Fatih Sultan Mehmet, bir gün tebdili kıyafet edip halkın arasına karışır. Dolaşırken yolu “Kuş Çarşısına” düşer. Kafeslerdeki keklikleri-bıldırcınları-şahinleri-atmacaları izlerken kuşların fiyatları dikkatini çeker. Kekliklerin kafesinde “tanesi 2 altın” yazmaktadır. En arkadaki kafeste ise “ 20 altın” etiketini görür ve sorar;
*Bunun fiyatı neden bu kadar fazla ?
-Satıcı; Bunda öyle bir ses var ki, bu sesi dinleyen mest olur, bu keklik avcıya çok av getirir.
*Sultan; Nasıl yani, diye sorar.
-Satıcı; Bu keklik öttüğü zaman, civardaki tüm keklikler hemen etrafına toplanır, bu arada avcı, hiç yorulmadan keklikleri avlar. Yani bu keklik avınızı ayağınıza getirir.
*Sultan; Tamam alıyorum, al sana 20 altın, der ve kekliği kafesinden çıkardığı gibi, kafasını koparır ve çöpe atar.
-Satıcı; Aman efendi, siz ne yaptınız? O çok nadir bir keklikti, üstelik paranız boşa gitti.
*Sultan; Param boşa gitmedi. Aksine soyuna ihanet edeni ortadan kaldırarak, o nesli korumuş oldum. Soyuna ihanet eden, herkese ihanet eder…
Son on yılda, soyuna-inancına-milletine ihanet eden öyle keklikler gördük ki….
*Amerika’ya yerleşip, CIA’nin kucağından Milli Ordusunun Komutanlarını sahte delillerle hapse attırtan mı istersiniz,
*İnancını-itikadını piyasaya sürüp İslam Dünyasının liderliği rolüne soyunanlardan, Irak’ta on binlerce Müslüman kadına tecavüz edilmesini, günahsız bebelerin öldürülmesini el altından destekleyenler mi istersiniz,
*Nato’nun orada ne işi var deyip, sadece bir hafta sonra, insanların başlarına “demokrasi kılıfı” geçirilmiş bomba yağdıranlara, bekçilik edenler mi istersiniz,
*Bağımsız Kürdistan hayaliyle, kendi insanlarını Türk-Kürt ayırmadan katleden Narko-Terör örgütünü, destekleyenler mi istersiniz,
*Üç kuruşluk menfaat uğruna Kandile gidip, canilerin savunuculuğunu yapan yalaka basın mensupları mı istersiniz !…
Bu topraklarda ihanetin, hainin her çeşidini görmek mümkündür.
Bu yüzden Türk Milleti olarak uyanık olmak zorundayız.
Türkiye son sürat bir felakete sürüklenmek isteniyor.
Geçen yüzyılın başında, ezilen- mazlum milletlerin kurtuluş ümidi olan Türkiye, şimdi emperyalist ülkelerin bölgemizdeki hesaplarının gerçekleşmesi için, taşeronluğa soyunabiliyor..
Bu güne nasıl geldiğimizi kısaca hatırlayalım;
*ABD Evangelistleri, soğuk savaşın bitmesiyle varlıklarını sömürerek devam ettirebilmek için yeni bir düşman belirlediler; Müslüman Coğrafya…
*Önce “İslami Terörist” kavramı yaratarak beyinlere, “Müslüman Teröristlerin saldırısı altındayız” mesajı yerleştirildi.
*11 Eylül günü kanlı bir gösteri yapıldı. Bu olay Afganistan’ın işgali için kullanıldı.
* “Nükleer Silahı var” yalanıyla, Irak işgal edildi.
* “Arap Baharı” diyerek ve “Demokrasi Gelecek” iddiasıyla mevcut yönetimler devrildi. Yerlerine ya Şeriat yanlıları, ya da Askeri Yönetimler getirildi.
Şimdi sırada Türkiye-İran-Suriye var. ABD, Irak’ta kendisinin yaptığı yanlışı Türkiye’ye yaptırmak istiyor. Bunun için önce Türkiye ve Suriye’yi savaştırıp,ardından da İran’a saldırmak istiyor.
Türkiye asla ve asla bu tuzağa düşmemelidir. Eğer, AKP ve Erdoğan göz göre bunu yaparlarsa, sadece bir haçlı oyununun piyonu değil, kendi soyunun ve kendi milletinin celladı olarak tarihe geçeceklerdir…
Sağlık ve başarı dileklerimle
26 Haziran 2012
RİFAT SERDAROĞLU
rifatserdaroglu@gmail.com
twitter.com/rifatserdaroglu
0 532 211 00 11
Yorum Gönder