- Suç olacak bir şey söylemedim, dedi, örneğin Bursa’da bir çocuğun ırzına geçmekten sanık kişiyi uzun uzun tanık olarak dinlemişler. Bunu eleştirdim...
- Başka
- Ergenekon davaları birleştirildi. 256 sanık var. Her gün duruşma olsa ve bu sanıklar 2’şer gün savunma yapsalar iki yılı bulur. Bunu anlattım...
- Başka?
- Bu davayı inceleyecek Yargıtay raportörünün çıldıracağını anlattım. 2 milyon sayfa belgeyi inceleyecek adam...
- Başka?
- Bu dava terörist başını genel afla dışarı çıkarmak için mi görülüyor dedim
- Yani?
- Yani içinden çıkılmaz hale getirip bir genel afla çözümlemek böylece İmralı’daki mahkûmu da salıvermek için mi?
Bu arada çok ilginç bir şey oldu... Savcı eski Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök’ün tanık olarak dinlenmesini istedi.
Balyoz davasında darbeyi önleyen iki kişiden biri gösterilen Hilmi Özkök’ün tanık olarak dinlenmesi isteniyor. Sanık ve avukatların bu isteğini mahkeme kabul etmiyor. Buna karşılık Özkök’ün, Ergenekon gibi çok uzaktan ilgili olduğu davada tanıklığı gündeme gelmiş bulunuyor. Nereden baksanız tuhaf...
Mardin’de 50 lise öğrencisi içtikleri sudan hastanelik olmuş.
Hımmm... Demek bu bu çocuklarımızda da
“su alerjisi” varmış!
Fahrettin Fidan
Bodrum’daki bir otelde kalan 80 turist “gıda zehirlenmesi” nedeniyle hastaneye kaldırılmış.
Akıl küpü sütler okul yerine yanlışlıkla otele mi gitti acaba?
* * *
THY çalışanları SMS ile işten atıyor!
KOVULDUNUZ yaz, EMEKÇİYE gönder,
İLERİ DEMOKRASİ cebine gelsin!
Gülhan Elmas
Helal İstanbul!
Dünkü gazetemizde yer alan “Avrupa taklit başkenti” başlıklı haberimizi okumuşsunuzdur. İstanbul’da Gucci, D&G, Louis Vuitton, Prada, Lacoste, Microsoft gibi markaların şikâyetleri üzerine taklit üretim yapanlara operasyon kararı alınmış... Yüz milyonlarca dolarlık sahte ürün ele geçirilmiş.
Dünkü gazetelerde bir haber daha yer aldı. Ne miydi o haber? Buyurun:
“İstanbul ‘Helal Gıda Merkezi’ oluyor. Helal gıda sertifikası veren organizasyonların çatı kuruluşu olan Dünya Helal Konseyi (WHC) yönetimi merkezini Malezya’dan İstanbul’a taşıma konusunda ön karar aldı.”
Hem taklit ürünün yani sahtekârlığın başkenti olacaksın hem de “Helal Gıda”nın... Helal valla...
KPSS kopyacıları
Temmuz 2010 tarihinde yapılan KPSS’nin Eğitim Bilimleri Testi’nde yaklaşık 500 kişi tam puan almış, kopya çekildiği ayan beyan anlaşılmıştı. Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, soruşturmanın akıbeti sorulduğunda:
“Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma sonucuna göre sorumlular hakkında yasal işlemlerin uygulanacağı”nı belirtmişti.
Olayın üzerinden 1,5 yıl geçmesine rağmen hâlâ hakkında dava açılan tek bir kişi yok ortada.
Hakkında dava açılan tek kişi yok ama tam puan alan ve kopya çektikleri kesin olan kişiler çoktan işe yerleştirildiler. Kopya çekmeyenler gerilere düştü, işsiz kaldılar.
Profesör Nur Serter verdiği soru önergesinde Adalet Bakanı Sadullah Ergin’e:
- Hakkında dava açılan kimse olmaması bu olayda yer almış olan kişilerin devlet içerisinde uzantıları olduğu ve olayın üzerinin kapatılmaya çalışıldığı kanısını güçlendirmektedir, diyor...
Ve şunu soruyor:
- Ergenekon, Balyoz, 28 Şubat gibi davalarda yeterli kanıt toplama gereği duymadan hızlı operasyonlar gerçekleştiren Emniyet-Savcı ortaklığı, KPSS skandalında neden aynı başarıyı gösterememiştir?
Sağlık Bakanı Akdağ sezaryeni tarif etmiş:
“Karın yarılarak bebek çıkarılıyor.”
Bakan değil karnıyarık tarifi yapan aşçı sanki...
Haldun Ertem
THY şaka mı yaptı?
AKP’nin 12 Eylül 2010 referandumundaki sloganlarından biri neydi:
“Grev hakkına getirilen anayasal sınırlandırmalar ortadan kaldırılıyor”
Bugünkü manzara nedir?
THY çalışanlarına grev yasağı getiriliyor...
Yasağa tepki gösteren 300 kişinin işine son veriliyor...
Hem de birer telefon mesajıyla...
Ne oldu grev hakkı, anayasa, hak, hukuk...
Herhalde THY şaka yapıyor diye düşünüyoruz...
İşine son verilenler acele işe geri alınmalı...
Böyle rezalet olmaz.. Türkiye’de bile olmaz...
Yorum Gönder