28 yıldır doğuramadı.
Sevda Tepesi’nin ikizi Türk Kral’a 6 ay önce satıldı. 6 ayda “Üçüz” doğurdu.
Gör gerçeği.
İbret al!
Uyan!
İkiz kızlarda kusur yok.
Hüner ebede.
İyi ebeyi bul.
Sevdan erken doğursun.
Şöyle anlatmaya başlayayım. Git Boğaz’ın Avrupa (Rumeli) yakasına. Karşıda Asya (Anadolu) yakasının Suudi Kral’a 28 yıl önce satılan Küçüksu-Kandilli sırtlarındaki 57 dönümlük “Sevda Tepesi” nin (burası koruluktur) tam karşısına gel.
Orda dur.
Uzat sağ elini.
Rumeli Hisarına dokunursun.
Uzat sol elini.
2. Boğaz Köprü’süne değersin.
Kaldır başını.
Anadolu yakasına doğru bak.
Sevda Tepesi’ni görürsün.
İşte Hısarüstü’nde 2. Boğaziçi Fatih Köprüsü’nün ayağına bakan ve adına “Ahırbahçe” denilen arazi, Sevda Tepesi’nin ikiz kız kardeşidir.
Xxx
Boğaziçi öngörünümünde.
Birinci Derece SİT alanında.
Kesin inşaat yasağı içinde.
Çivi bile çakamazsın.
Nitekim bu araziyi eski Osmanlı Sadrazamları’ndan birinin mirasçı ailesinden 20 yıl önce alan Sinan Hazım Gürsoy adlı bir işadamı, 20 yıl uğraştı tek bir çivi bile çakamadı.
Baktı arsa kısır.
Rant doğurtamıyor.
Bana ulaşan bilgi doğruysa (Doğrulatmam mümkün değil. Tapudan bilgi vermek yasak) 7 milyon dolara Türkiye’nin işadamlığında krallık tahtına çıkmış oturmuş “Türk Kral”a 6 ay önce sattı.
Türk Kral’ın ebeleri müthiş!
Ahırbahçe’nin altını kazdılar.
Anaaa…!
Ne görsünler.
Burada tarih yatıyor.
Eski (800 yıllık) duvar buldular.
İtalya’da Roma Şehri’dekilerin benzeri kiremitler, küpler, araçlar-gereçler, tarihi kalıntı buldular. Ebeler, doğurtmayı biliyor. Anıtlar Yüksek Kurulu’na gittiler. Burada tarih yatıyor diye kabul ettirdiler. Anıtlar Yüksek Kurulu’nun profesör üyeleri buranın fotoğraflarını çekip kitaplarına koydu.
Xxx
Sevda Tepesi’nin ikizi kızın rahminde “rant bebeği” işte böyle büyümeye başladı.
Mutlu doğum sancıları başladı.
Çivi çakmanın, tente bile kurmanın yasak olduğu “Ahırlı Bahçe” ye “Müze ve Sosyal Tesis” adı altında inşaat ruhsatı çıktı. Üç katlı, betonarme, çelik, camdan oluşan bina yükseldi.
İkiz kız, üçüz doğurdu.
Adı müze!
Saray gibi.. Güle güle oturulur.
Siz şimdi siz değerli sokurlar, haklı olarak, kim bu becerikli ebeleri bulup “6 ayda Sevda Tepesi’nin ikizine üçüz doğurtan Türk Kral” diye soracaksınız. Gazeteci duyduğunu, bildiğini kendine saklayamaz.
Saklarsa şantajcı olur.
Türk Kral’ın adı Ahmet Nazif Zorlu’dur. Belli ki, ebeleri de çok zorludur.
(uyan borusu)
Cevap arayan sorular!
Milletvekilliği de yaptı. Eski büyükelçi Onur Öymen,“Suriye ile Türkiye’yi çatışma noktasına getiren uçağımızı vurma krizi” gibi yüzlerce örneğe tanıklık etti, izledi. Şu soruların soruyor: 1- Denizin dibinde 5 bin metre derinliğe kadar net fotoğraf çekme olanağı var, 1300 metredeki uçağın fotoğrafı neden çekilemiyor? 2- Fotoğraf çekilse; pilotlar içinde mi, uçak füzeyle mi uçaksavarla mı vuruldu net olarak anlaşılmaz mı? 3- Kıbrıs’ta İngiliz üssünde bulunan arama kurtarma ekipleri ile Amerikalılar, pilotlarımızı kurtarma çalışmalarına neden katılmadılar? Amerikan ve İngiliz radar sistemleri, uçağımızın düşüldüğü yeri saptayamadı mı?
Yorum Gönder