Bunu neye dayanarak mı söylüyorum?
Genelkurmay’la Erdoğan arasındaki karşılıklı yalanlamalara yani yaşanan gizli çekişmeye!
Dünkü yazımızda Genelkurmay Başkanı Necdet Özel’in NTV’ye yaptığı açıklama da PKK ile yapılan müzakerenin devlet tarafından değil, AKP tarafından gerçekleştirildiğini dolaylı olarak söylediğini yansıtmıştık.
Aradan bir gün bile geçmeden Tayyip Erdoğan kendini yalanlayan Genelkurmay Başkanı’na misilleme yapmaya soyundu ve o da onu yalanladı!
Nasıl mı?
Tek bir tankımız bile K. Irak’ta değil, sınır ötesinde operasyonumuz yok diyerek!
Malum Genelkurmay Başkanı Necdet Özel yine NTV’ye verdiği mülakatta K. Irak’ta kara harekâtımız devam ediyor açıklamasında bulunmuştu.
İşte Başbakan Erdoğan bu ifadeyi yalanlıyor ve Genelkurmay Başkanının adeta yalan söylediğini haykırıyor!
Bakın aktardıklardım benim uydurduklarım değil, iki tarafın iki gün içinde medya önündeki açık beyanlarıdır!
Şimdi söyleyin bana nedir bunun adı?
Lafı uzatmadan söyleyeyim bana göre bu durum devlet krizidir ve hükümetle Genelkurmay yani TSK arasında deklare edilmemiş gizli bir savaşı gösteriyor!
Öyle ya iki gün içinde Genelkurmay Başkanı ile Başbakan birbirini yalanlama noktasında ise bunun başka türlü tanımı mümkün olabilir mi?
Altını çizerek yazıyorum bu işin sonu iyi görünmüyor!
Eğer Paxamericana hükümetten yana olan bugünkü duruşunu Suriye ve İran’la olan çıkar hesaplarında asker daha iyi olur gibi bir bakışa gelirse akla gelmeyecek sürpriz gelişmeler olabilir!
Ortaya çıkan tablo zannedildiğinin aksine yeni Genelkurmay Başkanı Necdet Özel’in AKP’ye teslim olmadığıdır.
Asker rüzgâr biraz terse döndüğü an göreceksiniz büyük bir taarruza geçecek!
Tayyip Bey’in Aydın Doğan’la olan muhabbeti
Hatırlayın Tayyip Erdoğan seçim meydanlarında Aydın Doğan’ı hedefe oturtup onun üzerinden oy avcılığı yapardı.
Oysa şimdi Tayyip Bey’le Aydın Doğan can ciğer kuzu sarması!
Bunu nereden mi çıkardım?
Son medya zirvesinden!
O zirveye katılan Genel Yayın Müdürü bir arkadaşım Aydın Doğan’la Tayyip Erdoğan’ın muhabbet diyaloglarını aktardı bana!
Mesela Mehmet Ali Birand’ın “Sansür olmamalı” itirazına Aydın Doğan araya girdi ve Başbakan’ın yanında yer aldı keza kendi Genel Yayın Yönetmeni Enis Berberoğlu’nu bile Başbakan’a şirin görünmek için bir güzel paylamış!
Diyeceksiniz ki adam vergi borcu için Maliye Bakanlığı ile uzlaşma masasında böyle yapmasın da ne yapsın?
İyi de muhalefet bu durumu niye görmez ve millete şikâyet etmez!
Bahçeli kendi milletvekili Yusuf Ziya İrbeç’le uğraşacağına bu konuyla ilgilense olmaz mı?
TRT ve AA artık cemaat organı!
Malum hem TRT hem de Anadolu Ajansı devlete ait yani kamu yayıncılığı yapmakla mükelleftir ve bu kurumların finansmanını bu ülke vatandaşı olan 74 milyon yapar!
Hal bu iken TRT ve AA Cumhuriyet tarihinde hiç görülmemiş bir biçimde iktidar borazanlığı yapıyor!
Öyle ki devletin ajansı hükümetin aleyhinde olan bir olayı haber diye bile vermiyor!
Mesela PKK’nın 24 erimizin şehadetine sebep olan son Çukurca baskınını hem TRT hem de Anadolu Ajansında bir gün sonra bütün özel kanallar saatlerce yayın yaptıktan sonra vermeye başladılar.
Bu şekilde iki kurum da sınırsız parasal kaynağa rağmen habercilik yerine açıktan AKP propagandasını yapıyor!
Bazıları farkında mı bilmiyorum ama hem TRT’de hem de Anadolu Ajansında malum bir cemaatin elemanları açıktan kadrolaşarak adeta kurtarılmış bölge ilan ettiler!...
Bahçeli’nin büyük korkusu!
Devlet Bahçeli’yi bir korku sardı ki sormayın!
Ne midir o?
Alaşağı edilme endişesi!
İşte ondan dolayı korkuyu korkutma adına taarruza geçti ve ihraç mekanizmasını harekete geçirdi!
Birilerinin taktiği ile hareket eden Bahçeli parti içi muhalefeti sindirmek için MHP Antalya Milletvekili Yusuf Ziya İrbey’i disipline sevk etti!
Peki, gerekçesi ne midir?
İrbey’in son şehitler olayında Çanakkale teşkilatında parti yönetiminin pasif davrandığını söylemesi sebebiyle!
Bu gerekçe hikâye, asıl amacı korku salıp kongre öncesinde psikolojik üstünlük sağlamak ve herkesi hazır ola geçirmek ve benden başka kimse aday olamaz mesajını vermek!
Hiç kuşkunuz olmasın bu işin ardında da Bahçeli’yi MHP’ye monte edenler var… İşte onlar baktılar ki Bahçeli çok zorda şimdiden korku salıp tedbir almak istiyor.
Bakın Yusuf Ziya İrbeç’i bazıları bilmez de biz iyi biliriz, bu arkadaş Bahçeli’den çok daha iyi ülkücü ve 6 lisanı olan donanımlı Profesör, dolayısı ile Bahçeli çap olarak onun zerresi bile olamaz!
Altını çizerek yazıyorum bu panik Bahçeli’nin gideceğinin işaret fişeğidir.
Sabahattin Önkibar/Yeni Mesaj
Yorum Gönder