Suriye ile Uzun Zamandır Savaş Durumundayız! - Orhan Bursalı

Düşürülen uçak, Antakya’da Suriye’ye karşı açılan savaş cephesine bir yanıttır, diyerek yazıya girelim.
Türkiye ile Suriye aslında ilan edilmemiş bir savaş içindedir. Savaşı da tek taraflı olarak RTE ve iktidarı açmıştır ve sürdürmektedir.
Bir yılı aşkın zamandır.
Düşünün ki bir iktidar, Suriye’de Esad iktidarını ve Esad’ı yıkılacak diye ilan etti. Neredeyse ağızlarını her açtıklarında, Erdoğan ve Davutoğlu, Esad’a karşı isyan çağrısı yapıyor.
İktidar, Suriye’ye karşı “Antakya Cephesi” açtı.
Bir sınır bölgesi, bir ülkeye karşı “isyancı”ların, parasını Suudi gibi ülkelerin ödediği paralı askerlerin girip çıktıkları, her türlü silah ve eğitimle desteklendikleri, korunup kollandıkları bir konuma “yükseltilmişse”, orası savaş cephesi değil de nedir?
Türkiye, ABD, Fransa ve AB tarafından kontrol edilen bu “cephe”, Suriye’yi yıkma cephesidir!
Bu cephe başka nasıl nitelendirilebilir?
Böylesi bir düşmanlık cephesinin açıkça kurulması, aslında iki ülke arasında tam anlamıyla savaş halidir!..
Suriye, Türkiye’ye karşı bugüne kadar bir yanıt vermediyse, iç savaşı nedeniyledir. Zaten veremezdi, çünkü Antakya Cephesi ABD ve Batı ittifakının cephesidir! Suriye Türkiye ile savaşmaz, savaşmak istemez, savaşamaz da. Zaten İsrail’le başı dertte! ABD var gücüyle yükleniyor üzerine. Türkiye ile derdi ne...
Ama RTE iktidarına bakılacak olursa, hiç de öyle düşünmüyor! Suriye ile yatıyorlar, Suriye ile kalkıyorlar.
Antakya Cephesi, Ankara’nın, sadece “ABD ve Batı emperyalistlerine” açtığı, açmak zorunda kaldığı bir cephe midir, yoksa Ankara oradan gerektiğinde ciddi ciddi Suriye’ye saldırmayı mı düşünüyor?
Buna cesaret edebileceklerini sanmıyorum.
Ankara, NATO’yu toplantıya çağırdı. Ankara, NATO ile Rusya’yı karşı karşıya getirmek mi istiyor? Yoksa rutin şeyleri mi yapıyor? NATO Suriye nedeniyle Rusya ile kapışmayı göze alır mı? Almaz.
Suriye Rusya için çok önemlidir. Çok sayıda deniz üssü vardır Suriye’de. Daha üstten bakarsak, Suriye’de ABD ile Rusya karşı karşıyadır!..
***
RTE, Batı’ya bir savaş kapısı kolaylığı göstererek, Suudi ve diğer Arapların “hibe” paralarını mı götürüyor?
Şimdilik 10 milyar dolar. Bir süre sonra 10 milyar dolar daha...
Batı emperyalistlerinin Türkiye üzerinden Suriye’ye karşı sürdürdükleri her türlü karıştırıcılığın bir “ücret tarifesi” mi oluşturuldu?
Suriye’de akıtılacak kanın ticaretini mi yapıyoruz?
Türkiye’nin doğrudan savaşa katılmasının belirlenmiş bir ücreti var mıdır, varsa nedir?
***
Daha önceki yazılarımdan birinde, RTE’den bir ulusal savaş kahramanı yaratma projesini gündeme getirmiştim. Eğer bunu yüzde yüz başarabileceklerine inanırlarsa, buna soyunabilirler! 2023 projesi ve yeni Türkiye fikri bunu kapsar!
Hem savaş kahramanlığı hem de yüksek bir bedelle ekonomik tahsilat...
Doğrusu, dünya tüccarlık tarihine geçecek bir zaman dilimi yaşıyor olabiliriz.
***
Suriye savaş uçağımızı kasıtlı düşürmüş olabilir, düşürmüştür de...
Bu ateş, Antakya Savaş Cephesi’ne bir yanıt olarak kabul edilebilir.
Antakya Cephesi’nden Suriye’ye yapılan saldırılarda, Esad iktidarına, Suriye halkına, Suriye’ye verilen hasarın bir çetelesini tutan var mı?
Mesela Suriye dünya mahkemelerine uğradığı kayıpların bir faturası ile gitse, ne olur?
Kılıçdaroğlu doğru söyledi: Savaş uçağımıza saldırı, AKP iktidarına bir yanıttır!
Nedeni de açık ve net...
***
Uçağımız düştüğüne göre, Rusya-Suriye radar savunma sistemi tıkır tıkır çalışıyor demektir. Suriye bu yanıtıyla, hava sahasını savaş uçaklarına yasak bölge ilan etmiş oluyor mu olmuyor mu?
Bence oluyor.
***
Birkaç söz de TV’lerdeki savaş çakallarına...
Çöken eski merkez sağın ayakta kalmış çakallarından savaş faşistleri, TV’lerde dolaşıp “saldıralım” komutları veriyor. Kim “savaş köpekleri”ni ekranlarına çığırıyorsa, savaşa çanak tutuyor demektir: Savaşa çağrı, savaş destekçiliği bir görüş değildir, sadece insanlık suçudur! Toplum önüne çıkarılmamalılar!
***
Gerekçesi ne olursa olsun. Okurları bilir ki, bu köşe diktatörleri sevmez, halkına baskı, hele hele katliam yapanlara karşı çıkar. Esad yönetimine de bu anlamda karşıdır.
Ama Amerikan emperyalistlerinin, iç durumu bahane ederek Suriye’de iç savaşı kışkırtmaya başladığı andan itibaren, olayın rengi ve yüzü değişmiştir.
Suriye çökerse...
Sonra İran...
Sonra sırada Türkiye...
Türkiye başından beri yıkılmaya çalışılıyor...
Bunun ayırdında olmayan ve yakın geleceği göremeyen bir iktidar...
Düşünemiyorum.

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget