkenin insanları değil,  Batı'daki ünlü gazeteciler de şaşkınlıkla izliyor.
Dahası kınıyorlar.                                                                       
Toplantı ve gösteri yapma hakkı, her insanın için temel bir haktır. 1 Mayıs günü İstanbul'da bu haktan yararlanmak isteyenlerin dışında kentin tüm hemşerilerinin de burnundan getirileceğini söyleyebilen bir Vali, Taksim alanında yanına Emniyet Müdürü'nü de alarak demeç verirken bile, göstericilere aba altından cop ve gaz göstermek istemişti.
Geçmiş yıllarda ancak sıkıyönetim ilanı ile sonuçlanan büyük kalkışma olaylarında zorunlu olarak uygulanan köprü açılmaları, kent içi kara ve deniz ulaşımının  durdurulması gibi önlemler,  bu kez İstanbul Valisi'nin açıklaması ile 30 Nisan akşamından geçerli olmak üzere yürürlüğe girdiği için, işlerine gitmek isteyenler bile yollarda kaldılar. Bu kâbusun mimarı  olan Sayın Vali, Başbakan'dan aldığı talimatı yerine getirdiğini söylemek yerine, olaylarda başına bir polis memurunun gaz bombası attığı için beyin ameliyatı geçiren 17 yaşındaki Dilan Alp'i "militan bir örgüt üyesi" olarak ilan etti!
Sayın Hüseyin Avni Mutlu'nun açıklamasından öğreniyoruz ki, polis arşivlerinde  vatandaşlık numaralarının karşısında, "örgüt üyesi",  ya da "militan" kaydı işlenmiş olanların, bu tür olaylarda, devlet terörü ile yola getirilmesi mubahtır!
Açılım masalları ile nasıl demokratikleşmekte olduğumuzu anlatmak amacıyla yola düzülen Akil Adamlar devletin İstanbul Valisi'nin bu samimi itirafı karşısında ne düşünürler acaba?
Vali Bey'in "militan bir örgüt üyesi" olarak fişlendiğini söylediği Dilan kızımızın ailesinin suçunun, parasız eğitim isteyen arkadaşları ile bir gösteri yürüyüşüne katılmak gibi, kendisini ömür boyu bırakmayacak  bir sabıka kaydı olduğunu öğrenince, nasıl bir demokratik sosyal hukuk devletinin yurttaşları olduğunuzu daha iyi kavrayacaksınız!
Fişli bir devlette, Dilan ve öteki Dilanlar, Meraller, Hüseyinler,  Barışlar ömür boyu rahat edemeyeceklerini öğrenmelidirler.
Bir dönemin 1 Mayıslarında, siyasi polis, potansiyel suçlu olarak fişlediği insanları "tedbiren" toplar ve
göz altında tutardı. Günümüzde,  ifade özgürlüğünü kullanmak için silahsız, saldırısız  yurttaşlara  hadlerini bildirmek amacıyla  peşin olarak şiddetli davranma stratejisi uygulanıyor.
Cop, gaz bombası, tazyikli su sıkma türünden devlet teröründen nasiplerini alanların, niçin hedefte olduklarının gerekçesi ise, Emniyet'teki kayıtlarına düşülen  notlarla gösterilmek isteniliyor.
Vali Bey'den, Dilan'ın yasadışı bir dergi dağıttığı için marjinal grup üyesi olduğu, Meral'in ise sosyal devletin bir bireyi olarak parasız eğitim yürüyüşüne katıldığını öğreniyoruz!
Böylesine "vahim ve ağır"!"   sabıkaları olanlara reva görülen polis şiddetini savunmakta zorluk çekmesi gereken İstanbul Valisi, şayet gerçekten demokratik bir hukuk devletinde yaşamış olsak, bir gün bile görev başında kalamazdı.
Ama işte 2013 Türkiye'sindeyiz. Geceleri televizyonlarınızda Akil arkadaşlarımızdan "Büyüklere Masallar" dinlememiz için haber televizyonlarında açık oturumlara çıkanları izlemek için saatlerimizi ayarlamayı unutmayalım!
Önemli Not: 2013'ün 1 Mayıs'ında da  Harbiye-Taksim  arasında bir araya gelmek isteyen toplulukları gaz bombaları ile etkisizleştiren polis , bunlardan 70 dolayındaki bir bölümünü de gözaltına aldı.
3 gün sonra Çağlayan Adalet Sarayı'nda Cumhuriyet Savcısının sorguladığı şüphelilerin savcıya uğradıkları şiddeti gösterdikleri ve  bu durumlarını tutanaklara geçirttiklerini öğreniyoruz.
Bekleyin,  bugün yarın, olmazsa en geç salı günkü AKP Grubunda, Başbakanımızın dinler; ferahlar ve tribünlerdeki yandaşların "vur vur inlesin" haykırışlarına kulak veririz.
Yandaşlar "vur" dedikçe iktidarın polisleri de , o söylenenleri yerine getirmeyi görev biliyorlar!
Hoş geldin coplu gazlı faşizm'

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget