Amik Gölü’nü kurutup havaalanı yaptılar...
Oltanı al git....
Pistte balık yakalanıyor...
Çünkü havaalanı su doldu...
*
2003 yılında bizler, “Göle kıymayın, nasılsa geri gelir” demiştik... Çünkü göl manda gibidir, hep aynı yerde uyumak ister...
Ama kimse dinlemedi...
Açılışını Başbakan yaptı terminal binasının.
Kürsüden sordu:
“Şimdi buraya neler konacak?..”
Ahali zeki:
“Uçaklarrrrr...”
*
Geçen gün avcılar tüfeklerini alıp gittiler...
Çünkü ördekler kondu...
TK 175 yeşilbaş, Airbus karabatak, Pegasus behri, Jet çulluk...
141 sefer sayılı kazlar da geldiler...
Üç metre su var havaalanında...
*
Zaten Amik Gölü gibi koruma altındaki bir cenneti kurutup, toprağını köylülere dağıtıp, kalanına da havaalanı yaptıklarında...
Kazlar sevinmişti...
İlk seçimde “Allah razı olsun” diye götürüp verdiler oylarını...
Göl kuruyunca yeraltı suları da çekildi, nem oranı düştü ve köylülerin meyve bahçeleri de kurumaya başladı...
Müstahak...
*
2005 yılında Hata’y Havaalanı terminal binasının açılışında sordu:
“Şimdi uçağa binip ne yapacaksınız?..”
Zor soru...
Ama bildiler:
“Uçacağııızzzz...”
Şu an havaalanı kapalı, müdür şişme bot verdi onlara...
Ki uçarken boğulmasınlar...
*
Söyler misiniz; bölgenin koruma altındaki tek gölünü kurutup içine havaalanı yapmak hangi aptal insanın aklına gelir?..
Yazık değil mi?..
Bu; doğaya, çevreye, gelecek kuşaklara, insanlığa, yaşama karşı işlenmiş en büyük suç değilse nedir?..
Nasıl kıyar insan?..
O kurutulan gölde yuvası bozulan kuşların, kuruyup ölen kurbağaların, kaçıp canını kurtaramayan kaplumbağaların, sazlığı elinden alınan kelebeklerin, bir daha açamayan çiçeklerin ahıdır...
Kaz konuyor da havaalanına, sen konamıyorsun...
Yorum Gönder