Önkoşula Ne Gerek! İşte Koşulları… - Cüneyt Arcayürek

Barış ve Demokrasi (Kürt) Partisi; üç ay, girelim mi, girmeyelim mi diye papatya falı açtıktan sonra nihayet,
açandarlı cemalli basın desteğinde, demokrasimizin yüz akı parti olarak TBMM’ye teşrif etmeye, bir zahmet ant içmeye karar verdi.
Mapushanedeki bir gazetecinin, bir gazeteciye söylediği; “Ülkeye demokrasiyi Kürtler getirecek” saçmalığını başüstü slogan olarak benimsediler.
Üç aylık gecikmeye “Barışcıl direniş” adını verdiler. Oysa üç ay ne yapacaklarına karar veremediler…
Ant içmeye gelmeyeceklerini, parlamentoyu boykot ettiklerini ilan eden de kendileriydi. Gecikmeyi içlerinden kaynaklanan çalkantılara, görüş ayrılıklarına değil; tabii, elbette ve muhakkak “zorlu bir savaşa” bağladılar.
Birden, bir gerçek ortaya çıktı: Kürt insanı Kürt siyasetçiden daha mantıklı, sağduyulu.
Kürt seçmeni; TBMM’yi demokratik rejimin yegâne temsilcisi gördüğü için BDP’nin kodamanlarına, bilumum milletvekillerine; haydin namaza der gibi, haydi parlamentoya diye baskı yaptı ve BDP yöneticileri, milletvekilleri de büyük özveride bulunuyormuş havası basarak bugün ya Çankaya’daki AKP’linin açış konuşmasından önce ya da sonra kürsüye çıkıp…
…“(Anayasa-madde: 81) Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın bölünmez bütünlüğünü koruyacağına” namus ve şerefleri üzerine ant içecekler ve tabii, tek sözcüğüne inanmadan!..
***
Meclis bu kez partiler arası yoğun görüşme trafiği ile açılıyor.
İktidar partisi yeni anayasa hazırlıklarında muhalefetle önkoşulsuz işbirliği yapacağını açıklayarak yumuşak bir giriş yaptı.
BDP, Meclis çalışmalarına katılacağı kararını açıkladıktan sonra Çankaya’daki AKP’li ile görüştü.
RTE, AKP heyetinin BDP ile görüşebileceğini açıkladı.
Bir başka görüşme önem kazandı.
BDP dün görüştüğü CHP’ye öncelik ve önem veriyor. Kendi açısından haklı da…
Zira BDP, yeni anayasada üzerinde önemle, özenle durduğu kimi konularda ana muhalefetten destek göreceğini umut ediyor.
Hangi konularda: (1)- AKP’nin karşı çıktığı yüzde 10 barajının yüzde 5’lere çekilmesi. (2)- Yaşamsal değerde gördüğü ve vazgeçemeyeceği demokratik özerklik!
BDP’nin CHP’ye güvenmesinin bir nedeni de var:
Genel seçimlerde CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin imzaladığı uluslararası bir anlaşmadaki sakıncalı saydıkları maddeleri -iktidara geldiklerinde- kaldırarak belediyelere özerklik vereceklerini açıkladı.
***
BDP hazırlık komisyonuna katılırken neden önkoşul öne sürsün?
Koşullarını açıklayarak geliyor TBMM’ye ve katılacağı hazırlık komisyonuna.
Kürt milliyetçiliğinin bayrak isimlerinden Şerafettin Elçi, BDP hareketinin olmazsa olmaz koşullarını iki gün önce TV’de açıkladı: (1)- Yeni anayasada Kürtlere kimlik güvencesi verilecek. (2)- Anadilde eğitim sağlanacak. (3)- Adem-i merkezcilik sisteminden vazgeçilecek. Her bölge yönetimine (belediyelere) özerklik verilecek!
Bu üç koşulu terör koşuluna bağladı Ş. Elçi: “Bu şartlar gerçekleşmeden dağdaki insan dağdan inmez!” dedi.
Neden inmezmiş? Dağdakiler Kürt özgürlüğü için dağa çıkmışlar ve bu koşullar gerçekleşmezse “ülke normale dönmezmiş.”
Fakat Bay Elçi, özgürlük için dağa çıkanların kent ortalarında kadın, bebek, masum insan demeden kanlı eylemlerinden söz etmiyor…
…Önkoşullarını açıklarken PKK’nin artık Kürt seçmeni bile isyan ettiren kanlı eylemlerine devam etmeyeceğini söyleyemiyor.
Bu koşullarla toplanacak olan hazırlık komisyonu hayırlara vesile olur mu acaba?

Cüneyt Arcayürek/Cumhuriyet

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget